Mersin’in merkez ilçe Toroslar Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nde çalışan gazeteci-yazar Yasin Abacı, ilk çıkardığı kitabı ’Gazeteci Olmak’ isimli kitabını, Mersin 2. Kitap Fuarı’nda imzaladı. İmza gününde yoğun ilgi gören Abacı, sevenlerine teşekkür etti.
Uzun yıllardır Toroslar Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nde çalışan ve uzun yıllardır gazetecilik mesleğini yapan Yasin Abacı, ilk kitabının imza gününü yaptı. Mersin 2. Kitap Fuarı’nda Mersin Yazarlar Derneği standında kitaplarını imzalayan Abacı, yoğun ilgi gördü. Burada kitabıyla ilgili bilgi veren Abacı, kitabında en dikkat çeken noktanın kitabın kapağında yer alan "gazeteciyseniz, eşinizi işinizle aldatıyorsunuz demektir" sözü olduğunu belirterek, "Standa gelerek imza alan herkes bu sözün çok dikkat çekici olduğunu söyledi. Bu söz biz gazetecilerin yaşantısını özetliyor aslında. Çünkü biz gazetecilerin mesai mevhumu gözetmeksizin bir yaşam tarzları var. Evimizde de olsak aslında 7/24 görev başındayız. Bu nedenle biz gazetecileri anlayışla karşılayan eş ve çocuklarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır” dedi.
2 yıllık bir çalışmanın ürünü olan kitabında 18 yıllık meslek hayatında yaşadıklarını, gazeteciliğin zorluklarını ve inceliklerini anlatmaya çalıştığını kaydeden Abacı, "Öncelikle bu kitabımın hazırlanış sürecinde ve 11 yıllık evlilik hayatımda bana desteklerini esirgemeyen eşim Simge Hanım ve oğlum Efehan’a çok teşekkür ediyorum. Hani derler ya her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır diye. İşte eşimde bana hep destek oldu. Ayrıca personeli olmaktan büyük onur duyduğum ve kendisinde çok şey öğrendiğim Toroslar Belediye Başkanım Sayın Hamit Tuna’ya da manevi desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Teknoloji çağının yaşandığı bu dönemde ailelerin çocuklarını okumaya yönlendirmesi için bir takım sorumluluklar alması gerektiğini de hatırlatan Abacı, "Eve gittiğimiz zaman bakıyorsunuz kimimizin elinde telefon, kimimiz bilgisayarda, kimimizde televizyon karşısındayız. Bu da çocuklarımızı olumsuz yönde etkilemektedir. Çocuklarımız teknoloji sayesinde artık bilgiye daha çabuk ulaşmaktadır ancak bu durum maalesef kitap okumanın önüne geçmektedir. Bu nedenle ailelerimizin her akşam en az yarım saat teknolojiyi bir kenara bırakarak ailecek ellerine birer kitap almalarını ve böylelikle çocuklarını kitap okumaya yönlendirmeleri gerektiğine inanıyorum. Ben evimde bunu mümkün olduğunca uygulamaya çalışıyorum. Bu düzen çocuklarımızın kendilerini daha iyi ifade etmelerini sağlayacak ve geleceğe umutla bakmamıza vesile olacaktır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.