'BİZE TERÖR ÖRGÜTLERİ ÜZERİNDEN YAPILANLAR, MİLLETİMİZİN SAKALINI KESMEYE BENZER'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş'ta salon dışındaki kalabalığa hitap ettikten sonra içeri geçti. Burada kongreye katılanları selamlayan Erdoğan, kimsenin Türkiye'yi, teröristlerin yanında boy göstererek korkutamayacağını ifade etti. 'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 1931 teröristin etkisiz hale getirildiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Oradaki teröristlerle kol kola girmekten çekinmiyorlar. Teröristin yanında poz verdiklerinde, Türkiye'yi korkutabileceklerini sanıyorlar. Halbuki bu görüntü, sadece onların asırlardır dünyaya empoze ettikleri demokrasi, meşruiyet, hak, özgürlük gibi kavramların içini boşaltıyor. Bize terör örgütleri üzerinden yapılanlar, milletimizin sakalını kesmeye benzer. Halbuki biz harekete geçtiğimizde, o teröristleri tümüyle imha ederek inşası için var güçleriyle çalıştıkları yapının kollarını, kanatlarını kırarız, haberleri yok. Kesilen sakal daha gür olarak çıkar ama giden kol, kanat geri gelmez. İşte bu sabah ne oldu sayı; etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı 1931."
'HEP BİRLİKTE CEPHEYE YÜRÜRÜZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihtiyaç halinde kendisi de en önde herkesle cepheye yürüyeceğini kaydederek, şöyle dedi:
"15 Temmuz'da ne dedik? 'Meydanlara' dedik. Siz ne yaptınız? 15 Temmuz'da meydanlara döküldünüz ve şimdi de böyle bir karar aldığımız anda hemen haberi veririz önce şahsım, sonra da inanıyorum ki edeler (ağabey) ve milletim hep birlikte cepheye yürürüz, hep birlikte. Az önce söylediğim söz İnebahtı Savaşı'nda donanmamızın bir kısmını kaybettiğimiz fakat aynı zamanda Kıbrıs'ı da ele geçirdiğimiz dönemde söylenmiştir. Biz dün neysek, bugün de oyuz. Biz şuna inandık; 'Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi. Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi. Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmin. Galib et; çünkü bu son ordusudur İslâm’ın' dedik ve böyle yürüdük. Hamdolsun dün günlerden cuma idi ve Mehmedimiz cephede cuma namazını kılıyordu. Evde ağlaştık. Elhamdülillah Mehmedimiz cuma ile beraber cephede görevini yerine getiriyor ve düşmana doğru yürüyor. Ve bunlar nedir biliyor musunuz? Bunlar, bir milletin küllerinden yeniden dirilişidir. Şimdi yeniden diriliyor bu millet ve hesabını soruyor ve hesabı sormaya devam edeceğiz. Bugün de terör örgütlerini ve onların arkalarındaki güçleri, eninde sonunda çökerteceğiz. Buna tüm kalbimizle inanıyoruz ve iman ediyoruz. Çünkü biz şuna inandık, sevgili Kahramanmaraş, sevgili edeler Rabbim ne buyuruyor; 'Nasrun minallâhi ve fethun karîb ve beşşiril mû'minîn.' Evet 'Allah'ın yardımı evelallah yakındır. Onu müjdele.' diyor ve biz de şimdi o müjdeye doğru ne yapıyoruz, koşuyoruz. Bu millet Mehmetleriyle beraber inşallah o müjdeye nail olacaktır, biz de buna inanıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması sırasında yükselen "Bizi de cepheye gönder" sloganlarına "Gitme kararını verdiğimiz zaman biz sizi buralarda bırakmayız merak etmeyin, beraber gideriz inşallah" yanıtını verdi.
'SEFER GÖREV EMRİ OLANLAR ÖNCELİKLE HAZIR OLSUNLAR AMA ŞU ANDA İHTİYAÇ YOK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin'e eğitimli kadroların gönderileceğini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Şimdi eğitimli kadrolarımızı gönderiyoruz. İnşallah sefer görev emri olanlar bir defa öncelikle hazır olsunlar ama ihtiyaç şu anda yok. Karar verildiği anda yola revan oluruz. Geride sadece yaralanmış dostluk, müttefiklik ilişkileri, kıymeti kalmamış kavramlar, kimsenin itibar etmediği sözler, paçavraya dönmüş itibarlar kalacak. Her dinlediğimizde yüreklerimizi parçalayan o meşhur Maraş türküsünde ne diyor?"
