Bugün özelden genele ulaşacağım bir makale ile karşınızdayım. Mevcut durumun tespiti açısından yaşadıklarımdan yola çıkarak genele ulaşmanın daha sağlıklı olacağını düşünüyorum. Süreçte yaşadığımız bireysel zorlukları sizlerle paylaşarak “Daha İyiye Nasıl Ulaşırız”ı arayacağım.

Türkiye Satranç Federasyonunun daveti üzerine GHSİM desteğiyle Ocak ayı sonunda ortaokul öğrencisi satranç sever oğlumla birlikte Antalya’da gerçekleştirilen Türkiye şampiyonasına katıldık.
Antalya'da gerçekleştirilen Türkiye Küçükler ve Yıldızlar Şampiyonalarına ilk kez 81 ilimizden sporcu katılımı oldu. Türkiye'nin dört bir yanından gelen 1707 Küçük, 487 Yıldız ve 42 Emektar sporcuyu bir araya getiren bu organizasyonda toplam 2236 sporcu yarıştı.
Türkiye'nin dört bir yanından katılımla; 2236 sporcu, onların aileleri ve antrenörleri, hakemler, kafile başkanları, görevli personeller, psikolog, doktorlar, bülten ekibi, il ve ilçe temsilcileri, Yönetim Kurulu Üyeleri, Kurul Başkanı ve Üyeleri, konuklar ve Federasyon ekibiyle birlikte 5 bin kişilik üst düzey bir organizasyon gerçekleştirildi. 
Bizde bu şampiyonaya bireysel olarak Rize’den tek sporcu olarak katıldık ve önemli tecrübeler kazandık. Ayrıca bir çok sporcu gibi oğlum da yeteneğini geliştirme fırsatı bularak satrancın neresinde olduğumuzu görme fırsatımız oldu. İlk kez Türkiye şampiyonasına katılmamız dolayısıyla bizim temel hedefimiz tecrübe kazanmaktı. Öyle de oldu. Burada büyük kazanımlar elde ettik. Dönüşte şubat ayı içerisinde gerçekleştirilen okullararası il birinciliği turnuvasına, 2 Mart Rize’nin Kurtuluşu münasebetiyle düzenlenen turnuvaya, 23 Nisan turnuvasına, okul sporları bölge turnuvasına ve en son da geçen hafta okul sporları Türkiye birinciliği turnuvasına katıldık. Katıldığımız bu turnuvalarda Rize’nin satrançta oldukça gerilerde olduğunu net olarak tecrübe ettik. Katıldığımız ulusal ve bölgesel turnuvalarda sporcuların bir çoğu satranç eğitimi almış antrenör, idareci, veli ve kulüp desteğiyle yarıştılar. Her maç sonrası maç analizleri yaptılar bir sonraki maç için rakibe göre açılış ve devam taktiklerini belirlediler. Zaten maçlara kulüp etiketleriyle çıkan rakipler bizim gibi sporcuların karşısında psikolojik üstünlük sağlıyorlardı. Yine de bu turnuvalarda Rize adına yarışan sporcularla birlikte satrançta bizde varız dedik.
Türkiye’de lisanslı sporcu sayılarına göre, satranca olan ilgi futbolun üzerine çıkmış durumda. Futbolda 615 bin civarı lisanslı sporcu olmasına karşın satrançta 640 bine yaklaşan lisanslı sporcu var ve bu sporcuların %80’i 18 yaş altındadır. Ciddi bir potansiyel söz konusu. Lakin ülkemiz genelindeki bu ilgi Rize’ye yansımamış. Rize’nin satranca bakışı çok zayıf. Bir turnuva bile düzenlemekte katılım açısından oldukça zorlanılan bir ilde mesafe kat etmek bir hayli zor. GHSİM Rize İl Müdürü Mustafa Çelik, Satranç il temsilcisi Murat Çam satranç sporunu Rize geneline yaymak ve çıtayı yükseltmek adına özverili ve kararlı bir şekilde katkı yapıyorlar. Bir önceki satranç il temsilcisi Deniz Varlı’nın da Rize’de satrancı yaymak ve sevdirmek adına önemli çalışmaları oldu. Türkiye genelinde mevcut bu ilgiyi Rize’ye taşımak ve bir potansiyel yaratmak adına çalışmalarını sürdürdüler ve sürdürmeye devam ediyorlar. İl bünyesindeki satranç sporcularını destekliyorlar. Kendilerine bir veli olarak teşekkür ediyorum. Rize son dönemlerde satranç açısından geçmiş yıllara göre çok daha aktif konumda. İl genelinde turnuvalar yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Ancak bir tık daha ötesine geçmeliyiz kanısındayım. Okullarda tercih edilen satranç dersleri kısıtlı sürelerle gerçekleştiriliyor. Bu süreler satranç eğitimi için çok kısa bir süredir. Fakat mevcut eğitim