EĞİTİM SEMPOZYUMUNDA KONUŞTU
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Balçova Belediyesi ve Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği tarafından Köy Enstitüleri'nin 78'inci yıl dönümü nedeniyle düzenlenen 'Eğitimde Adaleti ve Geleceği Düşünmek' konulu sempozyuma katıldı. Sempozyumda CHP Genel Sekreteri Mehmet Akif Hamzaçebi, Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, Türkiye'deki çok sayıda belediye başkanının yanı sıra, İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir milletvekilleri ve partililer de yer aldı.
Toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, "Bir ülkeyi güven içinde geleceğe taşımak istiyorsanız, bütün düşüncelerin özgürce tartışılmasını, dünyayı okumayı, dengeleri kavramayı istiyorsanız bunun yolu eğitimden geçiyor" dedi. Konuşmasına Şırnak'ta şehit olan 3 askeri anarak başlayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Her zaman söyledim, yine söyleyeceğim: 2002'de terörsüz bir Türkiye teslim aldılar ama bugün anneler yine ağlıyor. Birilerinin bunun hesabını vermesi lazım. Terör örgütü ile işbirliği yaparak terörü sonlandıracağını düşünenlerinin Türkiye'yi hangi felaketle karşı karşıya getirdiklerini görmeleri lazım. Kahvede oturan vatandaşın da bunu görmesi lazım."
'MÜHÜRSÜZ SEÇİMİN YIL DÖNÜMÜ'
16 Nisan Referandumu'na dikkat çeken Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün mühürsüz seçimin yıl dönümü. Demokrasi ayıbının yıl dönümü. Referandumda devletin tüm imkânlarını kullandılar. Sizlerin ödediği vergilerle kendi çıkarlarını savunmak için o parayı kullandılar ama buna rağmen istedikleri başarıyı elde edemediler. Yüksek Seçim Kurulu'nda yuvalanan çete, onların arzu ettiği sonucu ilan etti. Biz gayet iyi biliyoruz. Önümüzdeki süreçte çok daha iyi hazırlık yaparak sandıklara gideceğiz, oylarımızı kullanacağız ve Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağız. Demokrasiden yana olanların tamamını kucaklayarak bu süreci aşacağız, aşmakta kararlıyız. Bu ülkeye demokrasiyi yeniden getireceğiz."
'OSMANLI'NIN VARLIĞI HALİNDE BEN OKUYAMAYACAKTIM'
Bugünün çocuklarının yüzde 65'inin çalışma yaşına geldiklerinde henüz alanı tanımlanmamış işlerde çalışacaklarına dikkat çeken Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu eğitimdeki hızlı değişimi bize gösteriyor. Bilim ve teknolojinin hızlı değişimini gösteriyor. Bu aynı zamanda yaşam boyu eğitimin zorunluluğunu gösteriyor. Mezun olduğunuzda yeni çalışma alanları çıkıyor ve siz onun eğitimini almamış oluyorsunuz. Bizler bunları bilmek zorundayız. Çocuklarımıza bu gerçekleri anlatarak onları eğitmek zorundayız. Eğitimin bir sınıf atlama olduğunu da onlara anlatmak zorundayız. Ben Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez bir köyünde doğdum. 7 kardeşten üniversiteye giden sadece benim. Bana bu fırsatı sağlayan Cumhuriyete ve onun kurucusuna yaşamım boyunca hep minnet duydum. Osmanlı'nın varlığı halinde ben okuyamayacaktım ama Cumhuriyet bize eşit yurttaşlığı, fırsat eşitliğini, eğitimi, aydınlanmayı getirdi" dedi.
'MİLİTAN YETİŞTİRİRSENİZ ATEŞE ATARSINIZ'
Kemal Kılıçdaroğlu, susturulan üniversiteleri olan ülkelerin bilgi üretemeyeceğini, bir ülkeyi teslim almanın eğitim sistemini bozmakla mümkün olacağını belirterek, şöyle dedi:
"Üniversiteler bilgi üretmiyorsa ülkenin gelecekteki şansı iyi değildir. Susturulan üniversiteleri olan ülkeler bilgi üretemezler. Farklı düşündüğü için kapı önüne konulan akademisyenler varsa o üniversiteler bilgi üretemezler. Bir ülkeyi geri bırakmak istiyorsanız eğimi sistemini bozacaksınız. Bugün karşımızdaki tablo da budur. Her vatandaşın bu gerçeği bilmesi lazım. Eğitim üzerinde bu kadar oynanmasının arkasındaki oyunları çok iyi bilmesi lazım. Üniversiteler bilgi üretecek, sanayici üretilen bilgiyi elle tutulur hale dönüştürecek. Teknoparkların, teknokentlerin, silikon vadilerinin kuruluş nedeni de budur. Yetenekli insanlara, bilim insanlarına, mühendislere, demokrasisi ve eğitimi gelişmiş ülkeler kapılarını sonuna kadar açıyor. 21'inci yüzyılın bu acı gerçeği ile bütün dünya karşı karşıya. Katma değeri yüksek olan ürünleri de bu ülkeler üretmeye başlıyor. Hepimizin oturup düşünmesi gereken bir gerçek daha var. Çocukları alıp eğiteceğiz. Onlara yetenek kazandıracağız."
'ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU ÇIKARILMALIDIR'
Bu topraklarda Aziz Sancar'ın, Çoban Sülü'nün yetiştiğine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, sadece onların değil ailelerinin, yakın çevrelerinin de sınıf atlayarak iyi yerlere geldiklerini vurguladı. Kılıçdaroğlu, eğitimin bir siyasi partiye militan yetiştirmek için programlanması halinde, o ülkenin geleceğinin ateşe atılacağını belirterek, Cumhuriyeti kuranların, eğitime ve öğretmene olağanüstü önem verdiklerini söyledi. Öğretmenlerle ilgili çalışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarılmalıdır. Öğretmenleri klasik devlet memurları yasasından çıkarmak zorundayız. Kadrolu, sözleşmeli, ücretli öğretmenlik ayrımlarına son vermeliyiz. Öğretmen öğretmendir ve kadroludur. Bunun çalışmalarını bazı sivil toplum kuruluşları ile yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte taslak hazırlandığında tüm paydaşlara göndereceğiz. Ayrıca zorunlu eğitimin kesinlikle parasız olması lazım. Öğrencinin ayakkabısına, gömleğine, yemeğine kadar devlet tarafından karşılanması lazım. Eğitimde fırsat eşitliği diyoruz. Kesinlikle taşımalı eğitime son vereceğiz. 21'inci yüzyılda öğrencilerin yurt sorunu çözülemiyor."
'HİÇBİR ÖĞRENCİ 'BENİM YURDUM YOK' DİYEMEYECEK'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin eğitim konusunda yapacağı projelerle ilgili de şunları söyledi:
"En geç 2 yıl içinde hiçbir öğrenci 'benim yurdum yok' diyemeyecek. En acı şey yaşam standardının düşmesidir. Öğretmen arkadaşlarımız emekli olduğunda gelirlerinde, yaşam standartlarında düşme oluyor. Biz bunu da düşündük; bütün öğretmenlere 3 bin 600 ek gösterge. Ayrıca okul aile birliklerine yasal statü getirilmeli. Her okulun bir bütçesi olacak, nasıl harcadığını da okul aile birlikleri ile birlikte yapacaklar. Öğretmen atamaları kesinlikle liyakat esasına göre olmalı. Öğretmen coğrafyanın her köşesinde onurla görev yapmaya hazırdır. Yeter ki bunun liyakatla yapılmasıdır. Bütün organize sanayi bölgelerinde yatılı meslek liseleri kuracağız. Bunun süresi 4 mü, 5 yıl mı olmalı bilmiyorum ama şunu biliyorum: ara elemana ihtiyaç var. Okulların yönetimini Milli Eğitim Bakanlığı ve organize sanayi bölgesi yönetimi ortak yapacak."
2017 yılında 1 milyon 897 bin çocuğun okula gidemediğini açıklayan Kılıçdaroğlu, "Ne olacak bu çocukların geleceği? Sosyal devletin düşünmesi gereken alan budur. Aileler yoksul ve bu çocuklar okullaşamadı. Bunun önüne geçmek gerekiyor" dedi. Türkiye'nin 5 temel sorunu olduğunu, bunların dış politika, ekonomi, toplumsal barış, demokrasi ve eğitimden oluştuğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, eğitim sorunu çözüldüğünde diğer sorunların da çözüleceğini kaydetti.
'384 KIZ ÖĞRENCİNİN YURT SORUNUNU ÇÖZDÜK'
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya da Cumhuriyetin büyük bir devrim olduğunu söyledi. Cumhuriyeti kuranların önce eğitimden başladığını ifade eden Çalkaya, "Kendini geliştirdikten sonra Köy Enstitüleri adı altında dünyanın en büyük eğitim reformunu gerçekleştirdi. Yani devrim de eğitimden başladı. Belediye başkanlığı dönemimde en büyük yatırımlarımı eğitim alanında gerçekleştirdim. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin de destekleriyle oluşturduğumuz Türkiye'nin en donanımlı, 10 milyon değerindeki yatırımı gerçekleştirdik. 384 kız öğrencinin yatak ve yurt sorununu çözdük. Gücümüz yettiğince barınma sorununu çözeceğiz. Bu sempozyumun 3'üncüsünü düzenliyoruz. İlk ikisini kitaplaştırdık, başta il milli müdürlüklerine ve siyasi partilerin eğitim komisyonlarına gönderdik" ifadelerini kullandı.

Umut KARAKOYUN/İZMİR, ()

FOTOĞRAFLI