Mevsimsel olabildiği gibi uzun zamanda sürebilen saç dökülmelerinin birçok nedene bağlı olabildiğini belirten Estetik Hekimi Dr. Arzu Atalan, saç dökülmesinin çözümünün saç dolgusu olduğunu söyledi.
Dermaklinik Estetik ve Güzellik Merkezinden Medikal Estetik Hekimi Dr. Arzu Atalan, günümüzde saç dökülmesinin oldukça sık rastlanan bir sorun haline geldiğini söyleyerek, "Genetik (andro genetik alopesi) sebepler olabileceği gibi tiroit bezi hastalıkları gibi endokrin sebepler, fe eksikliği anemisi, diyabet, beslenme bozuklukları, menepoz, doğum sonrası dönemi bazı ilaçlar ve kronik hastalıklar nedeniyle de saç dökülmesi görülebilir. Ayrıca bazı renk açma için kullanılan kimyasal maddeler çok sık fön çekilmesi kötü fırçalama gibi mekanik nedenler de saçlarımıza zarar verebilir. Stres, güneş, deniz suyu ve yüzme havuzlarındaki klor da saç ve saçlı deriyi etkileyen nedenlerdendir" dedi.
Saç dökülmesi sorunu yaşayan bir kişinin mutlaka hekime başvurması gerektiğini kaydeden Dr. Atalan, "Önce yapılan tetkiklerle sorunun kaynağı belirlenmeli ve nedene göre bir tedavi planlanmalıdır. Saçlı deri tedavilerine son zamanlarda geliştirilen saç dolgusu da eklenmiştir. Kliniğimizde uyguladığımız saç mezoterapisi PRP saçlı deride somon DNA aşısı gibi tedavilerimize saç dolgusu eklenmiş olup son derece başarılı sonuçlar almaktayız" diye konuştu.
Saç dolgusunun dünyada ilk ve tek olduğunu belirten Dr. Atalan, "Saçlı derinin yeniden yapılanmasını saçın yeniden çıkmasını sağlayan büyüme faktörleri ve yenileyici peptit komplesi ile formüle edilmiş olup CE belgesine sahip son derece etkili güvenli ve uygulaması kolay bir üründür. Tedavi 2 hafta aralıklarla 4 seans olarak planlanmalıdır. Uygulama 15-20 dakika kadar sürer. 1 cc’lik ürün belirli aralıklarla saçlı deri bölgesine uygulanır. Büyüme faktörleri içeren bu dolgu materyali sayesinde saçlı derinin kan dolaşımı artar saç folikülleri canlanır. Kadınlarda ve erkeklerde uygulanabilir. Saç ekiminden sonra başarıyı arttırmak için uygulanabilen bu tedavi yöntemi saçlı deride uygulanan diğer yöntemlerle kombine olarakta kullanılabilmektedir. Sağlığa hiçbir şekilde zararı olmayan her türlü klinik çalışması yapılmış olan bu ürünle 8 hafta (4 seans) sonunda gözle görülür sonuçlar elde edilmektedir" ifadelerini kullandı.