Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Şu anda bir fiil durdum var, bunu sayın Bahçeli de ifade ediyor. Bu fiili durum Türkiye’yi Kuzey Kore modeline götürüyor. Oysa biz demokrasimizle, insan haklarımızla, yargı bağımsızlığı ile özellikle Müslüman dünyasına örnek bir ülke konumuna gelmek istiyoruz" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir grup tarafından saldırıya uğrayan Yeniçağ gazetesini ziyaret etti. Çıkışta gazetecilere açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, "Basın özgürlüğü bir demokrasi açısından olmazsa olmazlardan biridir. Yeniçağ gazetesi bir düşünce, bir emek ürünü, demokratik parlamenter sistemi savunan bir gazete. Yenicağ’a yapılan saldırı, demokrasiye basın özgürlüğüne saldırıdır. Kendilerine geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Gazete yüreklice yoluna devam edecek. Bu kararlılığı gördüm. Baskılar gelecektir. Gazetecilerin üzerine baskılar gelecektir. Türkiye’de 146 gazetecinin hapiste olması, demokrasimiz üzerindeki en büyük gölge, kara bir lekedir. Hep birlikte gazetecilerin özgürce çalışacağı ortamı yaratmak görevimizdir. Partim adına bu görevi yerine getirmeye çalışıyorum" diye konuştu.

"Bu ülkeyi seven insanlar olarak hep birlikte çaba harcamak zorundayız"
"Beni en derinden üzen olaylardan biri de yapılan bu saldırıdan sonra hükümet kanadından hiçbir tepkinin gelmemiş olmamasıdır" diyen Kılıçdaroğlu, "Hükümet kanadından da bir tepki gelmesi gerekirdi. ’Medya benim düşündüğümü yazmıyor’ diye, ’beni savunmuyor’ diye medyaya karşı tavır takınmamız, saldırganları görmemezlikten gelmemiz doğru değil. Bu ülkeyi seven insanlar olarak hep birlikte çaba harcamak zorundayız. Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum, inşallah bu tür olaylar olmaz" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu anayasa teklifi ile ilgili olarak ise şunları söyledi:
"Önce bir teklifi görmemiz lazım. Ama ilke olarak biz demokratik parlamenter sistemi savunuyoruz. Türkiye’nin dikta yönetimine doğru evrilmesi asla doğru değil. Şu anda bir fiil durdum var bunu sayın Bahçeli de ifade ediyor. Bu fiili durumun Türkiye’yi nereye getirdiğini gördük. Bu fiili durum içinde ekonomi, basın özgürlüğü bir taraflara gidiyor. Bu fili yapı içinde gazeteciler hapiste, bu fiil durum içinde parlamento demokratik anlamda görevini yapamıyor. Bu fiil durum içinde Türkiye bir kişinin iki dudağına teslim edilmiş durumda. Tam tersine bu fiil durumdan kurtulmamız, Türkiye’yi demokratik parlamenter sistem içinde özgürlükçü bir yapıya kavuşturmamız gerekiyor. Fili durum Türkiye’yi Kuzey Kore modeline götürüyor. Oysa biz demokrasimizle, insan haklarımızla, yargı bağımsızlığı ile özellikle Müslüman dünyasına örnek bir ülke konumuna gelmek istiyoruz"