HES’lerin yoğunlukta olduğu Rize’nin Kalkandere ilçesine bağlı Soğuksu Köyünde ‘şalt sahası bulunan’ Cevizlik Hidroelektrik Santrali’ne karşı açılan davada Anayasa Mahkemesi (AYM), tarihi bir ‘ihlal’ kararı vererek davanın yeniden görülmesini istedi.

İkizdere Vadisi üzerinde ve Kalkandere’nin Soğuksu Köyünde bir bina sahibi olan Mehmet Kurt, AYM’ye yaptığı başvuruda, Cevizlik Regülatörü ve Hidroelektrik Santralleri kapsamında birçok kişinin yaşadığı Soğuksu Köyü sınırları içinde Orman Genel Müdürlüğünün verdiği ek karar üzerine inşa edilen ‘Şalt Sahası’ hakkında ayrıca ÇED Olumlu Kararı alınması gerektiği hâlde bu kararın alınmadığını da belirtti.

Başvurusunda, ‘taşınmazının hemen yanına inşa edilen şalt sahası kapsamında yüksek gerilim hatlarının evinin hemen üzerinden geçtiğini ve söz konusu iletim hatlarının 600 metre çevresine yaydığı radyasyonun kanser dâhil olmak üzere birçok hastalığa neden olduğunun bilimsel araştırma sonuçları ile ortaya konulduğunu’ vurgulayan Kurt, söz konusu tesisin çalışırken oluşturduğu sesin katlanılacak boyutların çok üzerinde olduğunu, bu nedenle çevre sakinlerinin günlük yaşamlarını sürdüremedikleri gibi gece uyumalarının da mümkün olmadığını da ifade etti.

Söz konusu tesis hakkında ÇED Raporu alınmaması nedeniyle açtığı davadan sonuç alamadığını belirten Kurt, Anayasa’nın 17 ve 56. maddelerinde güvence altına alınan ‘sağlıklı bir çevrede yaşam haklarının’ ihlal edildiğini ileri sürdü.

Anayasa Mahkemesi, Kurt’un başvurusu üzerine, ‘Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edildiğine’ dair karar verdi ve karar, yeniden yargılama yapılmak üzere Rize İdare Mahkemesi’ne gönderildi.

Kamu menfaati dengesi:
Anayasa Mahkemesi kararında şu ifadelere yer verildi: “Somut başvuru açısından başvurucunun, söz konusu tesisin çalışması sonucu meydana gelen çevresel rahatsızlığın sağlık ve yaşam kalitesini olumsuz etkilediği ve bu bağlamda idarece yapılan çevresel değerlendirmenin yetersiz olduğu yönündeki temel iddialarının; kamusal makamların, başvurucunun ve kamunun menfaatleri arasında adil bir denge tesis edip etmediklerinin belirlenmesi hususundaki en önemli unsur olduğu anlaşılmaktadır.”

Söz konusu olayla ilgili 1999’dan beri bu davayla uğraştığını ve dört yıl önce başlayan inşaatın tamamlandığını hatırlatan Mehmet Kurt, amacının AİHM’e kadar gitmek olduğunu ancak Anayasa Mahkemesi süreci başlayınca ona başvurduğunu belirterek hakkını yerel mahkemede aramaya devam edeceğini söyledi.

Mahkeme süreci nasıl işledi?

Rize’nin en önemli vadilerinden olan İkizdere Vadisi’nde Sanko Holding tarafından yapılarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde, 2010 yılının Ağustos ayında, yargı süreci ve yaşanan tartışmalara karşın açılışı yapılan Cevizlik HES için Bakanlıkça ÇED olumlu kararı verilirken; 69.881 metrekarelik bir ormanlık alan da şirkete tahsis edildi.

Çevre ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü bu alanda şalt sahası yapımı amacıyla ilgili şirkete ek izin verdi. Bunun üzerine Mehmet Kurt isimli yurttaş ile arkadaşı tarafından söz konusu işlemin iptali için Rize İdare Mahkemesinde dava açıldı.

Doğal çevrenin ve çevre sağlığının korunması gerekçelerine dayalı olarak Kurt tarafından açılan davada, Rize İdare Mahkemesi, ‘çevresel etki değerlerinin kabul edilebilir sınırlar içinde olduğu ve daha önce alınan ÇED Raporundan ayrı değerlendirme yapılmasını gerektiren bir neden olmadığından’ gerekçesiyle davayı reddetti.

‘İlk Derece Mahkemesi’ kararı, ek izin verilen saha ile ilgili yasal prosedürün yerine getirilmediği belirtilerek bozuldu. Davalı idare tarafından Danıştay’da karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine, Daire kararı kaldırarak ‘İlk Derece Mahkemesinin’ kararı onadı. Kurt, konuyu Anayasa Mahkemesine taşıdı ve AYM, ‘ihlal’ kararı vererek, İdare Mahkemesinden davanın yeniden görülmesini istedi.

Haber: Ömer ŞAN