İSTANBUL, () - DİZ kireçlenmesi yaşayan hastalara yapılan diz protezi cerrahisinde, cerrahi işlem öncesi ve sonrasında rehabilitasyon uygulamasının önemine değinen Fizyoterapist Çağıl Ertürk, "Cerrahi işlem öncesi hastaya verilen bölgesel egzersizler ve solunum egzersizleri, hastayı ameliyata hazırlıyor ve operasyon sonrasında hastanın günlük yaşam aktivitelerini bağımsız olarak sürdürme süresini oldukça azaltıyor" dedi. Diz kireçlenmesi konusunda sıkıntı yaşayan ve diz protezi ile hayatına devam eden hastalar için kasları güçlendirecek egzersizlerin yapılması büyük önem taşıyor. Doktorların ve hastaların bu konuda yeterince bilinçli olmadığına değinen İstanbul Gelişim Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğr. Gör. Fizyoterapist Çağıl Ertürk, ameliyattan önce yapılan egzersizlerin hastayı ameliyata hazırladığını ifade etti. Ameliyattan sonra da gerekli egzersizler yapılmaz ise dizin bükülme açısının sınırlı olacağını ve ikinci bir ameliyatın gerekebileceğini anlattı. Fizyoterapistlerin cerrahi öncesi hastalarla bir araya gelme oranının oldukça düşük olduğunu ifade eden Fizyoterapist Ertürk, “Hasta ile görüşüp uygun egzersiz planlaması yapılması gerekiyor. Cerrahi işlem öncesi hastaya verilen bölgesel egzersizler ve solunum egzersizleri, hastayı ameliyata hazırlıyor ve operasyon sonrasında hastanın günlük yaşam aktivitelerini bağımsız olarak sürdürme süresini oldukça azaltıyor. Bu anlamda bilinçlenmeli ve cerrahi öncesi dönemde bir fizyoterapist ile görüşüp kişisel değerlendirme yapılarak uygun egzersiz planlamasına gidilmeli” diye konuştu. “REHABİLİTASYONA ERKEN BAŞLANMALI” Rehabilitasyona, operasyondan sonraki gün başlanması gerektiğinin altını çizen Fizyoterapist Ertürk, şunları söyledi: "Cerrahi ya da travma sonrasında rehabilitasyon programına ne kadar önce başlanırsa alınacak sonuç o kadar olumlu olacaktır. Aksi takdirde sonraki dönemde dizin bükülme açısı oldukça sınırlı olacaktır ve bunu tekrar düzenlemek adına ikinci operasyona gidilme ihtimali doğar. Böyle bir durumu yaşamamak adına operasyonun birinci gününden itibaren bir fizyoterapist eşliğinde kişisel değerlendirme yapılıp kişiye özgü uygun egzersizler planlanmalı ve sadece diz ile ilgili kaslar değil, ayak bileği, diz ve kalça eklemini kapsayan bütün kaslar egzersiz programına hastanın yapabilme durumu göz önünde bulundurularak dahil edilmelidir. Hastanın cerrahi olmayan tarafı da kas kuvvet ve fonksiyonellik açısından değerlendirilmeli ve tedaviye dahil edilmelidir." EV EGZERSİZİ ÖNEMLİ Hastalara taburcu olduktan sonra ev egzersiz programı verilmesi gerektiğini de belirten Fizyoterapist Ertürk, “Egzersizler günde 2 kez yapılmalı. Her bir hareket 10–15 kez tekrarlanmalı, ağrı ve yorgunluktan kaçınılmalı. Egzersize iyi konsantre olabilmek için sayılar sesli sayılmalı ve egzersiz sırasında düzenli nefes alışverişine dikkat edilmeli” dedi. “MASAJLA AĞRIYI AZALTMAK MÜMKÜN” Cerrahi sonrası dönemde yara iyileşme süreci tamamlanıp enfeksiyon riski taşımadığından emin olunduktan sonra hastalara masaj tedavisi uygulanabileceğini dile getiren Fizyoterapist Ertürk, “Masajla hem eklem hareket açıklığını ve fonksiyonelliğini artırmak hem de ağrılarını azaltmak mümkün. Masaj cilt altı dokusunu düzenler, kasın işlevselliğini artırır ve hastada ağrıyı azaltarak tedaviye uyumunu ve verilen egzersizleri daha rahat bir şekilde yapılmasını sağlar” diye konuştu.