'ŞEHİT OLURSA BAYRAĞI DA İNŞALLAH ÖRTECEKLER'
Erdoğan, bu sırada gözüne takılan, bordo bereli asker üniformalı kız çocuğunu, asker selamı verip ağlarken görünce yanına çağırdı. Kızı öpen Erdoğan, şunları söyledi:
"Kız sen ne yapıyorsun? İşte bizim bak bordo berelilerimiz de var ama bordo bereli ağlamaz. Evet JÖH, yarbay, bordo bereli maşallah. Türk bayrağı da cebinde. Şehit olursa bayrağı da inşallah örtecekler. Her şey hazır değil mi?'
'KEŞKE YAPMASAYDIK' DİYECEKLER'
Türkiye'yi 2023'te dünyanın en iyi ekonomileri arasına sokma hedefini gerçekleştirmek için azimli olduklarını da aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Maraş'tan bir haber geldi,/ Dediler ki Merik öldü,/ Keşke Merik ölmeseydi,/Kesileydi elim, kolum. Bunlar da çok yakında 'Keşke yapmasaydık' diyecekler. O zaman belki bu türkü dillerinin ucuna gelecek ama iş işten geçmiş olacak bu böyle biline. Sahada Türkiye'yle baş edemeyeceklerini görenlerin, dünya çapında yalana, iftiraya, çarpıtmaya dayalı bir propaganda savaşı başlatmaları da o zaman işe yaramayacak. Hakikatlerin karşısında bu yalanlar, tıpkı güneşi gören buz kütlesi gibi eriyip, buharlaşıp, gidecek. Sevgili kardeşlerim, bu nesil özellikle de AK Parti teşkilatlarında görev alanlar, partimize gönül verenler, tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya. Çünkü biz medeniyetimizin köklerini bulduğumuz 'Asr-ı Saadet'ten geleceğe kurulan köprünün tam üzerinde, yeni bir dirilişin arifesinde bulunuyoruz. Çok anlamlı bir nokta. 1071'den, 2071'e uzanan coğrafyamızı, vatanımız haline dönüştürme mücadelemizin yeni ve önemli bir safhasını yürütüyoruz. Çağ kapatıp, çağ açtığımız 1453'ten, 2053'e giden yolda ülkemizi bir üst seviyeye taşıma imkânına sahibiz. 1923'te kurduğumuz Cumhuriyeti 2023 yılında dünyanın en iyi ekonomileri arasına sokma hedefini gerçekleştirmek için azimliyiz. Bütün bunları başardığımızda ülkemizle birlikte umudunu bize bağlamış tüm kardeşlerimizin, tüm dostlarımızın önünde yepyeni bir dönem açılacak. Biz hiçbir zaman elinin ulaşabildiği, gücünün yettiği her yeri sömürüp, tüm zenginlikleri, kaynakları kendisi için kullanan bir millet olmadık, olmayacağız. Biz hiçbir zaman sadece kendi güvenliğini ve refahını düşünüp başkalarının acılarını ve gözyaşlarını ve hatta kanları üzerinden kendimizi suni bir dünya kurmadık, kurmayacağız. Eşrefi mahkulakata yani yaratılmışların en şereflisi olan insana hak ettiği değerle bakmayan hiç kimsenin, hiçbir anlayışın bizim nezdimizde kıymeti olamaz. Dikkat ederseniz bizim kendimize belirlediğimiz tüm vizyonlar, hem tarihi anlamları hem de gelecekteki hedefleri itibariyle kucaklayıcıdır, kuşatıcıdır, inşa edicidir. Dünyayı kimlerin yıktığını, insanları kimlerin değersiz hale getirdiğini şöyle çevremize baktığımızda hep birlikte görüyoruz. Bu çarpık düzene 'dur' demek, millet ve devlet olarak boynumuzun borcudur. Suriye'nin, Irak'ın, Filistin'in, Libya'nın ve gönül coğrafyamızın diğer bölgelerin yıkık şehirlerine, o yıkıntıların altında yitip giden o yavrulara, annelere, ninelere, onların arkasından dökülen gözyaşlarına çekilen çilelere, acılara biz kayıtsız kalamayız. Eğer başkalarının yaptığı gibi bu görüntüleri bir film sahnesi gibi, hissetmeden ve hiddetlenmeden seyredersek, çok geçmeden aynı şeyin bizim başımıza gelmesi kaçınılmaz olur. Aylan bebeklere biz ağladık, Aylan bebeklerin derdiyle biz dertlendik. O denizlere dökülen yavruları bizim askerlerimiz kurtarma mücadelesi verdi, diğerleri sadece izledi. Allah'ın izniyle kimsenin, Türkiye'yi bu hale düşürmesine izin vermeyeceğiz. İnancımızı ve vatanımızı kaybettiğimizde geriye bir kuru tenden başka bir şey kalmayacağını biliyoruz. Yunus Emre 'Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değildir.' İstiklalimiz ve istikbalimiz uğrunda verdiğimiz şehitlerimize asla ölü nazarında bakmadık, bakmıyoruz. 'Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler. Siz bilemezsiniz, siz anlamazsınız.' ve devamında Rabbim onları doyuruyor. Nimeti Rabbimden, dolayısıyla onlar bizi izliyor, onlar bizi takip ediyor ve hani gidiyorlar ya, düğüne gider gibi gidiyorlar ya, işte bu bir aşk, bir sevda, bir inanç. Onun gereğini yapıyorlar. Bu ancak bu millette var. 'Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber. Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber."
