MERSİN, () - MERSİN Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, kentin dış ticaretinde yeni bir yol haritası oluşturulması gerektiğini söyledi.
Özdemir, kentteki ticari verileri değerlendirdi. Mersin'deki ihracatın 2018 yılında yüzde 13.3 artarak 1.7 milyar dolara yükseldiğini belirten Özdemir, ithalatın ise 13.5 oranında azalarak 1.2 milyar dolara gerilediğini söyledi. Rakamlara göre Mersin'in net ihracatçı bir kent olarak öne çıktığını dile getiren Özdemir, "Net ihracatçı olma tabiri kulağa hoş gelse de gerçekleri göz ardı etmemeliyiz. Mersin'in yaptığı ihracatın, ülkemizin toplam ihracatından aldığı payın sadece yüzde 1 olduğunu unutmamalıyız. Kentimizin ihracat performansını değerlendirirken sadece 2018 yılı göstergelerini temel alarak yapacağımız bir analiz eksik kalacaktır. Örneğin; 1996-2018 yılları arasındaki 22 yıllık dönemde kentimizin ihracatı 4.7 kat arttı. Oysa, bu artış bizleri yanıltmamalı. Çünkü aynı dönemde ülkemizin yapmış olduğu ihracat 7.2 kat yükseldi. Mersin ihracatındaki büyüme hızı, ülkemiz ihracatının gösterdiği performansın neredeyse yarısı kadar. Bunun sonucunda, 1996 yılında ülkemizin en fazla ihracat yapan 6'ncı ili olan Mersin, 2018 yılı istatistiklerine göre 14'üncü sıraya düştü" diye konuştu.
'SAĞLIKLI İÇ TÜKETİM İÇİN POZİTİF AYRIMCILIK'
Aynı dönemde komşu illerin Mersin'den daha iyi ihracat performansı sergilediğini aktaran Özdemir, "Gaziantep ihracat kapasitesini 30, Konya 28, Antalya 11, Kayseri ve Hatay 10, Adana 6 kat artırdı. Diğer yandan, ihracatımız ile ithalatımız arasındaki makas son 22 yılda önemli ölçüde kapanmıştır. 1996 yılında Mersin'in ihracatı, ithalatından 2.3 kat daha fazla iken, 2018 yılında bu oran 1.4'e gerilemiştir. Yani, kentimizin ithalatındaki artış hızı ihracata kıyasla daha fazladır. Başka bir ifade ile artan ithalatımızı katma değer yaratacak ürünlere dönüştürerek ihracata yönlendirememişiz. Bu da ithalat yapımızın değişmesi gerektiğinin en önemli göstergesidir. İthalat her zaman kaçınılması gereken bir kavram değildir. Hammadde ve ara ürünleri ithal edip, kentimizde işleyerek, katma değeri yüksek bir şekilde, re-export olarak, dış pazarlara gönderebiliyorsak,  böyle bir durumda ithalatın kent ekonomimize olumlu katkısı olacaktır. Ayrıca, ihtiyaç duyduğumuz her ürünü her zaman yüksek verimde ve kalitede üretemeyiz. Dolayısıyla bu tür ürünlerin ithalatında pozitif ayrımcılık yapmak nitelikli ve sağlıklı iç tüketim açısından faydalı olacaktır" ifadelerini kullandı.
'YENİ YOL HARİTASI'
Verilen değerlendirilmesi ile dış ticarette yeni bir yol haritası oluşturulmasına gerekliliğinin ortaya çıktığını şunları kaydetti:
"Son 22 yıllık bu trendin önümüzdeki yıllarda devam etmesi durumunda, Mersin sadece bölgemizdeki iller arasında değil, ülke genelinde de kan kaybetmeye devam edecektir. Dolayısıyla kentimiz açısından yeni bir yol haritası belirlememiz elzem hale gelmiştir. Kent olarak kendi sahip olduğumuz değerleri ve avantajları temel alarak yeni bir model üzerinde çalışmalıyız. Üstelik bunu yapabilecek her türlü donanıma sahibiz. Örneğin yerleşmiş bir dış ticaret kültürümüz var. 1980'li yıllarda hemen hemen hiçbir şehirde bankaların kambiyo servisleri yok iken, bu yapı kentimizde mevcuttu. Diğer yandan liman, serbest bölge, organize sanayi bölgesi, gümrüklü antrepolar ve çok çeşitli lojistik imkanlarımız var. Tüm bu değerleri içerisinde bulunduğumuz coğrafyanın da temel özelliklerini dikkate alarak bütünleştirdiğimiz taktirde başarılı bir model yaratabiliriz."

FOTOĞRAFLI