İyi yetişmemiş bir anne, baba, öğretmen, imam, devlet, millet, medya, basın, yayın, kültür, eğitim- öğretim ve sistemi; iyi insan, yararlı insan yetiştiremez? Yetiştirememektedir! Her şeyden önce doğru ilim, gerçek bilim, dosdoğru din- iman, fazilet değerleri ile iyi insan, yararlı, güzel insan yetiştirilir. Yanı ülkemiz ve dünya eğitim- öğretim sistemini sil baştan yenilemeli. Herkes ilmin fazilet değerleri ile harika, harikulade yetişmiş olmalı. İslam dinin gerçek doğruları, ilkeleri, fazilet ve ahlak değerleri bireye, topluma benimsetilmeli. Özümsetilmeli. İçselleştirilmeli. Ruha ve genlere nakşedilmeli. Harekete, davranışa, eyleme dönüştürülmeli. İnsan dediğin öyle boş paslı teneke olup, pası ile çevreye, boş oluşu ile sesi ile zarar vermemeli!

Bebek, anne karnına düşmeden önce; anne ve baba maddi, manevi anlamda tertemiz olmalı. Niyet etmeden önce maddi, manevi anlamda temizlenmeli. Her türlü pislikten temizlenip, arınmalı. Bilgilenip, bilinçlenmeli. Sonrasında çocuk yapmaya niyetlenmeli. Her bebek bir dünyadır. Dünyayı temiz tutmak için bebeği temiz yetiştirmeli. Çocuğa gerçek anlamda anne ve baba olmalı. Aile olarak en iyi şekilde, her yönü ile en güzel olacak şekilde yetiştirilmesi becerilmeli. Cahil cühela olanlar, insan yetiştiremez. Bu dünyanın başına bela olacak adi alçak bir yaratık besler ve yetiştirir! Aile çok önemlidir. İyi bir ailede, öğretmende, imamda, toplumda, devlette iyi insan, çocuk, genç yetişir. Ama bunların hiç biri bugün yeterince yoktur.

Çocuk, genç, nesil, insan yetiştirme öyle bir anne- baba, öğretmen, imam ile de olmamaktadır. Toplumlar içinde olan her öğe ideal boyutta yararlı etken olmalıdır. Bu iş bilgi ile bilinç ile ilgi ile olmaktadır. Bununda bugün ilkeleri, esasları bellidir. Hangi sıfatlarda olduğu saptanmıştır. Anne ve baba ve diğer eğitici öğeler iyi olmalı ki; bebek, çocuk, genç de iyi, güzel, yararlı, değerli, önemli olsun. İnsan, insancıl, insanlıklı, insaniyetli, merhametli, yararlı, nitelikli, özellikli olsun. Tarlada yetişen bostan bile emek istemektedir. İyi bakım ve koşul istemektedir.

Bebek, çocuk, genç yetiştirmenin belli takvimi vardır. Her yaşta yapılması gereken işler, görevler vardır. Çocuk yetiştirmek çok zordur. Bunun için bunu başarmak pek kolay değildir. Öyle bir insanı öğretmen, imam, doktor, mühendis yapmak, insan yetiştirmek anlamına gelmemektedir. Bugün bu kariyerde olanlar, okula gitmeyenlerden; devlete, milletlere daha çok zarar verdiği görülmektedir! İnsan yetiştirmek; olgun, medeni, yararlı insan yetiştirmekle olmaktadır.

Bugün insanlar zekâ olarak 50 yıl öncesinden belki daha ilerdedir. Zekâ gelişimi belki daha çok olmaktadır. Ama çoklu etkenler altına kalan insan, davranış bozukluğu olarak daha berbat durumdadır. Zekâ gelişimi, dil gelişimi, konuşması daha ilerdir. Ama disiplin, olgunluk, ahlak, edep, hayâ bakımından daha geridedir. Öyle ki çocuklara yabancıdan çok daha fazla yakın ailesi, akrabaları zarar vermektedir. İnsanlarda yalan, iftira, kötülük yapma niyeti ve de girişimleri daha fazla olmaktadır. Yanı insan bu ahlaksızlıkla hayvanileşme, hayvanlaşma, adileşme, kötüleşme, çirkinleşme, zararlı hale gelme de bulunmaktadır. Zıvanadan çıkmakta, şirazesi bozulmaktadır. Bu daha çok milli, manevi, dini, ilmi, evrensel ahlak ve fazilet değerlerini yitirmekle olmaktadır.

