Mardin Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Ali Dündar, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle yayımladığı mesajda küresel ısınmaya dikkat çekti.
Mardin Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Ali Dündar, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı. Küresel ısınmaya dikkat çeken Mardin ZMO Başkanı Mehmet Ali Dündar, her geçen gün biraz daha etkisini arttıran küresel ısınmanın nüfus ve doğaya uyumsuz kalkınma mücadeleleri nedeniyle insanoğlunun geleceğini tehdit edecek hale geldiğini kaydetti. Küresel ısınmanın sıcak bir konu olduğunu anlatan Dündar, “Dünyada hızla artan çevre sorunlarına dikkat çekmek ve çözüm üretmek amacıyla her yıl 5 Haziran’da kutlanan ‘Dünya Çevre Günü’nün bu seneki temel konusu ‘İklim Değişikliği ve Buzulların Erimesi’dir. Dünyamız tüm jeolojik dönemlerinde sayısız defa iklim değişikliklerine uğramıştır. Kimi zaman buzullar dünyamızın bir bölü 4’ünü kaplamış, kimi zamanda hiç buzul görülmemiştir. Doğal nedenlerle milyonlarca yıldır süre gelen bu salınımlar bugün artan nüfus ve doğaya uyumsuz kalkınma mücadeleleri nedeniyle insanoğlunun geleceğini tehdit eder hale gelmiştir. Milyonlarca yıldır devam eden bu iklim salınımlarının önlenemeyeceği kuşkusuzdur. Ancak özellikle 1850’li yıllarda sanayi devrimi ile başlayan ve 1970’lerden sonra giderek hızlanan çarpık kentleşme ve sanayileşme hareketleri, tüm çevreyi etkilediği gibi yerel iklimleri de değiştirmeye başlamıştır. Çarpık kentleşme ile meydana gelen kirlilik ve şehirlerde doğal yüzeylerin yerlerini asfalta, betona, tuğlaya bırakması neticesinde ortaya çıkan “şehirsel ısı adası” kavramı, bu alanlarda iklimleri değiştirmeye başlamıştır. Birer “kara cisim” olan şehir elemanları nedeniyle küresel ısınma şehirlileri daha çok etkiliyor” dedi.
Doğal olmayan bu değişikliklerin yakın gelecekte sadece insanları değil tüm doğal süreçleri de onarılamayacak şekilde etkileyeceğini belirten Dündar, “Bölgeler arası iklim farklılıklarının artması, bir tarafta kuraklık görülürken diğer tarafta sellerin tahribatı, tarımsal ürün kayıpları yanında doğal çeşitliliğin zarar görmesini sağlıyor. Şehirlerine adeta hapis olmuş milyonlarca insanın susuzluk nedeniyle salgın hastalıkların tehdidi altında kalmasına yol açmaktadır. İnsanoğlunun kendi yarattığı bu tahribatın sonuçlarıdır. Buzullar erirken susuzluk yaşıyorsak, üretemediğimiz enerjiyi boşa harcıyorsak artık alışkanlıklarımızı değiştirme zamanı gelmiştir. Atıklarımız azaltalım, geri dönüştürelim ve tekrar kullanalım, alternatif enerji kaynaklarına yatırım yapalım, tasarruf edelim, toplu taşımayı tercih edelim, öğrenelim, eğitelim” ifadelerini kullandı.