Eğer bir insan; bilgili, bilge ise güzel ahlâklı olmalı. Ahlâklı değilse, bilgili olmasından, bilge olmasından, yarar gelmez! Bilgisini kötüye kullanarak; insanlara, hayvanlara, bitkilere, çevreye, hakka, hakikate zarar verir! Bu şekildeki bilgili insan, cahil insanlardan çok daha tehlikeli, zarar- ziyan veren, insanlık düşmanlığı yapan, olmaktadır! “Bilgi; doğru, iyi, güzel, yararlı, gerçek, varlığa hizmet ettiren, Hakk’a ibadet ettiren olmalı.” Aksi halde bilgiden zarar gelir. Yarar, kâr eden, iyilik gören olmaz. “Dünyanın en zalim, katil, katliamcı liderleri; bilgili insanlar olmuştur. Bilgiyi kötüye kullanan, bu zalim kişiler; cahil, bilgisiz insanları da; zalimlik, zulüm için kullanmışlardır.

Lütfen! İnternetten bakınız! “ Dünyanın en zalim insanları kimlerdir?” diye yazınız. Göreceğiniz, insan kılıklı, adi, canavarlar; bilgili insanlardır! Ama bilgi yanlış, davranışlar hep yanlış, eylemler çok kötü olmuştur! Bunlar felsefi sapıklık, ideolojik sapkınlık, düşünsel bozukluk, davranışsal anormallik içindedir. Bu zalim katliamcıların mankutları; insanları hala aldatarak, bu zalim kişilere; köle, tutsak, mankut etme peşindedirler!

İnsan, doğru, iyi, güzel, gerçek, yararlı, ilmi, dini bilgileri edinip, kazanmalı. İlim, bilim, sanat, en güzel ahlak sahibi olmalı. Ahlak olmadan olmaz. Hak, hakikat, hakkaniyet, adalet, insanlık, Müslümanlık olmadan; insancıl insan olunmaz. İnsanda acıma duygusu, merhamet, şefkat, müşfiklik olmalı. Doğruluk, dürüstlük, onur, hak dine bağlılık, doğru ve yarayışlı bilgi olmalı. Her gün hak yolda kendini yenileyip, geliştirmeli. Her anı en ideal şekilde değerlendirmeli.

“İnsanların aklına, malına, mülküne, canına, ırzına, ahlakına, kutsallarına zarar veren şarlatanlar gibi kesinlikle olmamalı.” Kurtuluş sadece İslam dinini; akılla, zekâ ile ilimle yaşamaktadır. Allah’a yönelmeli. Hakka yönelmeli. Allah’ın dinine bağlanmalı. İlmi yaşamalı. Sapıkların ilahlarına ve kendilerine inanıp, asla kanmamalı. İlmin doğru ve gerçeklerine, tevhit inancına,  İslam dinine, imana yönelip, sımsıkı sarılmalı.

Sadece İslam dininin değerleri evrenseldir. En dosdoğrudur. En doğrudur. “Zira Allah cc. En doğruyu söyler.” İnsan doğasına en uygun olanı, insanlığa bildirmiştir. Irksal, bölgesel olmayan dinimiz İslam; tüm insanlığa gelmiştir. İnsanlar; akılla zekâ ile ilimle; hak din İslam dinini yaşasalar, pek sorun oluşmaz. Olan sorunlarda çözülür. Problemlere çare bulunur.

İslam, Allah’ın tüm ilmini, bilimini, bilgisini, iyiliğini, güzelliğini, hakkı, hakikati, yarayışı içinde barındırır. Her insana hak ettiğini verir. Hak yemez. Zalime fırsat vermez. Zulmü önler, engeller.

 İslam; âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’a itaati, ibadeti, hamdı, şükrü, zikri, saygıyı, sevgiyi emreder. Her varlığa iyiliği, yardım yapmayı ister.