Zihin açıktır. Zekâ yeterlidir. Ama verilen mesajlar, kötü örnek olmalar zarar vermektedir. Hiç kimse dosdoğru, ilmi, gerçekçi olarak görev, sorumluluk, ödev ve yükümlülüklerini yerine getirmemektedir. Allah’ın İslam dini yerini sapık ideolojiler, bozuk felsefeler, kötü niyet ve elemler almıştır. Çocuğun iç ve dış çevresi artık bakteri, virüs, mikroplarla dolmuştur! Adil, tutarlı, kararlı bir dosdoğru, gerçekçi, ilmi eğitim- öğretim yapılmamaktadır.

Ülkemiz insanı İslam, mimin, Müslüman olmasına rağmen, ona yıllarca Darvin teorileri öğretildi. Onun insan değil de bir şempanze maymun soyundan, neslinden geldiği öğretildi. Nesebi yönü ile bir şempanzeden hayvanlıktan başka fazilet beklenemez. İşte şempanze yavruları da bir maymun, hayvana özgü davranmaya başladı. İnsani olma yerine hayvani olma tercih edildi. Din inancı da verilmedi. Verilemedi. İslam ahlak ve motiflerle bezenmedi. İslam dini inancı, ahlakı, edebi, fazilet değerleri verilmedi. Yapıcılık yerine yıkıcılık tercih edildi. Seçim çalışmalarını dahi ülkemizde siyasi partiler yıkıcılık üzerinden yaptı. Herkesin hayvanileştiği, yıkıcılığın tercih edileceği düşünüldü. Oysa milletin yarıdan birkaç fazlası hala yapıcılığı, olumluluğu tercih ettiğinden, yıkıcılar rağbet görmedi.

İnsan sağlıklı, iyi, güzel, doğru, yararlı olup, sınırlarını bu bağlamda gerçekleştirmeli. Sorumluluklar bilinip, yerine getirilmeli. Gelişim süreci bu ilmi ve dini özellikte olmalı. Aksi halde hayvanileşme olmaktadır! İnsanın hayvanileşmesi, diğer yaban hayvanlarından binlerce kat daha fazla zarar vermektedir.

Çocukları gösteriş, özenti, kıskanma, taklit etme, kötü alışkanlıklar, sorumsuzluklar ile yetiştirmemeli. Bizde kötü örnek olmamalı. Anne ve baba, akraba, komşu, arkadaş çevresi, güzel örnek olmalı. Çocuklar 10 yaşında cinsiyetinin tamamen farkında olur. Cinsleri çok iyi örnek olmalı. Hedefler olumlu ve yararlı olacak şekilde olmalı. Alternatif anlayışlar olmalı. İlgi alanları sunmalı. Stres ve zorluklarla başa çıkma öğretilmeli. Aldanmamalı. Aldatmamalı. Aldanmama ve aldatmama öğretilip, benimsetilmeli. Hayaller yararlı ve farklı olmalı. İlmi olmalı. Dini ahlak ve sorumluluk yerleşmeli. Ergenlik tanıtımı ve başa çıkma öğretilmeli. Zararlı etken ve etmenlerden korunma benimsetilip, öğretilmeli öğrenme öğretilmeli. Öğrenme yol ve yöntemleri öğretilmeli. Erkek erkekliğini, kız kızlığını bilmeli. Cinsler birbirine karşılamalı. Herkes olduğu yerden hayatı sürdürmeli. Kız kızlarla, erkek erkeklerle arkadaş, dost olmalı. Ateş ile barut bir yerde durmaz. Patlar. Patlayınca, çevreye de zarar verir kendilerine de felaket getirir. Günümüzde kızların erkek, erkeklerin kız arkadaşları var. Hatta kadınların erkek arkadaşları var. Bu durum felaketlere neden olmaktadır. Erkeklerde ve kadınlarda ölümlere neden olmaktadır. Erkekler, kadınlardan 4 kat daha fazla öldürülmektedir! Boşanmaların çoğu da bu nedenledir. Akıllı hareket etmeli bu durum TGBTİ oluşturmaktadır.

