Bu mübarek günlerin ve hele de böylesine önemli 'erken ve de baskın' seçimlerin öncesinde, gelip de böyle bir yorumu önünüze koymak istemezdik! Ancak hal, bu haldır ki… Yeşil-mavili güzide kulübümüz Ç.Rizespor'da yaşanan gelişmeler, başkaca da bir olanak bırakmıyor!

Bazı şeyleri anlatmaya gerek dahi yok, şeklen ve şemalen görülüyor… Ç.Rizespor'un kulüplükten çıkarılıp şirkete dönüştürülmesi ve sonrasında da 'şirkete' getirilmesinin ayrıntıları şimdiden ortaya çıkmaya başladı.

Bunun kokusu daha çok çıkacak!

Malum, Cengiz Ailesinin bir talimatla görevi bırakarak, ayrıntısı bizde saklı olan kongre süreci sonunda Kulübü, Kadir Çakır'a devretmesi, karşılıksız çekler ve afaki-şişirilmiş bonservis ve menajer ücretleri, üst üste yığılan borçlar ve de alacak davaları…

İnce detaylara girmeye gerek yok! Bunları zaten Kongrelerde konuşuyor birileri! Ancak birileri es geçmeye çalışıyorsa da tarihe not düşülüyor, merak etmeyin!

Ve bu Çakır'lı sürecin ardından içerisine girilen sıkıntılar, ardından gelen talimatlarla Metin Kalkavan ve ekibinin göreve gelmesi… Malum eski ekiplerde yer alanlar da bu ekipte görevdeydi, bilirsiniz!

Kulübün şirketleştirilmesi, profesyonel futbol ve diğer faaliyetlerin 'aktif ve pasifiyle' bu şirkete devredilmesi süreci… İçerisinde olanlar bilir! O kritik dönüşüm kongresinde sadece 2 kişi uyarılarda bulunmuştu!..

Hepsinden önemlisi, kulübün 25 milyon liraya yakın borcundan söz edilmişti o kongrede, takibe düşmüş veya çeşitli nedenlerle sıkışık durumlar gelmişti başa…

Neredeyse, 32 senedir yapılan her kongrede, Kongre Delegesi olarak yeşil-mavili kulübe karşı yapılan yanlışları, hata ve noksanlıkları dile getirmeye çalışan, gazeteci Ömer Şan'ın uyarıları sadece o salonlardakiler tarafından dinlenip hak veriliyor ama herhangi bir önlem veya çalışma yapılamıyordu.

O kongrede de çıkıp, bu borçların nereden ve nasıl ortaya çıktığının, hangi kalemlerden borç bırakıldığının, kamuoyuna ve öncesinde de kongre delegelerine açıklanmasını istedi! Ve hatta bugünkü tesislerin, iddia edildiği gibi birileri tarafından mı, yoksa yapımıyla ilgili maliyetin kasasından çıktığı Kulüp tarafından mı yaptırıldığını da sordu!

Yanıt o dönemin Başkanvekili, Rize'nin ve kamuoyunun, yeşil-mavili camianın sevdiği 'ağabeyi' konumundaki Halim Mete'den geldi… Sayın Mete, söz konusu bilgilerin uygun bir zamanda hem kongre delegeleriyle ve hem de kamuoyuyla, ayrıntılarıyla paylaşılacağını söyledi… Hala o uygun zaman gelmedi!

Geçtiğimiz sezon başına ve hatta aynı Kalkavan yönetimi, görevden el çektirilinceye kadar tartışılan en önemli konuların başında gelen, şişirilmiş bonservis bedellerinin yanındaki menajerlik ücretleri, gereksiz transferler ve takımda keyif süren bazı teknik adamların, sözleşmeleri fesih edildikten sonra aldıkları afaki/uçuk ücret veya tazminatlar vs'ler oldu…

Her dönem, bir önceki dönemde yapılan hata ve yanlışlara düşülmeyeceği ifade edildi…

Ancak bütün hunlara karşın takımın başına, başından beri 'en büyük felaket' olarak değerlendirilen Hikmet Karaman, getirildi… Daha önceki uygulama, açıklama ve ifadeleri biliniyor olmasına karşın hem de.

Kulübü devralan Hasan Kemal Yardımcı'nın ekibinde yer alan Kulüp Basın Sözcüsü ve televizyon programı yapımcısı Hasan Yavuz Bakır, geçtiğimiz günlerde bu yönde çok da önemli sayılması gereken açıklamalar yaptı.

Yani bu güzide Kulübü, tilkiye kümesi teslim eder gibi Hikmet Karaman'a teslim eden, şirketleşme konusunda uzman sayılabilecek Metin Kalkavan'ın, aşırı güveninin kulübün başına açtığı sıkıntıları, ucundan gösterdi kamuoyuna…

Elbette ki Kalkavan veya Mete'yi suçlamak, zan altında bırakmak değil hedefimiz… Kulübe 'kurumsallaşma' ve sistemleşme manasında önemli katkıları oldu, dürüstlüklerinden gram endişe edilemez ancak durum da ortada! Kılavuza gerek yok! Aşırı güven mi dersiniz, ne derseniz deyin!

Görev yaptığı 3 yıllık dönemin hesaplarını, ancak kulübü icraya vermesinden sonra incelemeye alan kulüp yönetimi, ilk belirlemeye göre 415 bin liralık şahsi ödeme ile 50 bin Euro mükerrer, 225 bin dolar da fazladan ödeme yapıldığını görmüş!

Hep dedik biz ya, 'Karaman'ın koyunu, ne zaman çıkacak oyunu' diye… İnanmadılar! Ne oldu şimdi?

Adam görev yapıp, evlendiği, balayına gittiği, turistik geziler yaptığı ve parasını da Ç.Rizespor'a ödettiği dönemlerde 3 milyon 496 bin Dolar para aldığı kulübü, 300 bin Dolar için icraya vermiş! Allah'ınızı severseniz, bugün dolar 5 lira sınırına yaklaşmış, bir hesap edin ne kadar para ödenmiş bu zata ve ne için!

Her dönem küme düşme stresi yaşatılıp, geçen dönem de küme düşürülen bu takıma reva mıdır bu?

'HikMetin KalkaMan' dönemi bunlarla da kalmayacağa benziyor…

Yeni sezon hazırlıkları devam ederken, yeşil-mavili Kulüp yönetimi bir an önce, bu ve benzer hazırlıklarını tamamlayarak, ötelenmiş Kongresini toplantıya çağırmalıdır!

Varsa eğer en ufak bir hakkımız, kalmışsa birilerinin sırtında bilerek ve kasten… Yine de helal etmek istiyoruz!.. Anlayana tabii ki!