İslam dininde; ezme, ezilme, kaos, anarşi, şiddet, terör, katillik, katliam, haddi aşma, sınırı tanımama, kötülük yapma, namussuzluk etme olmaz. Eğitimle, öğretimle, güzel terbiyeyle insan olgunlaştırılır. Olgunlaşmayan, haddi aşanlara cezası adaletle verilir. Öyle hırsızlık, yolsuzluk, zor kullanma, faiz alıp- verme, sömürme, hak yeme, aşırılık içinde olma, bencil olma, saldırganlık yapma olmaz. Olursa, cezasını görür. Ceza gördüğü yerde de, ıslah- iyileştirme çalışması yapılır. İyileştirme, düzeltme yapılır.

İslam dini barış dinidir. Öyle başkalarına saldırma, çatışma ve savaş çıkarma olmaz. İnsanlara iyilik edilir. Hoş tutulur. Hoşgörü ile hoş olana bakılır. Kolaylık sağlanır. İslam ve imanın şartları, farzlar, sünnetler, ilim, bilim öğretilir. Kötülük yasaklanır. Kötülük öğretilmez. İyilikler öğretilir. Maddi, manevi anlamda temiz insan olma öğretilir.

Müslümanlar, içki, alkol, uyuşturucu, zararlı ve kötü madde, sağlığa zararlı madde kullanmaz. Üretimi, pazarlanması yapılamaz. Kaçak mal üretimi, satışı olmaz. Suç işleme olmaz. Suç işleyen, hak ettiği cezayı alır ve çeker. Fahiş fiyatla mal, eşya satma, tefecilik olmaz. Kumar, şans oyunları oynatılamaz. Fitne, fesat, nifak çıkaramaz. İnsan ticareti yapamaz. Anarşi, şiddet, terör, katillik yapamaz. İhaleye fesat karıştıramaz. İnsan kaçırma, zorla alıkoyma, baskı, şiddet yapamaz. İnsan dövemez, yaralayamaz. Tehdit, şantaj, hırsızlık, nitelikli hırsızlık, dolandırıcılık, yağma, karaborsa, stokçuluk, mala zarar verme, hileli iş yapma, hileli iflas etme yapamaz.

Müslümanlar, zehirli madde satamaz. Bozuk gıda satamaz. İnsanların yaşantısını tehlikeye atamaz. Suç olan eşyayı üretemez, satamaz. Güvenliği kasten tehlikeye atamaz. Basın, yayın, medya, eğitim yolu ile kötülüğü yayamaz. Topluma, bireye, devlete hiçbir şekilde zarar vermez, veremez. Çevreyi kasten kirletemez. Anayasaya, kanunlara aykırı davranamaz. Sağlığı tehlikeye atamaz. Sahtecilik, sahtekârlık, hile yapamaz. Görevini kötüye kullanamaz. Kullanırsa, cezasını alır. Üst görevli, alt görevlilere, vatandaşlara kötü davranamaz. Bireye, aileye, topluma, devlete, insanlığa, varlığa hiç bir şekilde zarar veremez, vermemeli.

Müslüman, zimmetinde olan parayı ve emaneti gasp edemez. Nüfuzunu kullanıp, haksız çıkar elde edemez. Resmi belgede değişiklik, hile, sahtecilik yapamaz. Suç işleyemez. Suç işleyen, kim olursa olsun, cezaya çarptırılır. Halkı kışkırtamaz. Ayrımcılık, bölücülük, kin, nefret yayamaz. Cebir, zor kullanamaz. Eğitim- öğretimi engelleyemez. Bireyin hiçbir hakkı, hukuku engellenemez. İnanç, dününce, ibadet, eğitim, gezi, konut edinme, iş yapma hakkı engellenemez. Sendikal haklar, hak aramalar engellenemez. Her iş, görev; hak, hukuk içinde yapılır. Bireylerin hak, hukuku engellenemez. Huzuru bozulamaz. Hakaret edilemez. Hor, hakir görülemez.  Gizlilik araştırılamaz. Araştırmayı sadece görevlendirilen, devlet görevlileri yapabilir.

