Van Ticaret ve Sanayi Odası üyesi olan ve turizm sektöründe faaliyet gösteren otel işletmecileri bir araya gelerek yaşadıkları sorunları tartıştılar.

Otel işletmecileri, yaptıkları toplantının ardından ortak bir bildiri yayınladılar. Bildiride, “Bilindiği gibi ülkemiz olağan üstü bir süreçten geçmektedir. Bu süreçte Van esnafı ve özelliklede Van’daki otel işletmeleri olarak ciddi sıkıntılar yaşamaktayız. Bugüne kadar birçok yerde sesimizi duyurarak yaşadığımız sıkıntıları kamuoyu ve ilgili kamu kurumlarıyla paylaştık. Ne yazık ki özellikle sorumluluk sahibi kamu kurumlarından beklediğimiz duyarlılığı göremedik” denildi.

Ülkemize yönelik saldırılar nedeniyle 2016 yılının turizm anlamında ölü bir sezon olarak geride bırakıldığı ifade edilen bildiride, “Ne yazık ki aynı durum 2017’nin ilk ayı olmasına rağmen devam etmektedir. Van için hayati öneme sahip olan İranlı turistler gerek İran hükümetinin siyasi tutumu ve gerekse de oluşan can güvenliği kaygısı nedeniyle ilimize gelişleri sınırlı bir düzeyde seyretmektedir. Yerli turistler ise ilimiz için maalesef yok denecek kadar az olduğundan otelciler olarak ciddi bir ekonomik darboğaz yaşamaktayız. Tüm bu sıkıntıların yanı sıra, bir de bürokrasiye dayalı başıboşluk sıkıntılarımıza sıkıntı katmaktadır. Örneğin bir yıldır ilimizde faaliyet yürüten 45 otel işletmecisi olarak başta Van Valiliği, Van İl Emniyet Müdürlüğü, Van Defterdarlığı, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesine defalarca vermiş olduğumuz dilekçelerimize neredeyse doğru düzgün bir cevap alamadık. Halbuki çok şey istemiyorduk. Tek isteğimiz kurumların asli görevlerini yerine getirmeleri. Bunun sonucunda ilimizde mantar gibi çoğalan ve hiçbir denetim ile kaydı olmayan konaklama tesislerinin kayıt altına alınmasıydı. Fakat bir yılı aşkın bir süredir bu talebimiz olmasına rağmen bu tesislere yönelik hiçbir cezai müeyyide ve kayıt altına alma işlemi yapılmamıştır” ifadelerine yer verildi.

Şu an Van’da kayıt altına alınmamış oteller, moteller, rezidanslar, özel evler ve hostellerin başını alıp gittiğine değinilen bildiride, “Kimse buna dur demiyor. Bu yanlış gidişata dur demek için tüm bu kayıtsız konaklama tesislerini adresleri ile birlikte sorumlu kurumlara bildirdik. Fakat tüm ısrarlarımıza rağmen sağlıklı bir sonuç elde edemedik. Ülkemizde yaşanan bunca can sıkıcı olaylar varken, 2017 yılına da patlama ile uyandık. İstanbul’daki Reina saldırısını yapan kişinin kayıtsız konaklama yerlerinde kaldığı tespit edildiği göz önünde bulundurulsa, bu kaygılarımızın ne kadar yerinde olduğu görülecektir. Dolayısı ile buradan bir daha sorumlu kurumları göreve çağırıyor ve ilimizde benzer bir sorunun yaşanmaması için bu tür kayıt dışı konaklama yerlerinin ya kapatılması ya da yasalar gereği resmi işlemlerinin yapılarak kayıt altına alınmasını talep ediyoruz. Eğer ruhsat alarak ve tüm vergilerimizi zamanında vererek turizm faaliyetlerini layıkıyla yürütmemiz suç ise bu tarafımıza bildirilsin ve bizde hiçbir resmi kaydı ve sorumluluğu olmayan diğer kaçak işletmeler gibi faaliyet yürütelim. Eğer resmi işlemleri ile doğru faaliyet yürüten biz resmi otel işletmeleriysek o zaman neden bu kaçak konaklama tesislerine göz yumuluyor? İlgili kurumlardan bu konuda sonuç alıcı açıklama ve bununla birlikte görevlerini yerine getirmelerini bekliyoruz” denildi.