Kapatılan özel yetkili 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Metin Özçelik tarafından 25 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezasına çarptırılan hükümlü Zennur Durdi, Özçelik’in tutuklanması üzerine yeniden yargılama talebinde bulundu.
Hakim Metin Özçelik tarafından “silahlı örgüt” ve “Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi” gibi suçlardan 25 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan hükümlü Zennur Durdi, yeniden yargılanmak için mahkemeye başvurdu.
Hükümlü Zennur Durdi’nin avukatı Baran Doğan tarafından İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan dilekçede, “Müvekkil Zennur Durdi, mahkemenizin “özel yetkili” olduğu dönemde yargılanarak 25 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Müvekkil hakkında verilen mahkumiyet kararı, belli bir misyonla hareket ettiği alenileşen ve tüm üyeleri başka dairelere dağıtılan Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleşmiştir” denildi.
Dilekçede, 5237 sayılı Ceza Muhakemesi kanununun “Hükme katılmış olan hakimlerden biri, hükümlünün neden olduğu kusur dışında, aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir cezayla mahkumiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmişse hükümlünün lehine olarak yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulabilir” maddesi hatırlatıldı.
“ÖZÇELİK’İN ÖRGÜT ÜYESİ OLDUĞU İDDİA EDİLMEKTEDİR”
Durdi’nin yargılandığı kapatılan Özel Yetkili İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi başkanı olan Metin Özçelik hakkında Bakırköy 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklama kararı verildiği kaydedilen dilekçede, “Mahkeme Başkanı Özçelik’in örgüt üyesi olduğu, emir-talimat çerçevesinde hareket ettiği, sistematik bir şekilde taraflı davrandığı iddia edilmektedir” ifadelerine yer verildi.
“DÖNEMİN MAHKEME SAVCISI CELAL KARA HAKKINDA CİDDİ İDDİALAR VAR”
Geçtiğimiz günlerde HSYK tarafından açığa alınan ve ’Türkiye Cumhuriyet Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek, silahlı örgüt üyesi olmak’’ suçlarından tutuklanan 29’uncu Asliye Ceza Hakimi Özçelik’e değinilen dilekçede, örgüt üyeliği suçunun işlenebilmesi için sadece bir olayda emir-talimat ile hareket etmenin yeterli olmadığı savunuldu. Dilekçede, “Hiyerarşik ilişkinin yanı sıra şüpheli Metin Özçelik’in eylemlerinde süreklilik ve çeşitlilik olması suçun vücut bulması için zorunludur. Şüpheli tutuklandığına göre eylemlerinde süreklilik ve çeşitlilik olduğu kabul edilmektedir. Bu sürekli ve çeşitli eylemleri arasında müvekkili yargılamak da mevcuttur. Dönemin mahkeme savcısı Celal Kara hakkında daha ciddi iddialar ve soruşturmalar mevcuttur” denildi.
“CEZA ALT SINIRI 5 YIL OLMASINA RAĞMEN 10 YIL CEZA VERİLDİ”
Durdi’nin yargılandığı dönemde 19 yaşında olduğu belirtilirken, “Müvekkil bugün ise 24 yaşındadır. Haksız bir şekilde, hakkında hiçbir delil olmadan cezaevinde hükümlü olarak tutulmaktadır. Müvekkil yargılandığı davada silahlı örgüt suçunun ceza alt sınırı 5 yıl olmasına rağmen, gerekçesiz bir şekilde müvekkile tam iki katı kadar 10 yıl ceza verilmiştir. Müvekkilin evinin yakınında boş bir arsada bulunan patlayıcı nitelikteki maddenin müvekkile ait olduğuna dair tanık beyanı, sanık beyanı, belge, belirti ve başkaca teknik delil olmamasına rağmen delilsiz ve gerekçesiz 6 yıl ceza verilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Durdi’nin bu nedenlerle atılı suçlardan yeniden yargılanmasına karar verilmesi, mahkum olduğu cezanın infazının durdurulması ve tahliyesine karar verilmesi talep edildi.