Müslüman, harika, harikulade, şahanedir. En ideal insandır. Özel hayatın gizliliğine, hukuka uygun olduğu sürece saygılı olur. Müslüman, bilgiyle konuşur, yazar, iş yapar. Allah’ın, peygamberinin hoşuna gitmeyecek, işler içinde olmaz. Kutsallara saygılıdır. Hakkı olmayanı elde etmeye çalışmaz. Çalmaz, hırsızlık etmez. Hakkı olmadığını almaya çalışmaz. Devletin hukuka uygun yasalarına saygılı olur. Yalan tanıklık etmez. Yalan yemin etmez. Suç olan malı almaz. Kanıtları yok etmez. Gizliliği ihlal etmez.  Devlete, millete, insanlığa, varlığa hainlik etmez. Hayırlı işlerde gönüllü çalışır. İyiliği yaymaya çalışır. Şeffaflık içinde görev yapar. Tehdit, şantaj, yağma, başkalarının hakkını alma yapmaz, yapmamalı. Yaparsa, cezasını tam almalı. İyi niyete fesat- bozukluk karıştırmaz. Karıştırmamalı.

İnsan, mümin olmadıkça, insanlıklıda olamamaktadır. 2018 yılının ilk 9 ayında Almanya’da Müslümanlara, özellikle Türklere 578 saldırı oldu. 40 kişi yaralandı! 2019 yılında da 871 saldırı oldu! 33 kişi yaralandı. Saldırılarda ölenler olmaktadır. Evler kundaklanıp, yakılmakta, Türkler öldürülmektedir! Bu diğer Avrupa ülkelerinde ve diğer sapkın ülkelerde de olmaktadır! Yeni Zelanda da geçen yıl camiye yapılan silahlı saldırı ile 53 mümin katledilmiş, şehit edilmişti! Ülkemizde de sol, komünist terör örgütleri müminlere saldırmaktadır!

Ülkemizde RTÜK kontrolünde 1,793 tane radyo ve televizyon yayını yapan kurum var. Bunlar insan yetiştirme maksadı ile kullanılsa, okullar, camiler, medya insan yetiştirmeyi hedeflese, bu tür adi canavarlıklar hiç olmaz. Olsa da çok az olur. Onlarda hak ettiği cezayı alır. Şimdi ise insan yetiştirilmediğinden, çok suç işlenmekte, cezaevleri dolmaktadır. Cezaevlerinde yer olmayınca da, ikide bir af, kısmı af çıkarılmaktadır. Bu da adil, eşitlikçi, hakkaniyetli olmamaktadır. Suç işleyen cezasını çekecek. Cezasına katlanacak. Bunu bilecek.

Bugünlerde af yasası hazırlandı. TBMM’ye gelecek. Cezasının %40’ini çeken, bazı suçları işleyenler, af kapsamında olacak. Zaten bu kişiler aldığı cezanın “üçte birini” yatıyorlardı. Bir de “iyi halden indirim almışlarsa,” yaptığı adilik, canavarlık yanında kâr kalacak! Suç işlemeye devam edecekler! Zaten cezaevinden çıkanların ,%35’i aynı suçu işleyip, tekrar cezaevine giriyor. Çünkü cezaevinde ıslah- iyileştirme çalışmaları yeterli değildir.

Dün akşam dinlediğim bir televizyon haberini anlatalım: “ Bir baba ve 4 kişi; 10 yaşındaki çocuğuna 475 kez suç işletmiş! Bunun için baba ve 2 kişi tutuklanmış. Çocuk, aileden alınmış. Devlet kontrolüne bakımdadır.” Bu kadar suç işleyen, nasıl yakalanamamış!

 Bazı haberlerde şöyle de yer alıyor: “ Bu kişiler 25- 50 defa suçtan aranıyordu. Yakalandılar! Oysa günümüzde yakalama teknik, teknolojik sebeplerle çok kolaylaşmıştır. Bir zaaf, aczi yet, gevşeklik var demektir.

Dünya ülkeleri azmıştı. Sapıtmıştı, sapkınlaşmıştı. Saldırganlaşmıştı! Egemen emperyalist, Siyonist, sömürgeci, işgalci güçler; dünyanın 39 yerinde çatışma, savaş çıkarmışlardı! Savaşlardan 72 milyon insan kaçarak, başka ülkelerde sığınmacı olmuştu. Bizim ülkemizde 5,6 milyon sığınmacı, 4 milyon Suriyeli mülteci vardı. En son ve en çok da, Suriye ve Akdeniz üzerinde egemenlik, işgal, kapışma savaşı vardı. “Suriye’de 72 ülke bulunuyordu. Terör örgütlerine vekalet savaşı yaptırıyorlardı.” Birde bizim ülkemizin, Ege ve Akdeniz’de hareket sahası kısıtlanmaya başlanmıştı. Ülkemizin kıta sahanlığında, yabancı ülkelerin şirketleri petrol arıyorlardı. Ülkemizi, Antalya körfezine kapatmayı hedeflemişlerdi.

