Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Özellikle teklifin, milletimizin hassas olduğu, terör suçları, örgütlü suçlar, uyuşturucu, nitelikli cinayet, canavarca işlenen suçlar, kadına ve çocuğa yönelik suçlar, cinsel saldırı konularında nasıl neticelere sebep olacağı, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklıkla ortaya konulmalıdır” dedi. BBP Genel Başkanı Destici, TBMM’de basın toplantısı düzenleyerek, infaz kanun teklifini değerlendirdi. Destici, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne değinerek, af söyleminin suçlular için beklenti, mağdurlar için ise adaletin yara almasını sağladığına dikkat çekti. Destici, “Devlet ancak kendisine işlenen suçların affında karar verebilir. Suçluyu kayırmak ya da serbest bırakmak, toplumda adalete karşı güveni sarsar bu bizim töremize de inancımıza da aykırıdır. Af rastgele yapılmamalıdır, cezaevlerini boşaltalım rahatlatalım derken vicdanlara yara açmamak gerekir. Cezaevlerinde öyle bir uygulama olmalıdır ki ıslah olmuş ya da pişmanlığı anlaşılmış mahkumların affedilmesinin, suçu işlediği kişi ya da kurumların da kanaatlerini dile getirmesiyle mümkün olacağı bir düzenleme olmalıdır ki bu da cari düzenlemelerde mümkün görülmemektedir. Adalet sistemine baştan itibaren bakıldığında, birçok kanunun yeterli olmasına rağmen, gerek uygulamadaki keyfiyet ve ihmal, gerekse de Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinin bazı dönemde birbirinden ciddi anlamda etkilenmeleri, özlediğimiz adaleti de sağlayamamaktadır” ifadelerini kullandı. Destici, yasa gerekçelerinin kamuoyuna daha net bir şekilde açıklanması gerektiğini kaydederek, “Özellikle korona virüs salgını sebebiyle cezaevlerinde yoğunluğu azaltmak için bu düzenlemenin yapılması gerekiyorsa, o zaman suç grupları daha titiz seçilmelidir. Örneğin; teröre veya şiddete bulaşmamış, terör propagandası yapmamış veya iltisakı olmayan fikir, düşünce suçları öncelikle kapsama alınmalıydı. Milletimizin, bu tip bir düzenlemeye neden ihtiyaç duyulduğu, hangi suçları, hangi oranlarda kapsadığı ve zamanlama tercihinin sebepleriyle ilgili daha fazla bilgilendirilmesinin gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle teklifin, milletimizin hassas olduğu, terör suçları, örgütlü suçlar, uyuşturucu, nitelikli cinayet, canavarca işlenen suçlar, kadına ve çocuğa yönelik suçlar, cinsel saldırı konularında nasıl neticelere sebep olacağı, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklıkla ortaya konulmalıdır” değerlendirmesini yaptı. Küçük yaşta evliliklere değinen Destici, “Küçük yaşta gerçekleşen evliliklerde, çoğu zaman, evlilik devam ederken dava sonuçlanıyor ve erkek hapse giriyor. Zaten toplumun en alt eğitim ve gelir düzeyinde olan ve çocuk gelin olarak evlendirilen kadın, ikinci kez, bu kez eşinin hapse girmesiyle mağdur oluyor. Bu evlilikten doğan çocuklar da bu mağduriyetin diğer halkasını oluşturuyorlar. Aralarında okuma yazma bilmeyenlerin çoğunlukta olduğu, düzenli ve yeteri ekonomik yardım yapılabilse bile onu yönetemeyecek durumda olan bu insanlar, başka istismarların ve suçların malzemesi oluyorlar. Konuyla ilgili bir düzenlemenin tasarıya eklenmesini veya münferiden Meclis’imizin, dolayısıyla iktidar grubunun bu mağduriyetlerle ilgili bir düzenleme yapmasını teklif ediyorum” şeklinde konuştu. Süresiz nafakanın sürdürülebilir ve taşınabilir olmadığını söyleyen Destici, “Birbirinden çok farklı, birbirinden trajik ve çok sayıda örnekle toplumun artık acilen müdahale edilmesi gereken bir yarası durumundadır. Ayrıca pek çok suçun, -kamuoyuna sınırlı bir kısmı yansısa da- sebebi durumundadır. Konu zaman zaman, çeşitli örneklerle gündeme geliyor. Daha önce de hükümet üyeleri ve iktidar ve muhalefet partileri tarafından da ’haklı’ ve ’bir an önce çözülmesi gereken bir talep’ olarak değerlendirildi. Daha önce de dile getirmiştik, daha fazla örneklere girmek istemiyorum. Önerimiz, tarafların durumuna göre ve istisnai durumlar dışında asgari 3 yıl olmalı, bunun üzeri evlilik süresi ve tarafların durumuna göre kanunla düzenlenmelidir. Bu konunun da acilen Meclis’imizin gündemine alınarak çözümlenmesini istiyoruz” diye konuştu.