Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Türkiye’nin Rohingya mültecilerine kapılarını açan ülkelerin yanında durmaya devam edeceğini belirterek, “Rohingya Müslümanlarının gönüllülük esası çerçevesinde, güvenli ve insanlık onuruna yakışır bir şekilde Myanmar’daki evlerine dönüşlerini sağlamak istiyoruz. Bu amaçla, uluslararası toplum çabalarına ivme kazandırmalıdır" dedi. Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, ABD ve İngiltere eş sunuculuğunda yapılan ’Rohingya Mültecilerine Yardımların Sürdürülmesi Donörler Konferansı’na video konferans yöntemiyle katıldı. Kıran, Rohingya krizinin çağın en büyük trajedileri arasında yer aldığını ifade etti. Rohingyalı Müslümanların, yardıma ve desteğe büyük ihtiyaç duyduğunu belirten Kıran, “Bu toplantının, müşterek çabalarımızda nereye geldiğimizi anlamamıza yardımcı olmasını temenni ediyorum. Türkiye, en başından bu yana Rohingya Müslümanlarının haklı davasının yanında durmuş ve kuvvetle desteklemiştir. En temel insani ihtiyaçlarından dahi mahrum bırakılan Rohingya Müslümanları, uluslararası toplumun desteğini hak etmektedir. Rohingya Müslümanlarının gönüllülük esası çerçevesinde, güvenli ve insanlık onuruna yakışır bir şekilde Myanmar’daki evlerine dönüşlerini sağlamak istiyoruz. Bu amaçla, uluslararası toplum çabalarına ivme kazandırmalıdır" dedi. “Türk yardım kuruluşları krizin başladığı 2012 yılından bu yana sahada bulunmaktadır” "Türkiye, Rohingya mültecilerine kapılarını açan ülkelerin yanında durmaya devam edecektir” diyen Kıran, 1 milyondan fazla Rohingya mültecisinin yardım ve barınma konusundaki ağır yükünü üstlenen Bangladeş’in her türlü takdiri, teşviki ve desteği hak ettiğini vurguladı. Kıran şu ifadeleri kullandı: “Bu insani trajedi karşısında Rohingyalı Müslümanların yaşamak zorunda bırakıldıkları koşulların iyileştirilmesi kritik önem taşımaktadır. Bunun uluslararası veçhelere sahip bir kriz olduğu açıktır. Dolayısıyla, küresel ölçekte kolektif bir yanıta ihtiyaç duyulmaktadır. Bu minvalde, Türk yardım kuruluşları krizin başladığı 2012 yılından bu yana sahada bulunmaktadır. Sadece Myanmar’da değil, Cox Bazar’daki mülteci kamplarında da görev yapmaktayız.” “Türkiye’nin son sekiz yıldır sağladığı yardımların ve gerçekleştirdiği projelerin toplam meblağı 65 milyon dolara ulaşmıştır” Türkiye’nin ayrım gözetmeksizin, herkese insani ve kalkınma yardım sağladığını belirten Kıran, “Cumhurbaşkanımızın refikaları Emine Erdoğan Hanımefendi, Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’yla birlikte 2017 yılı Eylül ayında Cox Bazar’ı ziyaret etmişlerdir. Ayrım gözetmeksizin, herkese insani ve kalkınma yardımı sağlıyoruz. Türkiye’nin son sekiz yıldır sağladığı yardımların ve gerçekleştirdiği projelerin toplam meblağı 65 milyon dolara ulaşmıştır. Cox Bazar’daki mülteci kampının 9. Sektöründeki tek sahra hastanesi Türkiye tarafından işletilmektedir. Ayrıca, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA), Türk Kızılayı ve Diyanet İşleri Başkanlığımız, Arakan’da ve Bangladeş’te çok sayıda projeyi gerçekleştirmektedir. Bu projeler 8 bin ’den fazla konut, bin 200 geçici barınak, 36 okul ve 5 eğitim merkezin inşasını kapsamaktadır” diye konuştu. Türkiye’nin Rohingya halkına yönelik insani yardım çabalarını sürdürecekleri ifade eden Kıran, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da vurguladıkları üzere, Türkiye ilk günden itibaren olduğu gibi bundan sonra da Rohingya halkına yönelik insani yardım çabalarını sürdürecektir. Nitekim bu sözüne sadık kalan ülkemiz, 2021 yılında yaklaşık değeri 6 milyon dolar olan çok sayıda projeyi üstleneceğini taahhüt etmektedir. Bu konferansa katılan devletlerden ve kuruluşlardan dayanışmalarını sürdürmelerini bekliyoruz. Zira, insanlığın kalanı için bir örnek teşkil etmek istiyorsak, Rohingya halkına yardım amacıyla yürüttüğümüz müşterek çabaların başarısız olmasına izin veremeyiz” dedi.