İZMİR Büyükşehir Belediyesi'nin 150'nci yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde düzenlediği "İzmir'in 150 Yıllık Yerel Tarihine Genç Bakış Yarışması" ödül töreni ve kolokyumu Tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleşti. Yarışmada, Karaburun'da kıl keçileri ile geçimlerini sağlayan çobanların hikayelerini, yaşam koşullarını konu alan "Yarımadanın kıl keçileri ve yetiştiricileri" projesi de ödüle değer görüldü.

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 150'nci yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde düzenlediği “İzmir'in 150 Yıllık Yerel Tarihine Genç Bakış Yarışması" ödül töreni ve kolokyumu Tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleşti. Törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe, Karaburun Belediye Başkanı Ahmet Çakır ve ödül kazananlar katıldı. Törende konuşan Aziz Kocaoğlu, İzmir’in liman kenti olduğuna değindi. Kocaoğlu, "İzmir bir liman kenti ve geri sahasında Ege'nin bitek ovalarında üretilen ürünlerin dünyaya satıldığı Akdeniz ticaretindeki önemli limanlarından bir tanesi. Cazibesi her hava koşullarında sığınılacak ve faaliyet gösterebilecek doğal limanı ve arkasındaki ürünleri, zeytin, zeytinyağı, incir, üzüm, pamuk, tütün bu ürünler sayesinde dünya ile tanışan Osmanlı İmparatorluğu’nun Anadolu’ya açılan önemli kapısından biri" dedi.

'İNSANLIK TARİHİ GERİ GİTMEZ'

İzmir’in çok renkli, kültürlü bir kent olduğunu, herkesin barış içinde yaşadığını söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, İzmir’in ufkunun geniş olduğunu, ayrıca Anadolu’yu aydınlığa, bilime taşıyacak olan bir kent olduğunu savundu. Kocaoğlu, şunları söyledi:

"Bu kentin öğrencileri, yani geleceği olarak sizler bu bilinçle çalışıyorsunuz. Hayat tek düze değildir, birey olarak başarılı başarısız dönemler, sağlık konusunda sıkıntı yaşadığınız dönemler olabilir. Ülkede, dünyada tek düze bir şey yoktur. İnişler çıkışlar var, milletler de böyledir, devletler de. Ama hep ileriye bakmak ve engelleri aşmak, problemleri çözmek gerekir. Milletler, devletler ve dünya çalışan, üreten akla ve bilime inanan aklı, ve bilimi rehber alan insanlar sayesinde yükselir, geleceğe taşınır. İnsanlık tarihi geri gitmez. Zaman zaman sıkıntılar yaşanabilir, durağanlıklar yaşanabilir, geri gidiyormuş gibi görünür ama bu geri dişiler, durağanlık insanlık tarihinde bir nokta kadar bile değildir."

OĞULLARINI ÖRNEK VERDİ

Konuşmasında, gençlere hayata dair tavsiyelerde de bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, hep iyiye, hep doğruya ve güzele bakılması gerektiğini vurguladı. Kendilerinin de bu formülü uyguladığını söyleyen Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İzmir’de gençlerimizle, hepsinden önemlisi öncü lider kadınlarımızla hep ileriye bakıyoruz. Onların yetiştirdiği çocuklardan, kentimiz için umut devşiriyoruz. Sizler İzmir gibi aydınlık kentin aydınlık insanları, özenle yetiştirdiğiniz çocuklar, ülkemizin en büyük güvencesidir ve güvencesi olmaya devam edecektir. Biz gençlerimizi İzmir’de eğittikten sonra İzmir’de iş yapmak üzere yerel yönetim olarak istihdam yaratmak, ileri teknolojiyi, hizmet sektörünü kültür ve sanatı, turizmi geliştirmek, bunun yanında tarım, sanayi olmak üzere ve çocuklarımızı burada tutmak durumundayız. Büyük oğlum üniversiteyi bitirdi, yurt dışında yüksek eğitimini yapıyor. Eşimle beraber ülkeye dönmesi için, ülkeye katkıda bulunması için aşırı çaba gösterdik, motive ettik. Benim belediye başkanı olduğumda geldi, İzmir’de yaşıyor. İzmir’in kalkınmasına, gelişmesine katkıda bulunuyor. Küçük oğlum da abisinin izinden yürüdü, bu benim için çok önemliydi. Bizim burada İzmir’in olanaklarıyla,  İzmir’in imkanlarıyla yetiştirdiğimiz çocuklarımızın İzmir’in kalkınmasına, İzmir’in hayatına katkıda bulunması benim için çok önemliydi."

KOCAOĞLU'NDAN KADINLARA ÖVGÜ

İzmir’in, özünü değerlerini koruyarak insanlarını yukarıya taşıdığını ve her türlü insana değer verdiğini kaydeden Kocaoğlu, "Hep haklının, hep mazlumun yanında olan bir kentten bahsediyoruz. Bunu da kadınlarımıza borçluyuz. Sosyal hayatta, ekonomik hayatta önde olan kadınlarımıza borçluyuz.  Hiçbir kentin kadını İzmir kadar aktif değil. İzmir bunun için farklıdır. Aydınlık yolda büyük adımlarla yürümeye devam edecektir. İzmir’de kadınlarımız Atatürkçü, çağdaş, cumhuriyetten yana özgür bireyler yetiştirdiği için  aydınlık yolda devam edecek. Hep birlikte omuz omuza, hiçbir farklılığımıza bakmadan bütün farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul ederek, özellikle özünün korunmasını sağlayarak yürümeye devam edeceğiz. Anadolu insanın diğer milletlerden ayıran, bana iki tane özelliğini söyleyin deseniz, sabır ve dayanışma ile  yardımlaşma derim."

Konuşmaların ardından ödüller sahiplerini buldu. 14- 18 yaş kategorisinde birincilik ödülünü "Bekle Beni İzmir Sana Geliyorum" adlı eseriyle Onur Keretli, Bartu Kıray, Serkan Emre Erçakır aldı. "Tefrişatçı Çocuk" adlı eseriyle Nevzer Karaman,  "İzmir'in Ulu Çınarı ve Kadınların Çağdaş Yüzü: Ayşe Mayda"  adlı eserle Ayça Oruç ile Pelin Dölcü, "Deniz Mavisinden Gök Mavisine Uzanan Bir Hikaye: Mahmut Nedim" isimle eserleriyle Aybala Nisa Kesici ile Kaan Akın mansiyon ödüllerinin sahibi oldu.

19 - 24 yaş kategorisinde ise birincilik ödülünü "Karaburun Keçileri" adlı eserleriyle Goncagül Karaağaç Ekici, Gözde Karahan, Meltem Güme, Dilşah Fırat aldı.

Umut KARAKOYUN/ İZMİR, ()

FOTOĞRAFLI