Çocuklarımızla sağlıklı, doğru, olumlu iletişim kurup, eğitimine katkı yapmalı. Okullarda, sokakta, çevrede zarar görememeli. Güzel bir evlilik yapmasına katkı vermeli. Evliliğe hazırlamalı. Hanımefendi, beyefendi kişilikle evlenmeli. Bizler en, en güzel örnek olarak onları yönlendirmesini becermeliyiz. Şer odakların hedef almamasına, hedefte olmamasına katkı sunmalıyız. Saf ve güzel kızlar hedeftedir. Akılsız gençler hedeftedir. Kullanılıp, bir sümük mendili gibi atılmaktadır! Ben 50 yıldır dünyayı gözlemliyorum. Bunu gördüm.

Öğretmen alımı sınavlarına 320 bin öğretmen adayı katıldı. Sayısal ve fen bilimlerinden, kendi branşlarında yapılan sınavda, 50 sorudan 11- 12 tane soruya doğru yanıt verildi. Yanı matematik, fizik, kimya, biyoloji derslerinden sorulan 50’şer sorudan 11 ve 12 tane soru doğru cevaplandı. Yanı 100 puan üzerinden 22 ve 24 puan alındı. 50 puandan aşağısı geçersiz, zayıf nottur. Yanı öğretmenler sınıfta kalmış. Ama bu sınıfa kalanlar, öğretmenlik yapacak! Yarın Öğretmenevinde kumar, oyun, alkol, eğlence, başıboşluk derken, doğru cevapladıkları bu bilgi bile akıldan gidecek! Boş, bilgisiz kafa ile nasıl öğretmenlik yapılacak? Bu sorunun yanıtını sizlerin vermesini bekliyorum.

Sözel, sosyal derslerden de ortalama 50 sorudan 29 soruya doğru yanıt verilmiş. 3 yanlış bir doğru soruyu götürdüğünde, bu puanı da alamayacaklar. Her yıl 20 bin öğretmen alımı yapılmaktadır. Diğerleri sokakta dolaşmaktadır! Bu nüfusun artış hızına göre olmaktadır. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden ve Türkçe dersinden de öğretmenler, 50 sorudan 29 soruya doğru cevap vermişler. Dinde yarım, dilde yarım, dünyadan haberde yok!

Anne ve babalar, kız ve erkek evlatlarını çok iyi yetiştirmeli. Edep, güzel ve üstün ahlak, hayâ, terbiye, ilim fazilet değeri olmalı. Aksi halde kızlar ve erkekler birbirlerini kötü yola düşürmektedir. Söylemiştim ya! Dünyada bir kadına karşı 4 erkek öldürülmektedir. Adalet yerini bulmadığından, insanlar yanlış yapıp, kendi cezayı kendi kesmektedir. Kız ve erkekler birbirini kötü yola düşürmekte, cinsel saldırı ile dünyalarla birlikte ahirette kaymaktadır! Kırk yıl önce erkekler kızları tavlamaya çalışırdı ve pek beceremezdi. Şimdi kızlar, erkekleri kandırmaya çalışıp, tuzağa düşürmektedir. Kadınlar bile azmış, kudurmuş, başka erkekleri arkadaş edinmiş. Bu ilişkiyi gören evlatlarını bile dostları ile işbirliği yaparak öldürmektedir. Zararlı madde kullanımı, alkol ve bağımlılık yapan madde kullanımı artmaktadır. Son 10 yıl içinde kadınların sigara içme oranları erkekleri solla maktadır. Anne ve babadan başlayan bir terbiye, güzel ahlak, edep, hayâ, utanma duygusu düşünceye, düşünce eyleme, alışkanlığa dönüşmedikçe, felaket ve fecaatler her yönü ile artmayı sürdürecektir. Bu bir nefsi kontrol etme, nefse uymama, şeytana uymama işidir. Kadın ve erkeklerin kendi ortamlarında eğitim görmesi, çalışması da önemlidir. Bu modern dünya anlayışına uymasa da, modernlik artık çılgınca, akılsızca, yanlış, sapık davranma durumuna dönüşmüştür. Biz sapıklara uyma durumunda değiliz. Zekâ, akıl, doğru bilgiyi kullanarak, hak yolda yaşamalıyız. İlmi, bilimsel, dinsel hareket etmeliyiz.