Elif VARAN-Özgür KUMANOVALI/İSTANBUL, () - Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, bugün var olan mesleklerin yüzde 70’inin 2040’lı yıllarda olmayacağını belirterek, “Çocuklarımızı 21. yüzyıl ihtiyaçlarına göre yetiştirmemiz gerekiyor. Onları geleceğin mesleklerine hazırlamalıyız” dedi. Dijital iş ve kültür dergisi Digital Age’in, dijital dünyaya yön veren isimleri bir araya getirdiği ‘Digital Age Summit’ bu yıl 13’üncü kez düzenlendi. Bu yıl ‘Future For All’ (Herkes için gelecek) teması ile gerçekleşen ‘Digital Age Summit 2019’da yapay zekâ, nesnelerin interneti, sağlık ve finans teknolojileri, 5G, blockchain, biyoteknoloji, dijital dönüşüm ve akıllı şehirler gibi başlıklarda yaşanan yeni gelişmeler; ekonomik, toplumsal ve insani yönleriyle; geleceğimize yaptıkları katkılar ele alındı. ‘Digital Age Summit’ta konuşmacı olan Özlem Dağ, çocukların 21’inci yüzyıl ihtiyaçlarına göre yetiştirilmesi gerektiği konusunda önemli bilgiler paylaştı. “HER ŞEYİ PARMAKLARININ UCUNDA GÖREN BİR NESİL” Çocukların doğuştan ve var oluştan kaynaklı öğrenme becerileri ile doğuştan kaynaklı dijitale aşina olma becerilerini birleştirmek gerektiğine vurgu yapan Özlem Dağ, “Bugün eğitime başlayan çocukları 2040’lara hazırlıyoruz ama 2040 yılında bugün var olan yüzde 70’i olmayacak. O nedenle çocuklarımızı 21. yüzyıl ihtiyaçlarına göre yetiştirmemiz gerekiyor onların hem bugünün hem de geleceğin dünyasının sorunlarına çözüm üretebilen bireyler olmaları gerekiyor. Eleştirel düşünebilme, problem çözebilme, teknolojiyi bilme, hayal ettiklerini teknolojiyi kullanarak hayata geçirebilme becerilerini kazandırmalıyız. Aslında onlar dijital yerliler çünkü teknolojinin, dijitalin içine doğdular. Her şeyi parmaklarının ucunda gören bir nesil, saniyeler içinde bilgiye ulaşabiliyorlar ama önemli olan bu bilgiyi nasıl kullanacakları ve nasıl üretecekleri. Dünyadaki tüm verimlilik süreçlerini aslında dijitalleşme artırıyor. Biz çocuklarımızı bu imkanlardan faydalandırmalı ve geleceğin mesleklerine onları hazır etmeliyiz” ifadelerini kullandı. “TEKNOLOJİYİ ANLAYABİLEN DEĞİL, ÜRETEBİLEN NESİL GEREKİYOR” Merak ve yaratıcılığın insanın doğasından geldiğini söyleyen Özlem Dağ, bu merak ve yaratıcılığı teşvik edebilmek gerektiğini belirterek, “Hepimiz hayata aynı başlıyoruz ama bambaşka hayatlar yaşıyoruz. Çünkü yeniden üretiyoruz, hayal ediyoruz ve yeniden yaratıyoruz. Önemli olan bu yaratıcılığı ve merakı teşvik edebilmek ve algoritmik düşünme becerisine sahip yapıyı kazandırabilmek. Önemli olanlardan bir tanesi STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) tabanlı eğitim yaklaşımı. STEM sisteminde, disiplinler arası bir öğrenme var. Fen, matematik, teknoloji ve mühendislikler birlikte çalışıyor. Öğretmenler bu süreçte öğrencilere rehberlik ediyor ve onların merakını, yaratıcılığını ortaya çıkaracak şekilde üretmeye teşvik ediyor. Eğer sistem öğrencileri bu şekilde teşvik edebilirse sadece girişken değil girişimci, sadece teknolojiyi bilen değil aynı zamanda üretebilen ve inovatif, yeni işlere imza atabilen yeni nesiller yetişir” diye konuştu. “ÜRETEBİLEN BİREYLER YETİŞTİRMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ” Son 50 yılda dünyada büyük bir değişimin olduğunu söyleyen Özlem Dağ, “Değişim, üretim modellerinden ekonomiye, toplumlar arası ilişkilerden insanlar arası ilişkiye kadar her şeyi etkiledi. Geçmiş ve gelecekle ilgili olan eğitimi etkiledi, eğitimin paradigmaları değişti. Çağın ihtiyaçlarına cevap veren ve geleceğe taşıyan nitelikli eğitimi çocuklarımıza verebilirsek hem bugünün hem yarının dünyasına lider bireyler olarak yetiştirebiliriz. Kendi kültürünü değerlerini temel alan ama dünyanın ürettiği bilime değerlere entegre olabilecek bilgi ve becerileri sahip olan, öğrendiği her şeyi içinde yaşadığı toplumun gelişmesi için üretebilen bireyler yetiştirmek için çalışıyoruz” dedi. (FOTOĞRAFLI)