ANTALYA Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, Belediyeler mal ve hizmet alımlarında, altyapı ihalelerinde, Antalya şirketlerini tercih etmelidir. ATSO Meslek Komiteleri Müşterek Toplantısı, Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve belediye bürokratlarının katılımıyla yapıldı. ATSO meslek komite üyelerinin yoğun katılımıyla gerçekleşen toplantıda, Başkan Böcek ve büyükşehir bürokratları, iş dünyasının sorunlarını ve önerilerini dinledi. Toplantının açılışında konuşan ATSO Başkanı Davut Çetin, “Bildiğiniz gibi dünyanın gelişmiş kentlerinde belediyeler ve ticaret sanayi odaları kentsel konularda birlikte çalışır. Kent turizmi gibi alanlarda belediyelerin ve odaların ortak şirketleri veya vakıfları faaliyet yürütür. Bir kent, kurumlar arasında işbirliği ve ortaklık varsa daha sağlıklı gelişebilir. Bu nedenle bizim de Antalya'da bu yönde adımlar atmamız gerekli. Muhittin Başkan ile artık bu yönde somut adımlar atacağımıza inanıyorum" dedi. Büyükşehir Belediyesi ile ATSO Meslek Komiteleri toplantılarının geçen dönem başlatıldığını ifade eden Başkan Çetin, “Bu toplantılarda bazı konularda karşılıklı yarar sağladık, ilerleme kaydettik. Birçok önemli konuda ise fazla ilerleme sağlayamadık. Oda olarak bazı konuları 20 yıldır söyleyip duruyoruz. Hatta değişmeyen konularda ümitsizliğe düşüyoruz. Oysa bizim görevlerimizde olan kişilerin ümitsiz olma hakkı yoktur. Sektörlerimizi, üyelerimizi temsil sorumluluğunu taşıdığımız sürece uğraşmaya devam etmek zorundayız" diye konuştu. Belediyelerin ve odaların bütçelerinin kısıtlı olduğuna dikkat çeken Başkan Çetin şunları kaydetti; “Antalya'da resmi nüfusumuz 2.5 milyona yakın, ama ikinci konutlarına gelenler ve turizm nüfusuyla Antalya aslında fiilen 4 milyonluk bir il durumundadır. Antalya'da yerli ve yabancı turist 150 milyon civarında geceleme yapıyor. Bunu tüketime vurduğumuzda kendi nüfusumuzun üçte biri kadar da turistlerin tüketimi söz konusudur. Özellikle su tüketimi, atık, ulaşım yükü gibi alanlarda bu daha da fazladır. Dolayısıyla yerel bütçelerde bunun dikkate alınması gerekir. Konaklama vergisi dünyada geceleme üzerinden yüzde 1 veya günlük 1 euro şeklinde turistten alınır. Bizde önce turizm ajansı katkı payı getirildi, şimdi konaklama vergisi Meclis gündeminde. Fakat bu vergilerden asıl payın belediyelere verilmesi gerekirken, bizde tersi oluyor. Bu konuda düşüncelerimizi TOBB Yönetimi ve Turizm Meclisi olarak Büyük Millet Meclisinde Bütçe Plan Komisyonu üyeleriyle de paylaştık. Bu konuda belediye başkanlarımız da müdahil olmalıdır." ANTALYA'NIN SİLUETİNİ KORUYAMADIK Konuşmasında özelleştiri de yapan Davut Çetin, “Bizim neslin Antalya'nın betonlaşmasında sorumluluğu var. Antalya'nın yeşil alanlarını koruyamadık, kent estetiğini geliştiremedik. Antalya'nın siluetini koruyamadık, denizden baktığınızda siyah bir AVM yükselmiş, Kaleiçi'nin yanında bir otel yükselmiş, plajlar bölgesinde dev bir inşaat yükseldi. Gökdelenlerin bile bir estetiği var, bizdekilerde o estetik de yok. Antalya'nın caddeleri yetersiz, park yerleri yetersiz, kent kültürü gerekli düzeyde değil. Kalekapısı'nda gastronomi sektörümüzü tavuk döner büfeleri temsil ediyor. Antalya'nın tekstil sektörünü taklit forma, tişört satan işyerleri temsil ediyor. Artık yörüngemizi kaliteden, katma değerden kazanan bir ekonomiye çevirmeliyiz, bir dönüşüm ve yenilik programına başlamalıyız. Antalya'da binalar daha estetik olmalıdır ve Antalya'da yaşamak isteyen bunun maliyetine katlanmalıdır. Antalya'da toplu taşıma daha kaliteli olmalıdır ve bu hizmeti sunan da alan da bunun maliyetine katlanmalıdır. Antalya gibi bir şehirde isteyen istediği yerde istediği işi yapamaz. Antalya'da market veya esnaf kaldırımı işgal etmemeyi öğrenmek zorundadır" ifadesini kullandı. BELEDİYELER ANTALYA ŞİRKETLERİNİ TERCİH ETSİN Plansız ve denetimsiz ticaret konusuna dikkat çeken Davut Çetin, “Belediyelerle en önemli dertlerimizden birisi plansız, denetimsiz ticarettir. Apartman veya bina altlarında işyeri yapmakla planlı ticaret olamaz. Çağdaş kentlerde herkesin istediği yerde istediği işi yapması mümkün değildir. Ticaretin bölgesi, alanı, hangi bölgede ne yapılacağı imar planında olmalıdır. Mahalle ticaret merkezleri planlamalıyız. Kent merkezini