Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, İstanbul’da gerçekleştirilen terör saldırısında Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürülmesi ile ilgili olarak, “Adliyelerimizde bundan böyle güvenlik tedbirleri gözden geçirilmeli ve etkinleştirilmelidir, ama sadece avukatlara mı tedbir alınmalıdır?” dedi.<br/>Konu ile ilgili yazılı bir basın açıklaması yapan ve üzüntüsünü dile getire Başkan Şahin, olayın sadece bir savcı değil bütün yargı mensuplarına karşı yapıldığını kaydetti. Olayın ardından Savcı Kiraz’ın başına silah dayanmış haldeki fotoğraflarının yayınlanmasına da tepki gösteren Başkan Şahin, “Her şeyden yargı mensubu avukatlar olarak bu menfur saldırının bizlere karşı yapılmış olduğunu düşünüyor ve bir avukat şehit edilse idi ne tepki göstereceksek hiç ayırt etmeden aynısını ortaya koymayı bir borç biliyoruz. İnsan hayatının en büyük değer olduğu gerçeği göz önüne alındığında olay karşısında sessiz kalmak insanlık ayıbıdır. Ancak bu saldırı karşısında sözde sessiz kalmayan bazı çevrelerin, terör örgütünün amacına hizmet edecek biçimde kamuoyu vicdanını ve şehit olan savcımızın yakınlarını rencide edecek görüntülere yer vermesi, başına silah dayanmış şekilde teröristlerce çekilmiş fotoğrafların sorumsuzca yayınlanması en hafif ve iyimser bakışla bir aymazlık, en vahimi de terörün maksadına hizmet bilerek veya bilmeyerek işbirliği mahiyetindir. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın bir yargı mensubu bir savcı olması ve görevinden dolayı hedef alınması ayrıca hepimizi terör karşısında tekrar düşünmeye yönlendirmelidir. Terörün her türlüsü insanlık suçudur. Lanetlenmesi gereken bir suçtur. Terörü, teröristleri veya uzantılarını meşrulaştıracak her türlü eylem ve davranış; sempatik hale getirecek haber veya sunumlar da dikkatle gözden geçirilmelidir! Medya bu konuda gereken duyarlığı mutlak surette göstermelidir” diye belirtti.<br/>“SİLAHLARIN AVUKAT CÜPPESİ GİYİLEREK ADLİYEYE SOKULDUĞU ŞEKLİNDEKİ AÇIKLAMALAR BİZLERİ ÜZDÜ”<br/>Adliyelerde güvenlik tedbirlerinin bir kez daha gözden geçirilmesi ve etkinleştirilmesi gerektiğini ifade eden Başkan Şahin açıklamalarına şöyle devam etti:<br/>“Bu olayda daha soruşturma bir aşama dahi kat etmeden silahların avukat cüppesi giyilerek adliyeye sokulduğu şeklindeki açıklamalar bizleri üzdüğü gibi bir takım endişelere de sevk etmektedir. Burada problem olayın sebebinin avukatların adliyeye aranmadan girmesine, avukat cübbesine bağlanmasındaki bakış açısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Avukatlar yargı mensubudur. Biz diğer yargı mensupları için ne muamele gösteriliyorsa aynen bize de uygulanmasına karşı değiliz. Ancak yalnızca avukatlara tedbir uygulanması da doğru olmayacaktır. Evet, katılıyoruz adliyelerimizde bundan böyle güvenlik tedbirleri gözden geçirilmeli ve etkinleştirilmelidir. Ama sadece avukatlara mı tedbir alınmalıdır, elbette ki kötü niyetli şahıslar hangi kuruma sızmak isteseler o kurumun kisvesine, kimliğine bürünerek amaçlarına ulaşmak isteyecektir. Ancak adliyelere giriş konusunda avukatlara tanınan hakların aynısı hatta fazlası adliye personeline, hakim ve savcılara da uygulanmaktadır. Unutulmamalıdır ki adliyelerin giriş güvenliğini avukatlar değil İçişleri Bakanlığına bağlı polisler yürütmektedir. Öldürülen iki teröristin de daha önceden sabıkalı ve emniyette kaydı bulunan kişiler olduğu ortaya çıkmıştır. Adliye girişlerine yüz tanıma sistemi kurarak güvenliğin sağlanması düşünülmeliyken kolaycılık yapılarak faturanın avukatlara ve avukat cübbesine kesilmesini doğru bulmuyoruz. Yargı mensupları arasında ayrımcılık veya ayrıcalık yapılmadan her ne tedbir alınacak ve uygulanacaksa destek olmaya hazırız. Bu olaydan dolayı duyduğumuz üzüntüyü kamuoyu ile paylaşıyor, hukuk şehidine Allah’tan rahmet, başta yakınları olmak üzere tüm hukuk camiasına başsağlığı diliyoruz.”