Umut KARAKOYUN/İZMİR, () - İZMİR'in Urla ilçesinde yapılması planlanan kalker ocağı ve kırma eleme tesisi projesi için 'ÇED gerekli değildir' kararı verildi. 1'inci derece doğal sit alanı olan ve çevresinde tarım arazilerinin yanı sıra zeytinliklerin bulunduğu bölgeyle ilgili verilen bu karara karşı kasım ayında temsili referandum yapıldı. İzmir 2'nci İdare Mahkemesi'nde de 'ÇED gerekli değildir' kararının iptali için dava açıldı. Mahkeme heyeti, yürütmenin durdurulmasına hükmetti.
İzmir'in Urla ilçesine bağlı Balıklıova Mahallesi Bulabaş Tepe mevkisindeki 'nitelikli koruma alanı' içinde kalan 66,09 hektarlık alanın 18,23 hektarlık kısmının statüsü değiştirildi. Yapılan düzenleme ile zeytinliklerin yoğun olarak yer aldığı bölge, 'sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı' olarak belirlendi ardından da bir firma tarafından taş ocağı ve kırma- eleme tesisi kurulması için hazırlanan projeye İzmir Valiliği'nce 'ÇED gerekli değildir' kararı verildi. Bunun üzerine mahalle sakinleri, bu kararın yürütmesinin durdurulması ardından da iptali için İzmir 2'nci İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Balıklıova'da, 5 Kasım'da da temsili referandum yapan mahalleli, tesisi istemediklerini duyurdu. Aynı zamanda 1'inci derece doğal sit alanı üzerinde kurulacağı belirtilen tesis için mahkemeden olumsuz görüş çıktı.
'ZEYTİNLİK VARSA KAMU YARARI OLMAZ'
Dosyayı inceleyen İzmir 2'nci İdare Mahkemesi heyeti, bölgede tarım alanları ile zeytinliklerin bulunduğunu belirledi. Heyet, Danıştay 8'inci Dairesi'nin kararına atıfta bulunarak, kamu yararının söz konusu olması halinde bile zeytinliklerin olduğu bölgede bu tür tesislerin kurulmaması gerektiğini belirtti. Kararda, "Kimyevi atık, toz ve duman çıkaran tesislerin zeytinlik sahalara 3 kilometre mesafe içerisinde yapılması mümkün değildir" denildi.
Mahkeme heyeti, dava konusu işlemin uygulanması halinde bölgede yürütülen tarımsal faaliyet bakımından telafisi güç veya imkansız zararlar doğabileceğinin açık olduğunu belirterek, 'ÇED gerekli değildir' kararına karşı yürütmenin durdurulmasına hükmetti.
'DOĞAYA İYİ DAVRANALIM'
Davaya bakan avukat Şehrazat Mercan, ormanlıklara, tarım alanlarına kurulan bu tür tesislerin doğayı kirlettiğini belirterek, iklim değişikliğine dikkat çekti. Doğaya, yaşam alanlarına verilen zararın, bir gün insanlığı vuracağını kaydeden Mercan, "Doğaya iyi davranalım. Yaşam alanlarımızı yok etmeyelim. Mahkeme, keşif bile yapmadan yürütmenin durdurulmasına hükmetti. Şimdi bizim mahkeme kararlarını uygulatmamız lazım. Bunun için güçlü irade lazım. Dava açanları yalnız bırakmamamız lazım. Biz mücadele edeceğiz ve oraya o tesisi yaptırmayacağız. Hiçbir yurttaş, bu davayı görmezden gelmemeli. Herkes çevre davalarına sahip çıkmalı" dedi.

FOTOĞRAFLI