Olgun insan, insanlıklı insan, insaniyetli insan, ahlâklı insan, bilge insan olmak için binlerce ölçüt vardır. Bunlar yaşanmadıkça, insan gerçek anlamda doğru dürüst mümin ve gerçek Müslüman olmaz. Sadece ahlak değerlerleri olarak binlerce değer bulunmaktadır. Bizler milli- yerli, manevi, evrensel, ilmi, dini, ahlakı değerleri eksiksiz yaşamalıyız. “Allah’ın emirlerini tutup, yasakladıklarından sakınmalıyız.”

 Milli- yerli değerlerimiz; “el sanatlarımız, tarihimiz, dilimiz, dinimiz, bayrağımız, vatanımız, milletimiz, doğru olan gelenek- göreneklerimiz, milli insanlarımız, sanatçılarımız, kültürümüz, yazarlarımız, sanatkârlarımız, şairlerimiz, mimarlarımız, İstiklal Marşımız, evrensel değerlerimiz, adaletimiz, doğruluğumuz, konukseverliğimiz, şefkatimiz, merhametimiz, temizliğimiz, saygılı oluşumuz, yardımseverliğimiz, ahlaklı oluşumuz, barışseverliğimiz, kahramanlığımız, çalışkanlığımız, mazlumdan ve halıdan yana oluşumuz, dürüstlüğümüz, vefalı oluşumuz hep milli- yerli değerlerimizdir.” Milli değerlerimiz aynı zamanda dini değerlerimizdir. Milletimiz; evrensel, insani, ilmi, dini değerlerle yoğrulmuştur.

Biz millet olarak; vatanına, devletine, milletline, ümmete, mazluma, yoksula, zorda kalana, darda kalana, ezilene yardım ederiz. Bayrağımızı, memleketimizi, ülkemizi gönülden seven, saygı duyan, koruyan, gözeten, savunan asıl bir millettir. Şehit, gazi, kahraman, cengâver, alp bir millettir. Değerleri için canını, malını, mülkünü, servetini feda eder. Böyle olmasa idi, bu kadar vahşi, barbar, haydut, adi, alçak, kahpe, katil sürüsü içinde bu vatan bizlerin, asıl Türk Milletinin olmazdı.

Biz Türk Milleti, değerini İslam dininden, mümin ve Müslüman olmaktan alır. Allah cc. Değerleri için cihat etmeyi emreder. Peygamberimiz de değerleri için cihat eden önder peygamberdir. Biz dosta güven veren, düşmana, saldırana dünyayı dar eden; asıl, asaletli cengâver bir milletiz. Düşman karşısında korku bilmez, yılmaz, usanmaz, geri çekilmez, kahraman bir milletiz. Müslümanlara güveniriz. Alçak, katil, kahpe, kalleş katillere sırt çevirmeyiz. Değerlerimiz için çok hassas ve duyarlıyız. Kardeşliğimize, dostluğumuza denk kimse olmaz. Özgüven içinde birbirimize arka çıkarız. Sorumluk sahibiyiz. Görev, ödev, yükümlüklerimizi eksiksiz yerine getiririz. Hoşgörü, vefalılık, takım ruhu ile çalışma, tutumluluk, güvenirlilik, şeffaflık, başarı ile adil hizmet sunarız. Yenilikçi, değişimci, gelişimci, Ar- Ge yapan, inovasyon ile yükselticiyiz. Kaliteli, verimli stratejik projeler yaparız. Huzur ve mutluluğu her yerde sağlarız. İyi niyetli, sağlıklı, doğru, dürüst davranırız. İlim, akıl, doğru düşünce, bilim, sanat, kültür, teknik, teknoloji kullanırız. Özümüz, niyetimiz, sözümüz, davranışımız harika ve harikuladedir. İnsan yetiştiren olgun bilge insanız. Alçakgönüllü, ağırbaşlı, sakin, ortak akıl kullanan, başkalarını dinleyen, aceleci olmayan güzel huyluyuz.

