İnsan, kendi yaratılışına ve İslam dinine uygun; düşünce, fikir, eylem sahibi olursa, iki dünyada huzurlu, mutlu, kolay, ferahlık içinde harika, harikulade, şahane, iyi, güzel bir hayat sürer. Vahyi, sünneti, ilmi, bilimi, sanatı, mesleği, yaşantısının öznesi yaparsa, sorumluluklarını yerine getirirse; iki dünya huzur ve mutluluğunu yaşar.

“Vahiy, insan yaratılışına uygun İlahi bir mesajdır.”İslam ve ilim, insanı; hasletlerine, yeteneklerine, becerilerine, potansiyeline göre geliştirir. İslam dini; bireyi, aileyi, toplumu, devleti, dünya ve ahreti esas alır. En güzel şekilde inşa eder. İnsanı yaratılış hedeflerine, kendine, yaratılış gayesine, yaşam amaçlarına göre yetiştirir. Her insanı kendi nitelik ve özelliklerine göre değerlendirir. Her insana farklı yöntemler uygulayarak; dini, ilmi, bilimsel, kültürel, sosyal, sanatsal, teknik, teknolojik, fikirsel, düşünsel, ekonomik, psikolojik ve çağa uygun bir yetiştirme yapar. “Her çağın insanına hitap eder. Kıyamete kadar en ala, harika, harikulade insan yetiştirir.”

                İslam ve ilim sahibi olan; bilgili, bilgin, bilge olgun insan, her türlü cahillikten, cahiliyeden, kötülükten,  sapıklıktan uzak kalır. İlim ve İslam ile hidayete (doğru yol,) sırat-ı müstakime (dosdoğru yol,) itidale(orta, uygun yol,) mutedil(orta yol,) yolda yaşar. Hakka hakikate yönelir. Sapıklarla, sapıtmışlarla, zalimlerle, kâfirlerle, müşriklerle, münafıklarla iş tutmaz. Onlara destek olmaz. Dosdoğru, dürüst, adil olur ve adaletle iş, görev yapar. Başkalarının hak hukukunu gözetir ve korur. Yalan, dedikodu, aldatmak, gevezelik, zevzeklik yapmaz. Fitne, bozukluk, bozgunculuk, anarşi, şiddet, terör içinde olmaz. Hiçbir yalan, hile, yanlışlık, eziyet, ahlaksızlık, edepsizlik, cimrilik, zalimlik, zulüm içinde olmaz. Eli ile dili ile kalemi ile eylemleri ile hiçbir varlığa haksızlık yapmaz. “Adaletli olmak farzdır. Zulüm yapmak haramdır.” “Adalet; izzeti, saygınlığı getirir. Zulüm; illeti, zilleti, alçaklığı, hainliği, kalleşliği, kahpeliği, adiliği getirir!” Müslüman, Allah’ın ve peygamberinin irade, söz ve emriyle yaşar. Peygamberimizi örnek alarak; dini, sosyal, kültürel hayatı yaşar.

                “Sadece İslam’ın 5 farzı denen ibadetleri yapmakla mümin; olgun, dini bütün Müslüman olmaz.” “İslam’ı İlimleri bilmeli. İlmihal, hadis, sünnet, temel İslam’ı bilgiler, tefsir, akait, siyer, tasavvuf bilmeli.” Kur’ân, sünnet bilmeli. Ef’âl-i mükellef( ahkâm-ı şer’iyye)  denilen; “Farz, Vacip, Sünnet, Müstehab, Mubah, Haram, Mekruh, Müfside; fıkıh ilmine uyarak yaşamalı.” Şüphelilerden de sakınmalı. Böylece “takva,” “ vara” bir Müslüman olunur, bunu da bilmeli. Bu hükümler bilinmeden, neyin yapılması ve yapılmaması gerektiği bilinemez. “Bunlar İslam dininin hükümleridir. Akıllı ve buluğ çağına ermiş, her birey bu hükümleri yerine getirmekle sorumlu, görevli, ödevli, yükümlüdür.” Akıl, doğruyu anlayıcı bir kuvvettir. Akıllı kimse, hak ve batıl arasındaki farkı anlar. Buluğ çağına eren kişi aklını kullanmasını becerir. Fayda ile zararın farkını fark eder. Sorumluluk bilinci taşır. “Tabii ki, isterse taşır. İstemese hakkı hakikati kabul etmez!  İnsan bu seçmede, tercihte özgürdür, serbesttir. Yaptıklarından da sorumludur.”