'KERAMETİ KENDİNDEN MENKUL OLANLARIN DEVRİ BİTİYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye eski Türkiye gözüyle bakanların, gerçekleşi yavaş yavaş görmeye başladıklarını belirterek, "Bugün artık yepyeni bir Türkiye var. Bugün artık ekonomiden, demokrasiye, her alanda dünya çapında söz sahibi kararlığında olan bir Türkiye var. Bugün artık tehditleri ve tehlikeleri, sınırları içinde değil, sınırlarının ötesinde kaynağı her neresi ise oradan imha eden bir Türkiye var. Bugün artık vatandaşlarını tüm hak ve özgürlüklere kavuşturmuş, insanın refah düzeyini sürekli yükselten bir Türkiye var. Bugün artık maziden atiye, kurduğu köprüyle, kim olduğunu bilen, bugün nerede durduğunun farkında, gelecekte nereye gitmek istediğinin şuurunda bir Türkiye var. Bize hâlâ dünkü Türkiye gözüyle bakan, bu şekilde muamele edenler yavaş yavaş gerçeklerin farkına varmaya başladılar. Türkiye'nin silkinişi ve yeni bir diriliş içine girmesi, bölgemizdeki ve dünyadaki pek çok toplumu da harekete geçirmiştir. Kerameti kendinden menkul olanların devri bitiyor" dedi.
BAŞKAN'A 'GOREE ADASI GEZİSİ' TALİMATI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç'a da kentteki gençleri Senegal'de bulunan Goree Adası'na götürmesi yönünde talimat vererek, şunları söyledi:
"Sevgili gençlerimize de Belediye Başkanı'na bir talimatım var; Senegal'deki Goree Adası'nın dili olsa da ah bu sömürge dönemini bir anlatsa. Şimdi Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı, bu gençlerimizi alacak Senegal'e, Goree Adası'na götürecek ve o Goree Adası'ndaki, nasıl bir insanlık dışı pazar kurulduğu, insan hayatının ne kadar ucuzlatıldığını, orada bizzat görme imkânı bulacaklar. Ve ancak bu şekilde bu milletin ne kadar adil, ne kadar yüce, ne kadar güçlü bir millet olduğunu anlama imkânı bulacaklar. Tamam Başkan."
'FIRSATIN KAZASI OLMAZ'
Kahramanmaraş ve bölgeye yapılan ve yapılacak hizmetleri de anlatan Erdoğan, yeni İpek Yolu projesine de değinerek konuşmasını şöyle tamamladı:
"Dünya ticaretinde yepyeni bir dönemin habercisi olan bu projenin güzergâhı üzerinde Kahramanmaraş var. Fırsatları, şehirlerin ve insanların önlerine bu tür büyük projeler çıkarır. Bunu değerlendirmek o şehirlerin ve insanların kendi bilecekleri iştir. Sizin kaçırdığınız her fırsatın müşterisinin hazır olduğunu unutmayın. Fırsatın kazası olmaz. Madem Kahramanmaraş böylesine büyük bir imkânı yakaladı, öyleyse devlet kurumları bir yandan, sizler diğer yandan el ele verip, mümkün olan en iyi neticeye ulaşmanın gayreti içine girmelisiniz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından Ahmet Özdemir'in aday olmadığı ve tek liste halinde gidilen kongrede Ömer Oruç Bilal Debgici, AK Parti Kahramanmaraş İl Başkanlığına seçildi.

FOTOĞRAFLI