Konya Ticaret Odası (KTO) 66. Sigortacılık Meslek Komitesi, “Sigorta Haftası” dolayısıyla ve sektördeki son gelişmeleri değerlendirmek üzere bir basın toplantısı gerçekleştirdi.
KTO’da gerçekleştirilen toplantıda sektörde faaliyet gösteren sigortacıların haftasını kutlayan KTO 66. Meslek Komitesi Başkanı Rafet Bircan, Mayıs ayının son haftasının Sigortacılık Haftası olarak kutlandığını ifade ederek, bu hafta içerisinde sigortacılığın geliştirilmesi ve sigorta bilincinin artırılması konusunda çaba harcadıklarını söyledi.
Bircan yaptığı açıklamaoda, “Mayıs ayının son haftası ülkemizde sigorta haftası olarak kutlanmaktadır. Sigorta haftasının kutlanmasındaki en önemli amaç sigortacılığın geliştirilmesi ve bireyde sigorta bilincinin artırılmasıdır. Bizler de Konya Ticaret Odası 66. Sigortacılık Meslek Komitesi olarak geleceğin sigortalıları olarak gördüğümüz yarınlarımız olan öğrencilerimiz ile özel bir okulumuzda buluşup onlara sigortayı anlatacağız. Sektörümüz tamamen ülkemizin gelişmişliği toplumun refah ve kültür seviyesinin yüksekliğine doğru orantılı bir şekilde gelişme göstermektedir. Sigortacılık son yıllardaki düzenlemeler ile saygın bir meslek olma yolunda hızla ilerlemektedir. Biz acentelerin de en büyük arzu ve çabası sigortacılığın Avrupa ülkelerinde olduğu gibi saygın bir meslek haline gelmesi yönündedir. Esnafın, tüccarın, sanayicinin kısacası bütün iş dünyasının ve bireylerin ülke ekonomisine katkı sağlayan varlıklarını başına gelebilecek felaketleri tek başına üstlenmeleri mümkün değildir. İşte burada çok küçük primler karşılığında onların bu risklerine ortak olmak suretiyle sigorta devreye girmektedir. Biz sigorta acenteleri aynı zamanda birer risk yöneticileriyiz. Unutmayalım ki sigorta kara değil riske ortaktır. O yüzden diyoruz ki ‘sigortanızı yaptırın yarınınızı riske atmayın’. Bütün iş dallarında olduğu gibi sektörümüzde rekabet en üst seviyede olduğundan poliçe bedelleri özellikle zorunlu sigortalarda yıllardır olması gerekenin çok altındadır. Bu yüzden sigortalılarımız poliçe satın alırken ödeyeceği prime bakmak yerine öncelikle bir iş yerinde, yaptırdığı bir inşaatta ve bütün iş dallarında başına gelebilecek riskleri en ince ayrıntısına kadar belirleyip satın aldığı poliçede bu teminatlar var mı yok mu buna bakmalıdır. Burada en önemli görev biz acentelere düşmektedir. Sigortalılara fiyata endeksli en ucuz poliçeyi satmak yerine onların başına gelebilecek riskleri anlatmalı ve bu risklere karşı da hangi teminatları almaları gerektiğini çok iyi izah etmemiz gerekmektedir” dedi.
ZORUNLU TRAFİK SİGORTASI GENEL ŞARTLARINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Toplumda sigorta bilincini artırabilmesi ve bireylerin sigorta havuzuna kazandırılabilmesi için en büyük rolü acentelerin üstlendiğini, 01.06.2015 tarihi ile yürürlüğe girecek olan Zorunlu Trafik Sigortası Genel Şartlarında yapılan değişikliklerle ilgili olarak halkı bilgilendirmek ve iki konu hakkında bilgi vermek istediklerini belirten Bircan, “Birinci değişiklik; Değer Kaybı Konusu. Önceden zorunlu trafik sigorta poliçeleri değer kaybını ödememekte idi. Hasar gören araçta meydana gelen değer kaybı sigorta eksperleri tarafından ayrı bir değer kaybı raporu ile belirlenir ve mağdur tarafa bu rapor doğrultusunda ödeme yapılır. Tabi değer kaybı ödenebilmesi için belli kriterlere bakılır. (Aracın kilometresi, ana iskelet veya şaside önceden hasar olup olmadığı) ve en önemlisi ödenecek değer kaybı tazminatı kaza tarihi itibari ile araç değerinin yüzde 25’ini geçemez. İkinci değişiklik, Eş Değer Parça kullanılması. Önceden sigorta şirketleri zorunlu trafik sigortasında ödedikleri hasarlarda aracın durumuna göre muadil veya yan sanayi parça kullanabiliyorlardı. Şimdi ise, hasar gören parçanın onarımı mümkün değilse eşdeğer parça eşdeğer parça bulunamıyor ise ömrünü tamamlamış araçlardan temin edilecek orijinal parça, o da bulamıyorsa ise orijinal parça ile değiştirilir. Orijinal parça takılmasından dolayı araç değerinde bir kıymet artışı oluyorsa ödenecek hasardan düşülmesi gibi değişiklikler yer alıyor” diye konuştu.