                Allah cc. Yarattığı insana akıl, zekâ, yetenek, beceri geliştirme, potansiyeli artırarak değerlendirme yetisi verdi. “ İnsanı en güzel ve onurlu olabilecek şekilde yarattı.” “Yinede şaşırmasın, yanılmasın, yanlış yapmasın, diye; acıyarak, peygamberlere İlahi vahiy indirdi. İnsan, indirilen İlahi kitaplara, sayfalara, emirlere, peygamberlere uyduğu sürece şaşırmaz, sapıtmaz.” Bugün pek çok hidayete ermiş İslam âlimleri, insanlara İslam dinini genişçe açıklamış, anlatmış, öğretmiş, eğitmiş, eğitmektedir. Bundan mezhepler doğmuştur. Doğru mezhepleri taklit ederek, hakka hakikate ulaşmamız çok kolaydır. Ama bugün hidayete eren İlahiyat bilginleri kadar sapıtmışları da vardır. Bunlara karşı çok bilgili, bilinçli, dikkatli olmalı.

                İki âlemde cenneti yaşamak için İslam dinini peygamberimiz gibi ilim, din ve akılla dosdoğru yaşamalı. İhmalkâr, vurdumduymaz, ciddiyetsiz, bilgisiz, bilinçsiz, sorumsuz, yanlış davranmamalı. “Gidip de; şaşırıp, sapıtmış; hain, kahpe, katil, kalleş, alçak,  yanlış, sapık kişilere, gruplara asla uymamalı.” Öze, söze, davranış ve eylemlere, işin arka planına bakmalı. Onlarca düşünce şeklinden tümünü kullanıp, tefekkür etmeli. Olup biten tüm olaylardan ders çıkarıp, ibret almalı. “Siyonizm’in, kapitalizmin, faşizmin, Nazizm’in, liberalizmin, komünizmin, sapık ideoloji ve bozuk felsefi görüşlerin, farklı habislerin eline düşmemeli!”

                Mümin olsun veya olmasın, hiç kimseye eziyet etmemeli. Hiçbir varlığı incitmemeli. Güler yüzle, tatlı dille, güzel davranışla hareket etmeli. Harama, günaha girmemeli. Nefse uymamalı. Şeytanın ve şeytanlaşmışların işbirlikçisi olmamalı. İslam dininin ve ilmin gerçeklerinin uygulayıcısı, gerçekleştiricisi olmalı. “İslam ilimlerini bilip, yaşam tarzı yapmalı.” Yeterli İslam ilmine, bilime  sahip olmalı. “Yüksek düzeyde çağın bilgi, beceri, sanat, kültür, mesleğine sahip olmalı.” Ümmet olarak birlik beraberlik içinde güçlü olmalı. “Cemaat, tarikat, mezhep, hizip, fırka, grup, ırkçılık, bölgecilik, çıkarcılık,  fanatiklik, radikallik, militanlık, holiganlık içine düşüp; İslam dininin bütünlüğüne zarar vermemeli. “İlim ile İslam ile irfan ile yaşamalı. Fazilet değerlerini yaşam biçimi yapmalı.” “ İslam, insan, insanlık, insaniyet düşmanlarına dost olmamalı.” Zira onlar dost olmaz. Onlar insanlık düşmanıdır. Hak hakikat düşmanıdır.

                Önce “tevhit” akidesini dosdoğru öğrenmeli. Açık ve gizli şirk nedir, bilmeli. İman ve İslam şartlarını tam anlamı ile öğrenip, yaşamalı. Dünya ve ahiret hayatı hakkında geniş bilgiye sahip olmalı. “İslam’da ibadet ve çeşitleri, zikir, dua, tövbe, ilim öğrenme, İslam ilimlerini öğrenme gerçekleştirmeli. İslam ahlakını öğrenip, bu ahlak ile yaşamalı.” Şükretmeli, hamt etmeli. Nankör olmamalı. Cimri olmamalı. Küfürbaz, sövgücü asla olmamalı. “Sabırla, zorluğa dayanarak, hayır yaparak; iyiliği emretmeli. Kötülüklerden men etmeli.” Hiç kimsenin kalbini incitmemeli, kırmamalı. Muhtaçlara yardım etmeli. Ezilenin yanında olmalı. Cömert olmalı. Tutumlu olmalı. Kanaatkâr olmalı. Kul hakkına saygılı olmalı. Hak, hukuk uygulamada insanlar, evlatlar, kardeşler arasında ayrım yapmamalı. Merhametli, şefkatli, müşfik, acıyan olmalı. Dosdoğru, adil, dürüst, hak- hukukla davranan olmalı. Hak, hukuk, adalet, hakkaniyet, güzel ahlak, edep, hayâ ile yaşamalı. Zararlı madde kullanıcı ve bağımlısı asla olmamalı. Kumar, şans oyunu oynamamalı. “İslam dininde haram, günah, mekruh, şüpheli olan her şeyden sakınmalı.”

                Âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’ımızın yasakladığı her şeyden uzak durmalı. Faizcilik, tefecilik, stokçuluk, karaborsacılık, sahtecilik, hile, sahtekârlık, düzenbazlık asla yapmamalı. “Kâfir, müşrik, münafık, zalim alameti içinde katiyen olmamalı.” İhlâs ve samimiyetle dini peygamberimizin yaşadığı gibi  yaşamalı. Salih- güzel amel işlemeli.  Her türlü zina ve çirkinlikten uzak durmalı. “Anarşi, şiddet, terör, saldırganlık, eşkıyalık, terör içinde olmamalı, olanlara destek olmamalı.” Kibirli- gururlu olmamalı. Onurlu- şerefli, alçak gönüllü, ağırbaşlı olmalı. Birbirine kötü lakap takmamalı. Gıybet – dedikodu etmemeli. Söz taşımamalı. Gizli hal araştırmamalı. Hayâsızlık, kötülük, fenalık, azgınlık içine düşmemeli. “Özel ve kamu malına asla, katiyen, kesinlikle zarar vermemeli.” Hırsızlık, vurgunculuk, soygunculuk, çalma, gasp gibi İslam’ın yasakladığı pis işlerin içinde olmamalı. Helal işte çalışarak, helal kazanmalı, helalinden harcamalı. Asla israf ve aşırılık- gerilik içine düşmemeli. Yalancı olmamalı. Yalan tanıklık yapmamalı. İyi insan= iyi bir mümin= güzel ve hak bir Müslüman olmalı. Besmelesiz işe başlamamalı. İnşallah demeden, yapacağım, dememeli. Cennet ve cehennem, kıyamet hakkında yeterli bilgi edinmeli.

                Allah’ın emrettiği gibi dosdoğru olmalı. Aklı dosdoğru bilgi ile doğru kullanmalı. Her yaptığımızdan, Allah’ın haberi olduğu asla unutulmamalı. “Peygamberlerin ve hidayete ermiş âlimlerin öğütleri öğrenilip, yaşamımıza ışık tutmalı.” Ölüm gelinceye kadar Rabbin olan Allah’a ibadet etmeli. Yaratılmışlara iyilik yapmalı. Allah’ın insanı yaratma amacını öğrenmeli ve ona göre yaşamaya gayret etmeli. Kur’ân okumasını bilemiyorsanız, öğreniniz. Mealini mutlaka yılda en az bir defa okuyunuz. Hadis, sünnet, siyer, akait, ilmihal, temel dini bilgiler mutlaka okuyunuz. İlim, bilim tahsil ediniz. “Vatanımızı, milletimizi, ümmeti, insanlığı, varlığı, bayrağı, devletimizi, dinimizi, imanımızı çok seviniz. Asla hainlik yapmayınız. Hainlik yapandan; değil mümin Müslüman olması, insan bile olmaz!”

                Merhamet, şefkat, müşfiklik, doğruluk, dürüstlük, sadakat, cömertlik, sabretmek, sır tutmak, şükretmek, hamt etmek içinde bir hayat sürünüz. “Aciz, zayıf, fakir bir kul olduğunuzu unutmayınız. Büyüklük taslamayınız.” Allah’ın yarattığı her şey bizlere emanettir. “Emanete hainlik yapmayınız. Vatan, millet, devlet, bayrak bizlere emanettir.”  Bağımsızlık, özgürlük, din- iman sevdası, aşkı içinde onurlu şekilde güzelce yaşayınız. İnsanlarla dargın- küs durmayınız. Akraba, komşularla iyi geçininiz. Ölçü, tartı, alışverişte dürüst olunuz. “İslam dinini peygamberimiz gibi uygulayınız, gerçekleştiriniz.” Sevgi, şefkat, merhametli olunuz. Gönül insanı olunuz. Bütün güzellikler İslam değeridir. Yaşam tarzı ediniz. Zikrediniz, şükrediniz, dua, tövbe, sabır, infak, merhamet, ihsan, ihlâs, Salih amel, iyilik ediniz. Her türlü kötülüğü men ediniz. İnşallah- Allah izin verirse- ederse; demeden, söz vermeyiniz.

Akıllı, ilimli, din- imanlı, ölçülü, dengeli bir hayat tarzı oluşturup, geliştiriniz. Bu hayat tarzı içinde huzurlu, mutlu, rahat, refah içinde ferah olunuz. Bu da ancak güzel bir İslam’ı hayat ile tesis edilir. Bunu da unutmamak gerekir. İslam’ı hayat, iki âlemi huzurlu mutlu eder, unutmayınız.