boşaltan ve trafik yaratan AVM modelinden vazgeçmeliyiz. Her 100 metrede bir zincir market olmamalıdır. Kaleiçi ve Kalekapısı'nda disiplinli ve kaliteli ticareti sağlamak zorundayız. Çünkü orası kentin sembolüdür" diye konuştu. Başkan Böcek'ten Antalya şirketlerine pozitif ayrımcılık yapmasını talep eden Davut Çetin, “Belediyeler mal ve hizmet alımlarında, altyapı ihalelerinde, mümkün olduğu kadar Antalya şirketlerini tercih etmelidir" dedi. TABELA KİRLİLİĞİ VE KENT ESTETİĞİ Davut Çetin konuşmasını şöyle sürdürdü; “Kent estetiği sorunlu alanlarımızdan birisidir. Binalarımızın yükseklikleri, renkleri uyumsuzdur. Tabelaların görüntü kirliliğini önlemek için yıllar önce yönetmelik çalışması yaptık, ama uygulama sağlayamadık. Turizmin başkentinde tabela kirliliği, renk kirliliği ve çatıların görüntü kirliliğini bir türlü azaltamadık. Turizme ve tarıma destek olmak için yöresel ürünler mağazaları kurabiliriz. Bitkisel atıklar konusunda ortak proje geliştirebiliriz. Çok önemli bir konu toplu işyerleri kurulmasıdır. Sanayi ve ticaret için ihtisas merkezleri kurabilirsek, ticaret gelişir, yerel şirketleri desteklemiş oluruz, kent merkezi trafiği rahatlar, lojistik maliyetleri azalır. Sanayi sitelerinde yeraltı otoparkları, OSB'ye tramvay hattının uzatılması gibi projeler de ele alınmalıdır. Ortaklık ve işbirliği kültürü Antalya'nın en büyük ihtiyacıdır. Muhittin başkanımızla bu konuda bir ilerleme sağlayacağımızı ümit ediyorum." BAŞKAN BÖCEK: PARTİ AYRIMI GÖZETMEKSİZİN ÇALIŞIYORUZ Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise seçildiği günden itibaren Antalya'da sivil toplum kuruluşları, iş dünyası ve ATSO ile beraber çalıştığını kaydetti. 19 ilçede parti ayrımı gözetmeksizin çalıştığını anlatan başkan Böcek, bu süre içerisinde 913 mahalle muhtarının elini sıktığını ve mahallelerin sorunlarını dinlediğini söyledi. ATSO ile beraber yerel yönetimler zirvesi yaptıklarını vurgulayan Başkan Böcek, “SİAD'larımızla Antalyamızı konuştuk. Masaya yatırdık. Daha sonra esnaf odasıyla, 75 oda başkanıyla çalıştay yaptık. Herşeyi bilmemiz mümkün olmayabilir. Mesela Antalya'da taksimetre, beş ilçede farklı olduğunu bilmeyen arkadaşlarımız varmış, ben de bilmiyordum. 1 Ocak itibarıyla Antalya'da Gazipaşa'dan Kaş'a kadar tuşa bastığında aynı taksimetre çalışacak. Örnek veriyorum bugün Belek'teyiz. Taksiyle Belek'e gelişimiz 150 lira. Dönüşümüz 225 lira. Benzer uygulamalar ilçelerde var. Onun için planlı kurallı bir kent için çalışıyoruz. Bu toplantıların hepsinin kent için çok önemi var" dedi. Tarım Konseyi ile çalışmalarına da değinen Böcek, “'Biz yerelden üreteceğiz, yerelden kalkınacağız dedik. İşte hayvancılıkta besicimize yem vereceğiz dedik. Ucuz etle ilgili şimdi Halk Et, Kepez'de başladı. Konyaaltı'nda, Muratpaşa'da ve diğer ilçelerimizde de yapacağız. Bunu yaparken vatandaşlarımızı üreticilerimizle buluşturacağız" diye konuştu. AYAĞIMIZI YORGANIMIZA GÖRE UZATACAĞIZ 4.5 yıllık görev süresince borç edebiyatı yapmayacağını da ifade eden Böcek sözlerini şöyle sürdürdü; “Çalışmalarımızı geçmiş dönemle hesaplaşma yapmadan, kimseyle kavga etmeden sürdüreceğiz. Önümüzdeki 4.5 yıllık süreçte projelerimizi sizlerle gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Borç lugatı yapmayacağız, ama bilmenizde yarar var diye söylüyorum Antalyamız 6 milyar 256 milyon lira borcu olan bir belediyemiz. Türkiye'de nüfusumuz beşinci ama borç olarak da 5'inci belediyeyiz. Biz bunu televizyonlara çıkıp, şurda burda borçla devraldık lugatı yapmayacağız. Normal çalışmalarımızı ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız. Biz Konyaaltı'nda belediyemizi öyle yönettik. Gelecekle ilgili sözümüzde duracağız." Antalya Turizm Birliği'nin kuruluş çalışmalarında sona gelindiğini de ifade eden Başkan Böcek, “Şimdi Turizm Birliği'ni Antalya Büyükşehir olarak kuruyoruz. Büyükşehir olarak bununla ilgili çalışmalarımız tamamlandı. Bu meclisten de geçiriyoruz" dedi. Toplantının soru cevap bölümünde tabela kirliliğinin gündeme getirilmesi üzerine Başkan Böcek, “Bu konuda ATSO ile birlikte komisyon oluşturalım. İlçe belediye başkanlarımız da dâhil olmak üzere hep birlikte tabela konusunu disipline altına alalım. Kural koyalım. Kurallı kimlikli kente bu yakışır" önerisinde bulundu.