(Fotoğraf eklendi)

Hilal Sarı / Bursa, 24 Mart () – Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, Türkiye’de mera hayvancılığı için bir an önce yeni kararlar alınması gerektiğini vurgulayarak, "Kapalı sistemle uluslararası marka olmanız dolara endeksli maliyetlerle zor. Türkiye’de meralar bir an önce besicilere tahsis edilmeli. Çünkü kapalı sistem besicilik bitme noktasına geldi. Dana dolarla, besi dolarla, yem dolarla, mazot dolarla. Bu maliyetle nasıl uluslararası marka olacaksınız?" diye sordu.

"Et fiyatları artacak diyemem ama bu şartlar altında ucuzlaması mümkün değil"

Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde ’nın sorularını yanıtlayan Ahmet Hacıince sektörün sorunları ve acilen yapılması gerekenler konusunda şu çarpıcı açıklamaları yaptı:

"Herşey maalesef dolara endeksli oldu. Bugün besi dolarla, dana dolarla, yem dolarla, mazot dolarla, et fiyatları artacak diyemem ama bu şartlar altında ucuzlaması mümkün değil. Kısa vadede düşmez, belki orta vadede.

"Hızlı bir şekilde meracılıkla ilgili kararlar alınması, meraların hayvancılık yapanlara tahsis edilmesi lazım.

"Besi sektörü kapalı sistemde dolara endeksli hale geldiği için biraz sıkıntıda. Malın tedarikinde danayı deniz aşırı ülkelerden aldığımız için sıkıntılar oluyor. Kapasite boşlukları meydana geliyor. Onun dışında bir sorun yok.

"Meraya dayalı manda besiciliği yaparsanız maliyetler düşer"

"Meralarla ilgili çok kesin ve net kararlar alınması lazım. Bizim meralarımız boş yatarken biz yurtdışından dana alıyoruz.

"Bu meralardaki besi maliyetiyle kapalı sistemdeki besi maliyeti arasında büyük farklar var. Bu yüzden aileye dayalı hayvancılığın gelişmesi gerekiyor.

"Mandanın fıtratı mera. Meraya dayalı manda besiciliği yaparsanız maliyetler düşer ve o zaman peynir ve yoğurt gibi ürünlerde markalaşma olabilir. 

"Fakat kapalı sistem besicilik yaparsanız, dolara endeksli bu maliyetlerle uluslararası alanda markalaşmak çok zor. Kapalı sistemde fiyatlar asla düşmez ve aslında sektör bitme noktasına geldi.

"Biz sürekli para yediriyoruz"

"Avrupa’da mera ve toprak reformu çok önceden yapılmış. Biz daha yeni yeni geliyoruz. Avrupa bunu yıllar önceden çözmüş ve toprağı kullanıcıya vermiş.

"Şimdi size sorarım; bizde maliyet Avrupa’nın onda biri, nasıl rekabet edebiliriz?

"Biz sürekli para yediriyoruz. Orada doğal zenginliklerden ve meradan yararlanma oranı çok yüksek. Avrupa’da ucuz diyorlar ya, iş yapış şartlarını göze almadan söyleniyor bu.

"1976 yılında 21 milyon hektar meramız varmış. Şu anda 2010’lu yılların rakamlarıyla 11 milyon hektar meramız kalmış.

"Yani onca mera ortada yok.

"Bizim meralar müdürlüğümüz bile yok"

"Bir bölümü büyükşehir yasasıyla büyükşehir sınırları içerisine girmiş.

"Bir bölümünü hayvanların otlamamasıyla ağaçlar büyüdüğü için Orman Bakanlığı kendi sınırı içine almış.

"Bir bölümü de halkla mahkemelik durumda ya da kullanımda.

"Bize on milyon hektar mera kalmış. 

"Orman bakanlığının ormanı korumak için silahlı 15 bin tane elemanı var. Bizim meralar müdürlüğümüz bile yok. Meranın sahibi yok.

"Bunun yanında halkın bu konudaki cehaleti var. Köylünün merasında ot yetişiyor, kuruyor.

"Arazilerin mera hayvancılığına tahsis edilmesi lazım."

"Ama oranın halkı hayvancılık yapan adama o araziyi kullandırmıyor, elimden alır araziyi diye korkuyor.

"Yahu orası devletin arazisi. Kim kimin elinden alıyor. O boş yatan meraların tek sebebi cehalettir.

"Ne kendisi hayvan yetiştiriyor, ne hayvancılık yapana merasını kullandırıyor.

"Bunu gerekirse kolluk güçlerini devreye alarak hızlı bir şekilde bu konuyu çözmek, arazilerin mera hayvancılığına tahsis edilmesi lazım."

Alanya ve Konya’da kapalı sistem et tesisleri olan Hacıince, Konya’daki en son teknolojili çiğ et üzerine kurulu bir tesise sahip ve burada ısıl işlem görmemiş çiğ et üretimi gerçekleştiriyor. (Fotoğraflı)