Tufan DALGIÇ / BANDIRMA (Balıkesir), ( ) - 

Balıkesir'in Bandırma ilçesinde 29'uncusu düzenlenen "Uluslararası Bandırma Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivali" kapsamında "Spor Uygarlığının Neresindeyiz?" konulu panel Bandırmalılar ile buluştu.
Gazeteci-Yazar Önder Balıkçı moderatörlüğünde gerçekleştirilen panele; Eski MHK Başkanı Mustafa Çulcu, Gazeteci-Yazar Ahmet Çakır, Spor Yazarı Osman Babucci, Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent katıldı.
Panelde konuşan Eski MHK Başkanı Mustafa Çulcu, video hakemlik alanında yaşananları anlattı. Video hakemliğin Dünya Kupası'nda 33 kamera, Süper Lig'de ise 12 kamera ile yapıldığına dikkat çekti. Çulcu, "Hakem deyince futbol, futbol deyince hakem ayrılmaz bir bütündür. Son dönemde keyifle izlediğimiz video hakemliğin Türk futbolunda yer aldığı dönemde şunu yazdım. Bu sistemin birinci önceliğine saygıyı koymalıyız. O saygıyı bekleyen grubu da birikimli insanlardan oluşturmamız gerekir. Dünya kupasında hakemler tartışılmadı çünkü burası bir şölendi. Türkiye'de yeterince saygıyı göstermiyoruz. Teknoloji de bizde yetersiz kaldı. Dünya kupasında 33 açı varken bizde sadece 12 kamera açısına yükseltildi. Hakemlere gelirsek; kıtaların en iyi hakemleri oraya gönderildi hatta maç verilmeyen hakemler bile oldu. Türkiye'de maalesef başarıya ödül başarısızlığa ceza bir kaç yıldır uygulanmıyor. Nasıl futbolcu başarısız olduğunda yedek kulübesine çekiliyorsa hakem de çekilecek. En önemli unsur; biz video hakemlik sistemine saygı duyuyor muyuz? Futbol Federasyonu'nu bir kenara koyalım, alkışlıyoruz. 2 milyon Euro harcayarak mükemmel bir hakem odası kurdu. Futbolun içine bu teknoloji girdi ve çıkmayacak, adalet ve eşitlik için önemli bir yol kat etmekte. Futbolun natürelliğini bozuyor diye bir hisse kapılıyorum. Şimdi santimlerle ofsaytı tespit ediyoruz, bu doğallığı bozuyor. Hatalar da, tartışmalar da bitmeyecek ama skandallar bitecek. Video başında bulunan hakemin cesur ve adaletli olması lazım. İnşallah başaracaklar diye umut ediyorum ama son söz saygı. Video hakemlik henüz bizde bir bebek" dedi.
MHK Başkanı Yusuf Namoğlu'nu başarısız bulduğunu aktaran Çulcu, "Her futbolcu babadan muhteşem hakem doğmaz. Arkadaki gençler 'Bana neden böyle yapmıyorlar?' diyor. Futbol hakemliği, oyunculuk bir yetenektir. Biz yeteneklere şans veriyoruz muyuz onu konuşacağız. Ahbap-çavuş ilişkilerinden kurtulmamız lazım. Dünya kupasında 2 yıl eğitim olan hakemler videonun başına oturtuldu" şeklinde konuştu.
"SPOR FUTBOLDAN İBARET GÖRÜLÜYOR"
Gazeteci-Yazar Ahmet Çakır, Türkiye'nin bir spor politikası olmadığını ileri sürerek sporun futboldan ibaret görüldüğünün altını çizdi. Çakır, 2024 Avrupa Şampiyonası'nın Türkiye'de yapılabileceğini ve bunu Türkiye'nin alması gerektiğini vurguladı. Çakır, bu alanda yapılan propaganda çalışmalarının ise ülke içinden çok dışarı yapılması gerektiğini aktardı. Çakır, "Video hakemliği ilk isteyen Nejat Uygur'du. Her maçın ardından bana 'Neden teknoloji kullanılmıyor?' derdi. Ben de 'futboldaki hataları futbolun vazgeçilmezi' derdim. Bu istediği de hayata geçmiş oldu. Biz spor uygarlığının hiçbir yerinde değiliz. Bizde spor kazanman gereken tek şey kazanman gereken bir şeydir. 'Vur, kır, parçala bu maçı kazan' dünyada duyduğum en aptalca laflardan biri. Bir defa alacağın cezalar bu maçı kaybetmene, saha kapatmalarına neden olabilir. Ama bu slogan milyonlarca insan tarafından söyleniyor. Biz dünya spor uygarlığının çok dışındayız ve bu çok kötü bir durum. Türkiye'de lisanslı futbolcu sayısı uydurma rakamlarla 4-5 milyon olarak gösteriyor. Bu rakama ölen insanları da katıyorlar. Almanya'nın 24 milyon lisanslı sporcusu var. Türkiye'nin sporda yukarılara çıkması için seferberlik gerekiyor" açıklamasında bulundu.
LEVENT: "SPORA AKADEMİK UNSURU EKLEYEMİYORUZ"
Spor Yazarı Osman Babucci, sporun dünyada büyük bir endüstri olduğuna dikkat çekti. Avrupa şampiyonasının bir biçimde Türkiye'de yapılası gerektiğini belirten Babucci, "Dünya'da 1-1,5 trilyon Dolar civarı bir para spor yatırımlarını kapsıyor. Türkiye'nin bir yılda ürettiği paraya dünya bir yılda spor yatırımına kullanıyor. Şampiyonaların düzenlenmesini almalıyız ki bu bize spor yatırımı olarak dönsün. Forma satışları belki bu endüstrinin 10 binde 1'i. 2024 Avrupa Şampiyonası Türkiye'ye alınmalı. Katar bu işi nasıl aldı? Bir şekilde aldı; biz de bir şekilde almak istiyoruz" dedi.
Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdür Sefer Levent, spor konusuna ekonomik penceresinden bakarak, Türkiye'nin sporcu ithal etmek yerine sporcu yetiştirmesi gerektiğini vurgulayan Levent, şöyle konuştu;
"Bizde spor karşıtlığı da var. Daha küçük yaşlardan beri 'evladım koşma' diye bir ses duyuyoruz. Büyünce de 'Evladım topçu mu olacaksın?' Spor salonuna para verip gitmeme rekoru da bizdedir. Haftada 1-2 saatlik beden eğitimi dersi ile bizde spor eğitimi başlıyor. Bu işin temeli bir ülkenin bakış açısı olması gerekiyor. Spora akademik unsuru ekleyemiyoruz. Avrupa bunu bir endüstri ve yaşam felsefesi olarak görüyor. Avrupa Şampiyonası acayip maliyetli bir iş. O tesislerin yapılması ve ardından da boş kalmasının ülke ekonomisine büyük zararı var. Böyle giderse Türkiye'nin en büyük ithalat kalemi işçi olacak, biz mavi yakalı yetiştiremiyoruz. Sporda da aynı durum söz konusu. Biz sporcu yetiştiremiyoruz. Bizim önce küçük yaşlardan sporu sevdirmemiz gerekiyor. Yeter ki biz spora bir felsefe olarak bakalım."

(FOTOĞRAFLI)