Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, “Eğitimde değil belki ama öğrencilerimizin ve çocuklarımızın aileleriyle yüz yüze etkinlik yapmasında bir engel bulunmuyor. Hem ebeveynler hem de çocuklar teknolojiyi ve aile birlikteliklerini daha kaliteli bir biçimde yaşayabilir” dedi. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar ile Sağlık Bilimleri Fakültesi araştırmacıları, dijital materyallerin bilinçli kullanılması ve pandemi sürecinin daha sağlıklı yaşanması konusunda açıklamalarda bulundu. Rektör Prof. Dr. Ünüvar, “Bu noktada ailelere büyük görev düşüyor. Çocukların dijital dünya ile buluşmasını programlamaları gerekiyor” dedi. Pandemi sürecinde öğrencilerin yüz yüze eğitimden uzak kalmasına iyi tarafından bakıldığında dijital dönüşümün öğrenilmesinde fayda sağlayabileceğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Ünüvar şunları söyledi: “Tabii ki bununla birlikte dijital bağımlılık gibi dijital dönüşümde zararlı olabilecek başlıklar da söz konusu. Elbette çocuklarımıza dijital dünyanın kapılarını tamamen kapatamayız, ancak bu teknoloji ve ekran dünyasını onlar için belirli sürelerde programlayabiliriz. Eğitimin yüz yüze gerçekleşmiyor olması, çocukların aileleriyle yüz yüze etkinlikler yapıp kaliteli ve nitelikli zaman geçirmesine engel değil.” Araştırma alışkanlığı gelişebilir Ailece yapılabilecek etkinlikler konusunda internet ortamında fazlaca yol gösterici kaynak bulunduğunu belirten Ünüvar, “Bunlar tüm aile fertlerince birlikte araştırılabilir. Bu sayede, dijital ortamın sadece oyun değil, bir kaynak, bir sorgulama ve araştırma zemini olduğu ailece fark edilir. Devamında da öğrencilerimiz ve çocuklarımız ailesine dönerek, onlarla zaman geçirmenin kazanımlarını elde eder, günden güne adeta aile bağımlısı olur. Hem ebeveynler hem de çocuklar teknolojiyi ve aile birlikteliklerini daha kaliteli bir biçimde yaşar” ifadelerini kullandı. “4 A” yaklaşımı akılda kalsın Aynı zamanda gençlerin ve çocukların ‘4 A’ yaklaşımı olarak adlandırılan araç, asansör, abur cubur ve akıllı cihazlardan mümkün olduğunca uzak durması gerektiğine dikkat çeken Ünüvar, “Onları daha çok yürümeye, merdiven kullanmaya ve hayatın içinde olmaya teşvik etmeliyiz. Asla ‘araç, asansör, akıllı cihaz kullanmayın’ demiyorum, öyle bir şey mümkün değil. Ancak bunların obezite tehlikesini de körüklediğini bilmemiz lazım. Uzun süre hareketsizlik sadece obeziteye yol açmıyor, göz, parmak, boyun, omurga sorunlarını da beraberinde getiriyor. Anne, babaların mümkün olduğunca 4 A’nın tehlikelerini bilerek, diğer alternatiflere yöneltmesi gerekir” dedi. Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi bünyesinde yapılan araştırmalara göre ise dijital dünya ve dijital oyun bağımlısı olan bir çocuğa müdahale ile bir yetişkine müdahalenin aynı şekilde yapılmaması gerektiği vurgulandı. Araştırmalarda şu öneriler sıralandı: Davranışsal bağımlılıklardan biri olan oyun bağımlılığına müdahale, alkol, uyuşturucu, tütün gibi bağımlılıklarda uygulanan birden fazla müdahaleyi içererek anne, baba, kardeş, arkadaş, öğretmen gibi ergenin çevresindeki bireyleri de kapsayacak şekilde bütüncül olmalı. Öncelikle çocuğun rol-model olarak alacağı yetişkinlerin teknolojik araçlarla olan iletişim ve etkileşimini göz önünde bulundurmalı ve kendi davranışlarına sınırlama getirmeli. Çocukların iki yaşından önce teknolojik araçlarla ve on iki yaşından önce akıllı cep telefonlarıyla iletişime geçmesinin engellenmesi yönünde gereken önlemler alınmalı. Ayrıca araştırma raporunda, çocuğa günlük yaşam ve deneyimleme ortamlarının sağlanması, çocuk ve ergenlerin teknolojik araçları kullanmaları sırasında başta ebeveynler olmak üzere kontrolün yetişkinlerde olması, çocuk ve ergenlere güvenli internet kullanımı konusunda bilgi verilmesi, ebeveyn filtreleme programlarının kullanılması ebeveynlere dijital medya okuryazarlığı eğitim programlarının sunulması çocuklara küçük yaşlardan itibaren dijital medya okuryazarlığı eğitimlerinin verilmesi gibi öneriler de yer aldı.