Rehine operasyonunda şehit olan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz için Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda tören düzenlendi. Törene katılan Adalet Bakanı Kenan İpek, saldırıyı lanetleyerek, “Devam eden bir soruşturmanın gerekçe gösterilmesi asla kabul edilemez” dedi.
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda kendisini rehin alan teröristler tarafından vurularak şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz için İstanbul Adliyesi’nde tören düzenlendi. Törene Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başbakanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yüksek yargı mensupları ve çok sayıda hakim ve savcı katıldı.
Törende konuşan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, “Burada sözlerin çok zor olduğu bir anda bu menfur olayı, haince saldırıyı yapanları ve bu konuda tüm kamuoyunun vahşetin nereye vardığını görerek yeniden bir silkinip kendine gelmesini diliyorum. Kıymetli arkadaşımızı mesaisi başında akla gelmez bir menfur saldırıya uğradı ve şehit oldu. Ruhu şad olsun. Ama arkasında binlerce Mehmet Selim olduğunu unutmasın. Biz onun adalet yolundaki mücadelesini en yüksek seviyede yürüteceğiz” diye konuştu.
Adalet Bakanı Kenan İpek, ise saldırıyı lanetleyerek, “Bu saldırıyı sadece meslektaşımıza değil, tüm Türk adalet sistemine yönelmiş bir saldırı olarak görüyoruz Milletimize çevrilmiş silah olarak görüyoruz. Dün öğle saatlerinde sayın savcımız odasına teröristlerce rehin alınmış, tüm çabalara rağmen bırakmaya yanaşmamıştır. Akşam saatlerinde odadan duyulan silah sesleri üzerine polisimiz operasyonu başlatmıştır. Elinde sadece kalemi ve yüreğinde adalet duygusu olan savcımız yaralı hastaneye kaldırılmış, doktorlarımızı tüm çabalarına rağmen vefat etmiştir” şeklinde konuştu.
“DEVAM EDEN SORUŞTURMANIN GEREKÇE GÖSTERİLMESİ KABUL EDİLEMEZ”
Zaman zaman konuşmakta zorlanan Bakan İpek, “Devam eden bir soruşturmanın gerekçe gösterilmesi asla kabul edilemez. Öldürme, zarar verme, yıkma gibi yollar hangi amaç için olursa olsun yanlıştır, alçakçadır. Teröre hiçbir talep gerekçe olamaz. Adalet ile ilgili talepleri dillendirmenin yolu bellidir. Bunun dışındaki yolar hukuk dışıdır. Terörün ahlakı olmaz. Terör mazlum insanlara yönelmiş bir insanlık suçudur. Bunun son örneği dünkü saldırıdır. Psikolojik sorunlar içinde yaşadıkları toplumla bir bağı olmayan bu marjinal sapkınlar, tedaviye muhtaç kesimlerdir. Bu sapkınlar, aziz milletimizle bir bağ kurmayı beceremedikleri için şiddet ve terör yolunu seçmektedir” dedi.
“MİLLETİN GÜVENLİĞİNE BİR SALDIRI VARDIR”
Terör örgütlerinin küresel hainler tarafından beslendiğini söyleyen Bakan İpek, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Ülkemizin huzuruna, milletin güvenliğine bir saldırı vardır. Bu durumda herkes haddini bilecek. 5 bin yıllık devlet geleneği olan Türk milleti 3-5 aşağılık saldırıya göz yumacak değildir. Devletimiz bu alçak tetikçilerin arkasında asıl hainleri bulacak güç ve imkana sahiptir. Bu tetikçilerin ölmüş olması karanlık güçleri rahatlatmasın. Milletimizin göz bebeği yargıya yönelen saldırıdan kim ne amaç taşıyorsa bunu elde edemeyecektir. Kendi kirli hesapları ile yeni fırsatlar kollayacaklar ama bu millet tarih boyunca olduğu gibi bu karanlık alçaklarla mücadeleyi sürdürecektir. Kendi meşrepleri, dar inanç ve kör bakışları ile siyasal rant elde etme heveslisi olanları da milletin vicdanına havale ediyorum”
“TERÖRE KAŞI TEK VÜCUT OLMANIN ZAMANIDIR”
Sağduyu çağrısında bulunan Bakan İpek, “Yargısal süreç gerektirecek beyanlar ve söylemlerle ilgili gereği yapılacaktır. Ancak belli pozisyonda rolleri olanlara da seslenerek onları sağduyulu tavırlara davet ediyorum. Özellikle sosyal medya ve televizyonlarda yapılan yorumlarda özenli olunması önem arz etmektedir. Teröre kaşı tek vücut olmanın zamanıdır. Sağduyulu ve sorumlu davranmanın zamanıdır. Terörün dini milleti mezhebi olmaz. Terör yıkar, yakar ve öldürür. Dünyanın her tarafında terörün karakteri budur. Terör her zaman masumlara yöneldiği içini kalleşliktir. Devlet olarak ne zaman büyük hedefler belirlesek, terör ile içimize kapandık. Türkiye artık içine kapanacak bir ülke değildi. Canlarımız yanacak ama bu millet var olacak, bu albayrak ebediyen göklerde dalgalanacaktır. Yıllarca vatana evlatları şehit oldular. Tarih boyunca bu millete musallat olan ne kadar hain varsa hepsinin defteri dürülmüş, hadleri bildirilmiştir. Bu alçak saldırılar üzerine hesap yapanlar da hesap verecek. Bunu net ve açık ifade ediyorum. Devletin birliğin bozmak isteyen bu alçaklar da olabilir başkaları da. Bu alçakların adalet yönünde en ağır cezayı alacağının unutulmasın. Hangi deliğe, hangi ine, hangi mağaraya çöreklenirseniz çöreklenin, büyük Türk milletinin önünde hesap vereceksiniz. Destekçileri ve azmettirenler adalet önünde hesap vereceksiniz. Mehmet Selim Kiraz kardeşimizin ismi şimdiden yargımız için sembol isimlerden olmuştur” dedi.