Sinem ERYILMAZ / İSTANBUL,() – Aşı reddi rakamları 2011 yılında 183 iken, 2016’da 12 bine, 2017’de ise 23 bine çıktı. Uzmanlar aşı reddi konusunda kırmızı alarm verirken, bu duruma neden olan en büyük etkenin sosyal medyada yer alan yanlış bilgiler olduğunun altı çizildi. Uzmanlar aşı reddi nedeniyle endişeli. Bu durum aşılanmamış çocuklar kadar aşılanmış çocuklarında sağlığını tehdit ediyor. Sosyal medyada aşı reddini onaylar nitelikte yazılar yayınlanırken, ailelerin de konu ile ilgili güvenilir olmayan kaynaklardan bilgi erişimi sağlaması doğru bilinen aşı reddine olan ilgiyi arttırdığını ifade eden İstanbul Kent Üniversitesi Hemşirelik Bölümü Öğretim Görevlisi Gökçe Çiçek, aşı reddini onaylar nitelikte yapılan yayınların hata olduğunun farkına varılarak bazı çalışmaların geri çekilmeye başlandığını bildirdi. Çağımızda internet ile bilgiye erişimin kolay olduğunu ifade eden Öğretim Görevlisi Gökçe Çiçek, ancak kaynağı güvenilir olmayan bilgiye ulaşımının da tehlikeli sonuçlar doğuracağının altını çizerek, "İnternet yanlış bilginin sosyal medyada doğru bilgi gibi dolaşmasına neden oluyor" dedi. ZARAR YOK, BAZI YAN ETKİLER MEVCUT Aşıların zararlı olmadığına fakat bazı yan etkilerinin olabileceğine dikkat çeken Öğretim Görevlisi Çiçek, " Zarar vericilik söz konusu değil. Ateş, döküntü gibi yan etkilerle karşı karşıya kalınabiliyor ancak bağışıklama ile kişi ya ilgili hastalığa hiç yakalanmıyor ya da yakalansa bile ölümle sonuçlanabilecekken hastalığın hafif belirti ve bulgular ile atlatılması sağlanmış oluyor" şeklinde açıklamada bulundu. GRİP ARTIŞINA 'GÖÇ' ETKİSİ Gripte artışın nedenlerini açıklayan Öğr. Gör.Çiçek, "Ülkelerinde aşı takvimi ulusallaşmamış yerlerden aldığımız göçler de bu noktada etkili oluyor. Aşılanmamış çocuklar ülkemize gelerek okullarda, alışveriş merkezlerindeve birçok kamusal alanda bulaşa yol açıyor. Elimine edilmiş hastalıkların tekrar görülebileceğine yönelik tehdit altındayız"diye konuştu. KORKUTUCU SALGIN SENARYOSU Büyük salgınların kapıda olduğunu sözlerine ekleyen Öğr. Gör. Çiçek şunları söyledi: "Aşı reddine devam edilirse büyük salgınlar kapıda gibi görünüyor. İnsanlar okudukları yazıların güvenilir kaynak özelliğini taşıdığından emin olmalı. Sosyal medyada karşılarına çıkan her bilgiye inanmayıp sorgulayıcı yaklaşılmalı. Şu da unutulmamalıdır ki ebeveynlerin aşı reddi kendileri için verdikleri bir karar değil, küresel anlamda hepimizi etkiler nitelikte.Bu konuda ebeveynlerindaha hassas olması gerekiyor." "SAĞLIK ÇALIŞANLARI AŞI REDDİNİN NEDENLERİNİ SORGULAMALI" "2018 yılında yapılan çalışmalarda sosyal medya, bilgilendirme eksikliği, yan etkiler, din, politika, gibi faktörler aşı reddinde etkin rol oynuyor. Ebeveynler aşı takvimine çocukları doğduktan itibaren dahil oluyorlar. İlk sıcak temas ebeveynler ve sağlık çalışanları arasında gerçekleşiyor.Aşı reddinin rakamlarının gerilemesi aşamasında hemşirelere, çocuk doktorlarına ve kadın doğum uzmanlarına büyük yük düşüyor. Bu aşamada sağlık çalışanlarının ebeveynlerin neden aşı reddine gittiğini sorgulaması ve onların itirazlarını dinleyip en doğru bilgiyi ulaştırması konusunda hassasiyet göstermelerini rica ediyoruz" şeklinde bilgilendirmelerde bulundu.