İZMİR'in Gaziemir ilçesinde, Bürge Yolbilir'e (17) çarparak ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan sürücü Bekir Kararsız, "Kaza anında gözüm radyodaydı. Kanal değiştirmek istiyordum. Kırmızı ışığı görmedim" dedi. Mahkeme, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden, tarafların kusur durumlarının belirlenmesi için rapor istenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi. Geçen Nisan ayında yaşanan kaza, Akçay Caddesi Semt Garajı yakınlarında meydana geldi. Beraberinde kuzeni bulunan Gaziemir Şehit Mustafa Yaman Anadolu İmam Hatip Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi Bürge Yolbilir'e, kırmızı ışıkta geçen Bekir Kararsız yönetimindeki 32 AY 197 plakalı hafif ticari araç çarptı. Yolbilir olay yerinde hayatını kaybederken, kuzeni Mert Güngör(15) refüje atlayarak, hafif yaralı kurtuldu. Kazadan sonra kaçan ve brir süre sonra yakalanan Kararsız, 0.89 promil alkollü çıktı. Başka suçtan denetimli serbestlik kapsamında olduğu öğrenilen Bekir Kararsız, tutuklandı. Hakkında ‘taksirle ölüme ve yaralamaya neden olmak’ suçundan dava açıldı. 'KIRMIZI IŞIĞI GÖRMEDİM' İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasına tutuklu sanık Bekir Kararsız, Bürge Yolbilir’in babası Eyüp Yolbilir ile genç kızın sınıf arkadaşları ve taraf avukatları katıldı. Kararsız, hızlı ve alkollü olduğunu kabul ederek, "Alkolüydüm. Trafiğe çıkmam gerekiyordu. Yanımda arkadaşım Aykut vardı. Aykut ile alkol almıştık. Babamı işten almaya gidiyorduk. Hızlıydım kabul ediyorum. Radyoda kanal değiştirmek istedim. Gözüm radyodaydı, trafik ışıklarını ve yayaları görmedim. Hızım 100 kilometre civarıydı. Olay yerinde hız sınırının 50 kilometre olduğundan haberdar değildim. Karanlıkta bir şeye çarptığını fark ettim. Neye çarptığını anlayamadım, karanlıktı o panikle yola devam ettim. Çok pişmanım" diye konuştu. 'BİRİNİ ÖLDÜRMEK AMACIYLA YOLA ÇIKTI' Bürge Yolbilir'in babası Eyüp Yolbilir, sanıktan şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini belirterek, "Kuzeni ile birlikteydi. Dönüşte beni arayıp yoldan almamızı istedi. Annesi almaya gidecekti. En son halini gördüm. Sanığın ‘ışığı görmedim’ demesini kabul etmiyorum. Çünkü olayın olduğu yerin 100 metre gerisinde bir ışık daha var. Burada da kırmızı ışık yanmasına rağmen yola devam etmiştir. Olayın olduğu yaya geçidi yoğun kullanılan bir yaya geçididir. Üzerinde onlarca insan da olabilirdi. Kesinlikle birini öldürmek amacıyla hareket ettiğini düşünüyorum. Şikayetçiyim" dedi. 'MİZANEN İÇİN TANIK GELDİ' Eyüp Yolbilir'in avukatı Mehmet Bostancı da sanığın olaydan 1 saat 42 dakika sonra alkol oranını ölçüldüğünü, bu oranını daha fazlı olduğunu ifade ederek, "Yargıtay'ın da verdiği emsal kararda, alkol oranının her saatte 15 promil düştüğü ortadadır. Sanık 2 saat sonra teslim olduğu göz önüne alınırsa alkol oranı 30 promil yükselmiş olacaktır. Ayrıca olay esnasında sanığın kullandığı aracın hızı konusunda çelişki mevcuttur. Adli Tıp İhtisas Dairesi'nden hızının tespitinin yapılmasını talep ediyorum. Olaydan sonra bahsi geçmeyen bir kişi bugün huzurunuza tanık olarak getirilmiştir. Bu kurgulanan mizansen için tanık gelmiştir. Tanığın dinlenilmemesini istiyoruz" diye konuştu. 'ÇOK HIZLIYDI BANA ÇARPSAYDI ÖLEBELİRDİK' Duruşmada tanık olarak dinlenen tanık Atalay Alabay, "Araçla semt garajındaki kavşaktan dönüyordum. Bana yeşil yanıyordu. Ana yola çıktığımda, sağ yan camdan bir aracın geldiğini gördüm, durmayacağını anlayınca orta şeritte durdum. Önümden yaklaşık 140 kilometre hızla geçti ve yayalara çarptı. Eğer ben durmayıp devam etseydim, benim aracının sağ tarafından ailemin içerisinde olduğu araca çarpacaktı. Benim aracını görmese, düz devam edip aracının ön kısmına çarpardı bana çarpmamak için sağ yapıp hızla devam etti. Sanığın yüzü yola bakıyordu, 2 eli direksiyondaydı" dedi. 'KENDİMİ REFÜJE ATARAK KURTULDUM' Kazadan hafif şekilde yaralanarak kurtulan Mert Güngör ise duruşmaya Adli Görüşme Odası'ndan, yanında pedegog ile SEGBİS ile bağlanarak ifade verdi. Sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyen Güngör, "Işıklarda durduk. Araçlara kırmızı, bize yeşil yanınca karşıya geçmek için hareketlendik . Yolun sonuna doğru yaklaştığımızda kafamı sağ doğru çevirdim, arabayla karşı karşıya geldim. Araba çok hızlı geldi, ne kornaya ne frene bastı. Hiçbir şey yapmadı. Kuzenim biraz arkadaydı. Aracı görünce kendimi refleks olarak önümdeki refüje doğru attım. Orada yaralandım. Araç kuzenime çarptı" dedi. Olay anında sanık Bekir Kararsız'ın yanında olan ve tanık olarak duruşmada ifade veren Aykut K. olay öncesi kendilerinde olacak düzeyde alkol aldıklarını söyleyerek, "Bize kırmızı yanıyordu. Olay yerine az kala birini gördüm, Bekir'i uyardım, çarpma sesi geldi. Arkaya baktığımızda bir kişinin refüje atladığını görünce kurtardı diye düşündük. Hızımız 110-120 civarıydı. Sonra yola devam ettik, bir kişinin öldüğünü 3 gün sonra öğrendik" diye konuştu. OLAYDAN SONRA KAÇTIĞI İÇİN TUTUKLULUK DEVAM KARARI Duruşma savcısı eksikliklerin giderilmesini ve suç vasfı gereği sanığın tutukluk halinin devamı yönünde mütalaada bulundu. Mütalaaya karşı söz alan sanık Bekir Kararsız, ışıkları ve yayaları görmediğini tekrar ederek, "Kim ister gencecik bir kızın ölmesini. Vicdan azabı çekiyorum" dedi. Mahkeme heyeti, sanığın olaydan sonra kaçmasını göz önünde bulundurarak, adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı gerekçesiyle Kararsız'ın tutukluluk halinin devamına ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden olaya karışanların kusur durumlarının belirlenmesi amacıyla rapor istenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi. FOTOĞRAF