“Çokçuğumuzu yetiştirmeden önce biz kendimizi yetiştirmeliyiz. Biz yetişmiş olmasak, öğrenmesek, bilmesek; yetiştirme yapamayız.” Önce ilmi, bilimsel, dini, milli- yerli kültürle çocuğumuzu yetiştirmeyi hedeflemeliyiz. Kendimizi yetiştirdikten sonra çocuk yetiştirmeyi başarabiliriz. Ama en güzel bir okula ve değerli öğretmenlere, imam- hatiplere, sanatçılara, sanatkârlara, kültürü değerli insanlara öğrenim gördürmeliyiz.

                Çocuğun yetişmesi anne karnında hazır olmadan başlatılmalı. Anne, baba tüm maddi, manevi pisliklerden, haram ve günahlardan arınmalı. Bozuk bir bedende sağlıklı bebek yetişmez! Haram, günah, zararlı, bağımlılık yapan maddelerden vücudu korumalıyız. Ondan sonra bebek, çocuk sahibi olmaya karar vermeliyiz. İlmi, bilimsel, dini ilimler alanında yeterli bilgiye ve uygulamaya sahip olmalıyız.

                “Yeni doğan bebeğimizin sağ kulağına ezan, sol kulağına kamet okuyup, besmele, dua ile güzel bir ad koymalıyız. Besmele ile birlikte Ayet-el Kürsü, İhlâs, Felek, Nas, Fatiha sürelerini okumalıyız. Bir defa değil, sıkça okumalıyız.” Sapık kelime, söz, haram, günah olan her şeyden önce kendimizi, sonra bebeğimizi korumalıyız. İnsanlığa ve İslam dinine yararlı bir evlât olması için yetiştirmeli ve dua etmeliyiz. Mümkünse çocuğumuz için bir “Akika” adı verilen kurban kesmeliyiz. Çocuğumuza en az 6 ay mutlaka anne sütü vermeliyiz. “Çocuk yetiştirme, besleme, bakma konusunda mutlaka eğitim almalıyız. Bu iş cehalet içinde cahillikle olacak işler değildir.”

                Çocuklar en değerli varlıklarımızdır ve Allah’ın bize ödülü ve de emanetidir. Bu emaneti çok iyi gözetmeli, korumalı, bakmalı, yetiştirmeliyiz. İyi, samimi bilge Müslüman olarak yetiştirmekle sorumluyuz. “Öyle gidip felsefi sapıkların eline, bölücü dinsiz imansız komünistlerin eline, ırkçı faşistlerin eline, dinci- İslamcı gerici katillerin eline, felsefi ve ideolojik sapkın, azgınların eline bırakmamalıyız.” Dosdoğru Mümin, gerçek bilge Müslüman olması için elimizden gelen tüm gayreti azimle yapmalıyız. İslam’ın binlerce değerini yaşam tarzı yapmalıyız. Ama önce biz güzel örnek, rol model olmalıyız ki; çocuklarımız güzel yetişmiş olsun.

                Stratejik, kaliteli, verimli plan program dâhilinde çocuklarımızı yetiştirmeliyiz.  Sevgi, saygı, ilim, bilim, din- iman bilip; yaşama esas olmalı. İdeolojik sapkın, azgın bozuk kültürlerden uzak tutmalı. “Çocuklarımıza haram, günah, sevap, Hakk’a ibadet, insanlığa iyilik öğretilip, içselleştirilmeli. Benimsetilip, özümsetilmeli. Yaşam tarzı yaptırılmalı.” “ İslam toplumuna, camiye, Kâbe’ye, kurslara, peygamberimize götürülmeli. Hak, hukuk, doğruluk, adalet, gerçeklik, güzel ahlak, edep, güzel huy, hayâ, dini değerleri öğretip, yaşam biçimi yaptırmalı.” “Zararlı, yararlı nedir, bilmeli. Korunmasını da öğrenmeli. Şımarık, hoppa, züppe, yırtık elbise ile gezen; açılıp, soyulan, ar perdesi yırtık tipte olmaması için her gereken öğrenim, eğitim, terbiye kazandırılmalı.” Bugün iyi eğitim almamış gençlik, sapıtmış kişilere daha çok özenmektedir! Bunu da iletişim, bilişim, görseller, medya yapmaktadır. Bu pisliklerden uzak tutmalı. Korunmasını öğretmeli.

                “Çocuklarımız felsefi, ideolojik, sapık felsefi, ideolojik her pislikten korumalı. Bu bilinci çocuklarımıza kazandırmalı. Marksizm, komünizm, ateizm, Darvinizm, Faşizm, Nazizm, Şovenizm, Kapitalizm, Liberal sapıklık, katillik, serserilikten korunması için; İslam ve milli- yerli kültür kazandırmalı. İlimle donatmalı. Bugün insanlık sapıtmıştır! Bunun suçu; etkili, yetkili olanlarındır.”

