ANKARA()Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ,  CHP' nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem  İnce' nin, Fetullah Gülen'in ABD'den usulüne uygun şekilde istenmediği iddiasıyla ilgili,  sosyal medya hesabından yanıt verdi. Bozdağ, "Gülen'in iade için geçici tutuklanması ve iade taleplerinde,bir eksiklik ya da  yanlışlık yoktur" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ' ın yaptığı açıklamada şu ifadeler  yeraldı; "CHP Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, ABD’den arandığını ve kendisine, Türkiye’nin teröristbaşı F. Gülen’in iadesi için usulünce başvuruda bulunmadığını, söylendiğini dün bir TV’ye açıkladı.Ama arayanın kim olduğunu,açıklamadı. Sayın İnce,keşke ABD’den arayanın dediğinin doğru mu yalan mı olduğunu tespit için Adalet Bakanlığını arayıp işin aslını/doğrusunu öğrenseydi,kendisini yalancının yalancı şahidi durumuna düşürmezdi.Belli ki Sayın İnce,ABD’den arayana inanmış ve onun ağzıyla Türkiye’yi suçluyor. Sizi ABD’den arayan her kimse,yalan söylüyor.
Siz de sorgusuz ABD’den arayan yalancıya inanıp beyanını kamuoyu ile paylaşıyorsunuz. Kendinizi yalancıya gönüllü kullandırıyorsunuz,yalancıya yalancı  şahitlik yapıyorsunuz. Türkiye’nin teröristbaşı ve 15 Temmuz Darbe Teşebbüsü’nün bir numaralı faili Gülen’i iade talebi,ABD ile Türkiye arasındaki ikili anlaşmaya uygundur. Teröristbaşı Gülen’in iade için geçici tutuklanması ve iade taleplerinde,bir eksiklik ya da  yanlışlık yoktur.Türkiye,FETÖ kurucusu ve yöneticisi ve 15 Temmuz 2016 Darbe Teşebbüsü dahil pekçok suçun bir numaralı faili teröristbaşı F. Gülen’i ABD’den usulüne uygun talep etmiştir.  Türkiye’nin talebinde, herhangi bir eksiklik ya da yanlışlık yoktur. Herşey usule ve anlaşmaya uygundur. Türkiye’nin talepnamesinde yer alan delillerin standardı da aramızdaki anlaşmanın aradığı delil standardını fazlasıyla karşılamaktadır. ABD yönetimi,teröristbaşı F.Gülen hakkındaki Türkiye’nin iade talebini ve eki delil dosyalarını,bugüne kadar ABD adli makamlarına göndermedi. Sayın İnce,siz,alenen yalan söylüyorsunuz veABD’den arayan her kimse onun ağzından utanmadan ülkenize iftira ediyorsunuz. Klasör klasör gönderilen dosyalar, Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız,Adalet Bakanlarımız,Dışişleri Bakanımızın görüşmeleri ve medyada yazılanlar,herşey ortada

"ABD' DEN ARAYANIN ADINI NEDEN GİZLİYORSUNUZ?"

Açıklamanın devamında şu ifadeler yeraldı"Bu gerçeklere rağmen söyleneni doğruluğunu tahkik etmeden ve hatta tahkike ihtiyaç duymadan kullanmanız,kendinizi alenen kullandırmanızdır.  ABD’den arayan sizi kolayca kullanırsa,Allah muhafaza Cumhurbaşkanı olduğunuzda da ABD’den arayanlar daima sizi kullanacak,demektir. Sayın İnce, unutma ki Türk halkı kendini kullandıranı da başkalarının kullandığını da, yalancıyı da, müfteriyi de sevmez. Böylelerine lider gözüyle de bakmaz.Hele hele başka ülkeden telefonla arayanların kullandığını kukla olarak görür. Kuklaları da Cumhurbaşkanı seçmez.
Sayın İnce, sizi ABD’den arayan ABD’li mi Türk mü? Eğer arayan ABD’li ise CIA’dan mı yoksa FBI’den mi veya Adalet Bakanlığından mı veyahut da başka bir ABD’li mi? Sizi arayan Türk ise FETÖ üyesi mi veya FETÖ beslemesi mi ya da başkaca bir Türkiye düşmanı mı? Sahi kim?Sayın İnce, sizi ABD’den arayanı neden açıklamadınız?Adının bilinmesinden bir çekinceniz mi var?Adının bilinmesinden yana bir endişeniz yoksa,bundan sonra açıklamayı düşünüyor musunuz? Yoksa adının bilinmesi size zarar mı verir? Sahi ABD’den arayanın adını neden gizliyorsunuz? Milletin gözünün içine baka baka yalan söyleyen birini görmek isteyen Muharrem İnce’nin yüzüne bakmalıdır. Çünkü milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyor.Pes artık,pes. Bu kadarı da olmaz yahu!"