sistemimizin yoğunluğu nedeniyle satranca tanınan süre mecburen sınırlandırılmış. Söz konusu dersler de zaten temel düzeyde veriliyor. Uzmanlar tarafından çocukların 5 yaş civarı satrançla tanıştırılmaları tavsiye ediliyor. Küçük yaşlarda atılan temellerle ulusal düzeyde başarı yakalayabilmek için profesyonel eğiticiler nezaretinde çalışmalar sürdürülmelidir. Bu bağlamda Rize’de satranç sporu çok daha dinamik bir yapıya kavuşturulmalıdır. Okullardaki öğretmenlere, satranç antrenörlerine önemli görevler düşüyor. Çocuklara satrancı sevdirmek ve satranç sporunu il geneline yaymak için özverili çalışmalar yapmak gerekiyor. İl genelindeki anaokullarında çocuklar mutlaka satrançla tanıştırılmalıdır. Devamında ilgi duyan satranç severler bu spora kanalize edilmelidir. Satranç sporunun yaygınlaştırılması ve alt yapı sağlanması, ulusal düzeyde sürdürülebilir başarıların yakalanabilmesi için sistemli bir şekilde çalışmak şart. Oluşturulacak olan sağlam bir alt yapı ile çok daha profesyonel ve bilimsel bakış açısına ihtiyacımız var. Satranca ilgi duyan biz veliler belli bir seviyeden sonra çocuklarımıza eğitim konusunda yetersiz kalıyoruz. Biliyorum Rizelinin satranç sporuna ilgisi az, Rize’de satranç kulübü yok, profesyonel düzeyde satranç eğitim merkezi yok, yapılan turnuvalara gerekli destek yok. Lakin bu durum bizim satranç sporunda çıtayı yükseltmemize engel olmamalıdır. Çünkü il genelinde katıldığımız turnuvalarda net bir şey gözlemledim. Turnuvalarda yarışan birbirinden değerli pırıl pırıl çocuklarımız satranca açlar. Satranç oynamak istiyorlar. Öğrenmek ve gelişmek istiyorlar. En önemlisi yaptıkları bu spordan elde ettikleri kazanımlardan ötürü büyük zevk alıyorlar. Hemen yanı başımızdaki Trabzon hatta Artvin bile satranç sporunda bizden çok daha öndeler. Satrançta alt yapıyı oluşturan iller TSF onaylı ulusal ve uluslararası turnuvalar düzenleyerek ekonomik anlamda illerine büyük katkı sağlıyorlar. Satrançla birlikte ilin tanıtımına, sosyal kültürel gelişimine, ekonomik büyümesine, turizmine büyük katkı sağlıyorlar. Neden Rize’de bunlar olmasın?
Son sözüm bu zincirin önemli halkalarından biri olan velilere çocuğunuzu mutlaka satrançla tanıştırın ve satranç oynatın.
Neden mi?
Birçok nedeni var. İşte o nedenleri aşağıda bir makaleden yaptığım alıntıyla sizlerle paylaşıyorum.
Satrancın Faydaları
(Marmaris Satranç’tan alıntıdır)
  • Özellikle çocukluk çağındaki kişilerin kötü alışkanlıklar edinilmesine engel olur.
  • Olaylar karşısında hızlı ve doğru düşünebilmeyi sağlar, yaşanan durum karşısında doğru yorumlar yapabilmeyi geliştirir.
  • Olgun bir kimlik ve kişilik kazandırır ve kişinin bu yönünü daha da geliştirmesini sağlar.
  • Alt Beyin ve Üst Beyin arasındaki korelasyonu arttırır.
  • Satranç oyuncularına yapılan otopsilerde, beynin giruslarının arttığı belirgin bir şekilde görülmüştür.
  • Nöronal ileti hızını belirgin derecede artırır.
  • Reflekslerin gelişmesini sağlar.
  • Cesaret aşılar.
  • Zamanı kullanmayı öğretir.
  • Tasarrufu öğretir.
  • Yeri geldiğinde yeterinden fazla bonkör olmayı öğretir.
  • Kazanmak için bazı kayıpların gerekli olduğunu kavramayı sağlar.
  • Merkezi düşünce yapısını aşılar.
  • Kütlesel hareketin avantajlarını öğretir, tek başına bir birey yerine bir topluluğun daha önemli olduğu kavramını aşılar, toplum için yaşamayı ve bunun önemini algılar.
  • Kazanmak için tek bir yolun olmadığını öğretir, kazanca giden yolları bulmayı öğretir.
  • Görsel zekayı geliştirir, görsel hafızayı kamçılar.
  • Özgüveni artırır.
  • Bireyin kendisini daha iyi tanımasına olanak sağlar, bu sayede bireyin daha başarılı olabileceği yetenekleri gün ışığına çıkarmasını sağlar, özgüveni sayesinde kendi hakkında doğru kararlar verir.