                Müslüman, hak nedir, batıl, küfür, pislik nedir, bilmeli. “Çocuklarımızı iyi yetiştiren, iyi mümin insanlar cennetliktir. Aksısını yapan, cehennemliktir!” Bunun başka ötesi berisi yoktur. Biz ve çocuklarımız; vatana, millete, ümmete, insanlığa, varlığa, devlete, özgürlüğe, bağımsızlığa, İslam dininin değerlerine yararlı olmalı. “Allah’ı sevmeli ki, Allah da onu sevmeli.” Allah’ın seçkin, değerli, önemli, makbul kulu olmalı. Kula kulluk, itlik yapmamalı. 6 Büyük peygamber, 313 Resul, 124 bin veya 224 bin peygamber gibi yaşamalı. 100 suhuf- sayfa, 4 İlahi kutsal kitaba inanmalı. Zalimlere boyun eğmemeli. Örnek almamalı. Gerçek, doğru ilme sahip olmalı. Mutlaka geçerli bir sanatı, mesleği olmalı. Bugün kurumlar yüzlerce kursu bedava açmaktadırlar. Bunlardan yararlanmalı. Gerçek âlimlere saygı duyup, örnek almalı. 150 bin sahabeyi örnek almalı. İlim, irfan, ahlak, edep, fazilet, adalet, medeniyet, İslam sahibi olmalı. Ülkemizde ve diğer gelişmiş ülkelerde en güzel öğrenim görmeli.

                Her iyiliğin, güzelliğin, doğruluğun, adaletin, ilmin, bilimin “en”leri olmalıyız. “En” olamadığımız için; Asr- Saadet, Emeviler, Abbasiler, Karahanlılar, Gazneliler, Babürler, Selçuklular, Osmanlılar gibi bir devlet bu olanaklarla bile kuramadık. Bu olgun bilge insan olamayışımızdandır. “İyilik, hayır, doğruluk üzere olmalıyız. Zalim olmamalıyız. Zalimlere övgü, destek olmamalıyız. Hakka, hukuka düşmanlık etmemeliyiz. Adil, yaşanabilir, barış içinde huzurlu mutlu bir dünya oluşturacak nesli yetiştirmeliyiz.”

                Huzurlu, mutlu bir hayat sürmek için doğru duygu, niyet, düşünce, davranış içinde olup; ilim, bilim, sanat sahibi olmalı. Halkımız doğrularla bilimsel şekilde eğitilmeli. İdeolojik sapkınlık, azgınlık, serserilik pompalanmamalı. “İneği, fareyi, maymunu kutsal görüp, tapınan Hindu, Budist gibi sapıkların Yoga eylemlerini yapmamız; bizim akılsız, geri zekâlı olduğumuzu gösterir. O ruh ile huzurlu, mutlu, rahat olacağını sanma, ahmaklık olur.” Böylesi binlerce sapıklıktan medet uman; sapkın, azgın kişiler, bu insanımızın ürünüdür! “Baleyi dans diye öğretmek, kendi folklorumuzu unutmak; yozlaşmanın, kokuşmanın sonucudur.” Hikmet- bilgelik olmasa, böyle sapıklıklar devam eder. Sonunda insan hemcinsini canlı yer ve tüketir! “Milli- yerli ol, İslam ol, hak mümin ve bilge, sanatkâr Müslüman ol.  Bunun dışında hiçbir adın, sanın, unvanın olmasın.” Felsefi, beşeri, ideolojik her düşüncesizlik sapıklığından uzak kal. Kurtuluş sadece ilmi, İslam’ı hakkıyla bilip yaşamalı. Aksi halde iki dünya cehennem olur. Bizde Allah cc. Korusun, o cehennemin odunu, ateşi oluruz! Bizden sadece doğru ve gerçeklerin söylemesi! Gerisi kişinin kendine kalmıştır. Biz tebliğ ediyoruz. Güzel örnek olmaya çalışıyoruz.

                “Çok uyanık basiretli bilgin olmalı. İdeolojik sapıklık içinde bulunup, Atatürk maskesi kullanan, katliamcı komünistlerden ve sapkın, azgın serserilerden uzak durunuz. Bunlar; dünyada anne, baba, kardeşleri dâhil, 200 yılda 200 milyon kadar insanı katletmişlerdir!”

                “Diktatör faşistlerden, Nazilerden, şovenlerden uzak kalınız. Bunlar son yüzyıl içinde 100 milyon insanı katlettiler! 200 milyon insanda yakılıp, yıkılan yerleşkelerde; açlıktan, bakımsızlıktan, tedavisizlikten öldü!”

                “Kapitalizmden, liberal olmaktan uzak kalınız. Bunlar birey olarak, 150 devletten daha zengindirler! 100 milyar dolar servetleri olan vardır. Emek, ekmek, yer altı ve yerüstü zenginliğini sömürerek, 1 milyar insan açlıktan, susuzluktan, yokluktan ölümle pençeleşmektedir!”

                “Kur’ân, peygamber, İslam maskesi kullanan; katil, katliamcı dincilerden uzak kalınız! Bunlar 1979 yılından beri 11 milyon Müslüman’ı katlettiler! 65 milyon Müslüman’ı sakat- engelli bıraktılar. Şehirleri harabeye çevirdiler! Bunlarda anne, baba, kardeşlerini acımasızca katletmektedirler!”

                G.M. K. Atatürk diyor ki: “Beni övme sözlerini bırakınız. Gelecek için neler yapacağız, onları söyleyiniz!” Ama bu sapık, yıkıcı, ateist hainler; sadece yıkarlar! Yakarlar! Katlederler! Mahvederler! Hayrı önlemeye çalışırlar! Fitne, bozgunculuk, yıkıcılık, yalancılık, münafıklık, gâvurluk yapmaktadırlar!

                Allah cc. Buyuruyor: “ İyiliği emredin. Kötülükten alıkoyun.”

                Peygamberimiz Hazreti Muhammet sav. Buyuruyor: “ Aldatan bizden değildir. Mümin bir delikten iki defa ısırılmaz.”