Amerika, en güçlü ülke benim! Benim dediğim olacak, diyor. Çin ve Rusya’yı hedefe alıyordu. Türkiye’de üçüncü sıradaki, başlıca düşman ilân edilmişti. ABD, istediği ülkelere, Çin, Rusya, Türkiye, İran ve bazı diğer ülkelere ekonomik ambargo uygulatıyordu.

Amerika; Irak, Suriye, Akdeniz, Ege Denizi’nde kuyumuzu kazıyordu. Yüzlerce askeri gemi, uçak gemileri, ordular, Akdeniz de toplanmıştı! Üçüncü dünya savaşı çıkacak, deniyordu. Türkiye’miz, çapulcu çakallara, sırtlanlara pabuç bırakmadı. Askeri gemilerini Akdeniz’e doldurdu. Üç petrol, doğalgaz arama gemisi, koruma eşliğinde, kıta sahanlığı içinde petrol, doğal gaz aramayı sürdürdü. Hainler, aralarında dayanışma, birlik anlaşmaları yapıyordu. Türkiye ise yapayalnızdı. Olay tüm şiddeti ile devam ederken, pek de nasıl olduğu anlaşılmayan, korona virüs salgını, küresel boyutta 2020 Ocak ayı başlarında, Çin’in Wuhan kentinden başladı. Aradan üç ay geçti. Tüm dünyaya yayıldı. 03.04.2020 günü itibarı ile bu salgın hastalığa bir milyon kişi tutuldu. 50 bin kişide öldü! Ölmeler, tüm hızı ile artarak, devam ediyor.

İnsanlara iyi, güzel, yüksek İslam ahlakı öğretilmese, insan adi birer canavara dönüşmektedir. İlim, bilim, irfan, doğru kültür, sanat, medeniyet öğretilmezse; cehalet, karanlık dünyayı kuşatmaktadır! Kötülük, çirkinlik, yalan, zülüm, yanlışlar, dünyayı kapsamaktadır! Sömürü ile zenginleşenler, azmaktadır. Newyork’da 8 milyon nüfus var. 50 bin eğlence mekânı bulunmaktadır. Yiyip, gezip, eğlenip, azıtmışlar! Öyle ki, Amerikan ergin toplumun sadece %12’si sağlıklı insanlardır. Diğerleri obez, sağlıksız, hastalıklıdır. Mazlum ülkeleri yoksul bırakarak, şişmişler, hastalıklı hale gelmişlerdir.

 Hak, hukuk, insanlık tanımamaktadırlar. Kibir, gurur, böbürlenme, büyüklenme, yalan, yanlış, kötü, çirkin, zararlı davranışlar içinde boğulmaktadırlar. En çok Batılı ülkelerde korona virüs etkilidir. Korona virüs, boğularak öldürmektedir!

Aşağılık, bayağı işler yapanlar, hep felaketleri yaşamışlardır. Haçlı Seferleri sonunda 1347 yılında başlayan Veba salgını, dünyaya 100- 200 milyon insana mal oldu! Birinci Dünya Savaşı sonunda başlayan, İspanyol gribi, dünyaya 50 milyon insana mal oldu! Akıllı olmalı. Aklı doğru bilgi ile işlevli kılmalı. Hakka, hukuka, halklara iyi davranmalı. Zalim, zalimliği ile kahrolur! Olup, bitenlerden, dersler çıkarmalı. İbret almalı. Aynı yanlışlara aptallar gibi sürekli düşmemeli. Sapıtmış, sapkın zalimlerden yardım ummamalı. Sapkınlardan hayır, iyilik, yardım gelmez. Bular Kabil’den beri insanlığın, varlıkların başına bela olmuşlardır. Olacaklardır! Önlemli, tedbirli olmalı. Her zorluğa öngörü ile hazırlıklı olmalı.