Diyarbakır Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde görevli sağlık çalışanları, Samsun’da, uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen doktor için, Sağlık Bakanlığı’nın aldığı kararla 15 dakikalık iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.
Samsun’da 29 Mayıs’ta uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Op. Dr. Kamil Furtun için, Sağlık Bakanlığı tarafından 15 dakikalık iş bırakma eylemi gerçekleştirildi. Diyarbakır Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde düzenlenen iş bırakma eylemine sağlık çalışanları katıldı.
Burada basın açıklamasını okuyan Çocuk Hastalıkları Hastanesi Yöneticisi Uzm. Dr. Serhat Samancı, Türkiye’nin güçlü yarınları daha sağlıklı bir toplum temelinde ulaşabilmesi adına, hekiminden ebe ve hemşiresine, eczacısından, teknisyenine ve memuruna yaklaşık 700 bin kişilik çalışanıyla insanların sağlığı için emek içeren büyük bir ailenin mensupları olduklarını söyledi. Uzm. Dr. Samancı, “Sunduğumuz hizmeti hakkaniyeti, niteliği ve her şeyden önce sürdürülebilirliği için bu açıklamayı temsil ettiğimiz sağlık camiası adına yapıyoruz. 2012 yılında değerli meslektaşlarımız kalp ve damar cerrahisi uzman Op. Dr. Ersin Arslan’ın ve 29 Mayıs 2015 Cuma günü manidar bir şekilde gündem oluşturan değerli meslektaşımız göğüs cerrahisi uzmanı Op. Dr. Kamil Furtun’un görevi başında vahşice katledilmesiyle farklı bir boyut kazanan saldırılardan sağlık ve şiddet kelimelerinin sıkça yan yana anılıyor olmasından evlatlarınız olarak derin bir endişe ve üzüntü duymaktayız” dedi.
İnsanlara geçmiş yıllarla mukayese edilmeyecek nitelikte, gelişen tıp teknolojilerinin en iyi ürünleriyle donatılmış sağlık tesislerinde hizmet verdiklerini hatırlatan Uzm. Dr. Samancı, “Ülkemizi sağlık alanında çağ atlatan ve dünyada zirve yarışına taşıyan bu büyük başarı, sizlerin desteği olmadan hizmet sunumunda tek başına yeterli olamayacaktır. Şifa sunan ellerin sahipleri, her gün yastığa başını koyarken sağlığınız için aldığı kararları şöyle bir gözden geçirip, vicdanını rahatlatmadan gözlerini kapayamıyor. Ne var ki üst üste yaşanan olaylar sizlerin evlatları olan sağlık çalışanlarımızın moral ve motivasyonunu neredeyse tükenme noktasına getirmiş durumdadır. Mesleğimizi icra ederken kin, nefret ve şiddetin diliyle karşımıza çıkanlara en büyük dersi ancak ve ancak hep birlikte verebiliriz. Unutmayalım ki, insan hayatını hiçe sayacak kadar vahşileşen bu çirkin durumun sadece yasal düzenlemelerle sıfır noktasına getirilmesi beklenemez. Bu nedenledir ki, şifa veren eller sizlerden kendilerini anlayan yürekler istiyor ve hastanemizden yükselen ses kulak vermeye çağırıyor. Şiddeti ve vahşeti reva gören canavarlar kadar yaşanan şiddet olayları üzerinden hesap yapıp, insani duyguları istismar edenlere karşı da tüm halkımızı ve sağlık çalışanlarımızı dikkatli olmaya çağırıyoruz” diye konuştu.