  • Tüm dikkatini bir yerde toplamayı öğretir, kişi uzun süre satranç oynamışsa eğer dikkati toplama bir alışkanlık haline gelmiştir.
  • Satranç oyuncusunun derslere karşı ilgisi artar, ders konularını daha iyi anlar ve kavrar. Bilimsel düşünme yeteneğinin temelleri satranç oyununda vardır. Hipotez kurmayı satranç oyunundaki kurguları ile geliştirir, araştırma yapmayı aşılar ve yaptığı araştırmaların sonuçlarını değerlendirmeyi öğretir.
  • Satranç bir öğrenme aracıdır.
  • Öğrenme yeteneğini artırır, öğrenmek istediği konuyu araştırmayı öğretir, konuları ezberlemek yerine temel mantığı bulmayı öğretir.
  • Kişileri düşünen, araştıran, yargılayan varlıklar haline getirir ve yaratıcılıklarında özgür bırakan bir ortam hazırlar.
  • Plan yapma, muhakeme gücünü artırır aynı zamanda bunların ne kadar önemli olduğunun kavranmasını sağlar.
  • Sabırlı olmayı öğretir.
  • Sistemli ve disiplinli çalışmayı öğretir, Bu sayede başarı keyfini yaşatır, olumsuzluklar karşısında daha dirençli bir kişilik sağlar. Başarısızlıkları başarıya dönüştürmenin formüllerini bulmayı öğretir.
  • Mücadeleci bir ruh kazandırır. Olaylar karşısında daha dirayetli olmayı sağlatır.
  • Başarısızlıklar karşısında yılmamayı, başarı için daha da çok çalışmanın gerekli olduğunu öğretir.
  • Her başarı yeni bir başarının işaretçisidir. Satranç oyuncusu oyunlarında kazanma duygusunun verdiği haz gibi hayatta da başarının tadını alan bir kişinin davrandığı gibi daha yeni başarılara imza atma isteğini kamçılar.
  • Hayal gücünü artırır, Hep yeni hedefler aramayı aşılar, bu yeni hedefleri başarıya dönüştürmek için çabayı ve motivasyonu artırır.
  • Kendini daha iyi tanımayı öğretir, Eksikliklerini tespit eder ve bu eksiklikleri tamamlama düşüncesini ve bunun  için uğraşı artırır.
  • Toplum içinde yaşamak için gerekli ve uyulması gereken temel kuralları hızlı kavramayı ve bu kurallarla birlikte yaşamayı benimsetir, Oyun içinde Kurallara uymayı, dostça oynamayı, kaybetmeyi kabullenmeyi, kazananı kutlamayı öğretir.
  • Yeni dostluklar kurmayı sağlar, öyle ki bu dostluklar birçok sosyal davranışla elde edilen dostluklardan daha sağlam temeller içerir, Sosyal bir kimlik sağlar bu sayede  sosyal yaşamının zenginleşmesine yardımcı olur.
  • Ödül ve ceza kavramını pekiştirir. Oyun sırasında yapılan doğru hamlelerin ona büyük ödüller getireceğini bilir, yapılan kötü hamlenin ise ona pahalıya mal olacağını bilir, Toplumda da davranışların benzer şekilde ödül ve cezalarla karşılandığını bilir ve buna çok kolay adapte olur.
  • Pratik yapmanın önemini kavratır.
  • Satranç tam olarak kullanıldığında iyi bir düşünme sistemi üretir.
  • Rekabet duygusunu geliştirir. Rekabet ilgiyi arttırır, zihinsel dikkati yükseltir, yüksek seviyelerdeki başarıyı ortaya çıkarır.
  • Oynamak üzerine kurulmuş bir öğrenme ortamı öğrencilerin öğrenmek üzerine olan tutumları üzerinde pozitif etkileri olur.
  • İyi satranç oynamakla, üç boyutlu, sayısal ve  idari yetenekler arasında belirgin bir korelasyon vardır. Bu korelasyonu sağlamak sadece bir iki yeteneğin sonucu değildir, bu çoğunlukla tahta başında elde edilen birçok yetenekle olur. Satranç bireyin, bütün yeteneklerini kullandığı bir oyundur.
  • Satranç Bireyin sayısal ve sözel yetenekleri belirgin düzeyde artırır.
  • Satranç çocukları daha zeki yapar!
  • İlkokul öğrencilerinin yüksek dereceli oyuncuların arasında yer alması halinde, bu çocuklarında yetişkinler kadar karmaşık problemlerin üstesinden gelebileceği sonucuna kolaylıkla varılır.
  • Satranç oynayanların okuma yetenekleri belirgin bir şekilde arttırdığını kesin bir şekilde ortaya koymuştur.
  • Geometrik düşünce yapısını geliştirir.
  • Matematik ve hesap yeteneğini artırır.