Bizler akıl, zekâ, ilim, ortak akıl, doğru düşünce ile hareket ederiz. Etik, ahlaklı davranırız. Fazilet değerlerini benimser, özümser, içselleştiririz ve de özümüze, ruhumuza, genlerimize işleriz. Kur’an ve sünneti, ilim ve doğru akıl ile peygamberimiz gibi hakkıyla, hakkaniyetle yaşarız. Maddi, manevi anlamda tertemiz insanlarız. Kutsal, mukaddes, ulvi değerlerin sahibiyiz. Biz sapıklara, kâfirlere, müşriklere, münafıklara, zalimlere zerre kadar hiçbir yönümüzle benzemeyiz. Her şeyimizle en güzel, iyi, dosdoğru, yararlı, öndeyiz. Çünkü bizler, Allah’ın sözüne uyar, peygamberimizi kılavuz, önder kabul ederiz.

Binlerce hak değer yargımız vardır. Bunlar İlahi özellikli, ilim niteliklidir. Bizler, “Tevhit inancı” olan, Kur’ân, sünnet, ilim, bilim, doğru akıl, üstün zekâ ve maharetle hareket eden; asaletli, esaslı, asıl bir milletiz- ümmetiz. İnsana, hayvanlara, bitkilere, çevreye, doğaya, evrene zerre kadar zarar- ziyan asla vermeyiz. “Biz, hayvan altı varlıklar gibi hareket etmeyiz.” Çünkü bizler akıllı, zeki, hak mümin, bilge samimi Müslümanlarız. “Rabbimiz; âlemlerin Rabbi olan Allah’tır. Önderimiz, son peygamber Hazreti Muhammed Mustafa’dır.” “ İyiliği emreder, kötülüğü yasaklarız.” İnsan olarak yaratılmışların en güzeli ve onurlusuyuz. Herkesin malına, canına, iffetine, nesline, aklına, değerlerine saygı gösteririz.

Müslüman her işini, görevini, davranışını İslam ahlâkı üzere yapmak durumundadır. Ahlakımız, İslam ahlakıdır. Basında, medyada, eğitimde- öğretimde, işte, devlet ve sivil toplum kurumlarında, her türlü meslekte, ticarette, sosyal hayatta, siyasette, her meslek, sanat, zanaat, sanatkârlıkta; her zamanda, durumda, ortamda İslam ahlakı ile davranırız. Müslüman, bilge, bilinçli, çok dikkatli, uyanık, ileri görüşlü, cesur, atılgan olur. Hak hakikate uyan atalarımız böyle olmuştur. 1699’dan beri gevşeyince kaybediyoruz! “ Son 500 yılda sadece 2. Abdülhamit Han, Menderes, Demirel, Özal, Erbakan, Erdoğan döneminde kalkınma gösterdik.” Buna karşı iç ve dış alçak düşmanlar harekete geçti. Kalkınmayı önlemek için her türlü pisliği yapmaktadır! Devletimize, milletimize, yöneticilerimize sahip çıkmalıyız. Başka Türkiye yoktur. Gidecek başka bir vatanımızda yoktur. Olsa idi, her yurdunu kaybeden, Türkiye’ye göç edip, göçmen olmazdı.

Dinimiz İslam en çok ilme, bilime önem vermiş, üretmeye değer vermiştir. Bu ayet ve hadislerle çokça anlatılmaktadır. Peygamberimiz: “ İlim öğrenmek farz-ı ayn’dır. Bilgisiz kalp, harap ev gibidir. Şu halde ilim, fıkıh öğrenin, öğretin. Cahil olarak ölmeyin. Çünkü Allah Teâlâ, cahillik için mazeret- özür kabul etmez.”

Hadis- i şerif: “ Ben, güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.”

Enam süresi 153. Ayet: “Şüphesiz bu, benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun. ( Başka) yollara uymayın. Zira o yollar sizi, Allah’ın yolundan ayırır. İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti.”