İç Hastalıklar ve Halk Sağlığı Uzmanı Dr. M. Emin Dinççağ, korona virüsü salgını sürecinde kaygı ve korku gibi sebeplerle özellikle kronik hastaların olumsuz etkilediğini ve tedavilerinin aksadığını belirtti. Pandemi sürecinde hayatın alt üst olduğunu dile getiren M. Emin Dinççağ, “Pandemi için alınması gereken tedbirlerin kısıtlamalar yanında kaygı ve korku da hastaları olumsuz etkiledi. Ortaya çıkışından itibaren 9 aylık bir süredir dünyayı etkileyen korona virüsü pandemisi hayatımızı altüst etti. Yeni bir düzen, yeni bir yaşam şekli dayattı insanlara, artık insanlarda ‘hasta olurum, bana da bulaşır’ korkusuyla sosyal temas azaldı. Kalabalıklara girilmiyor, hayatın birçok sosyal etkinliğinden faydalanılmıyor veya çekinilerek, korku ile temas edilmeye çalışılıyor” dedi. İnsanların yaşam şekillerini değiştirdiğini ve tedavilerini aksattıklarını belirten Dr. Dinççağ, “Bu yeni yaşam şeklinden ister istemez sağlıklı insanlar kadar özellikle kronik hastalıklar diye sınıflandıracağımız, şeker hastalığı (diyabet), yüksek tansiyon (hipertansiyon), koroner kalp hastaları, inme hastaları ve diğer uzun süreli ilaç kullanan ve tedavi altında olan hastalar etkilenmiştir. Gerek hekime ulaşma sıkıntısı gerek ilk aylarda alınan sokağa çıkma kısıtlamaları gerekse kalabalık yerlere girmeme veya hastanelerdeki korona tehlikesi nedeniyle hastalar tedavilerini aksatmışlardır. Bu tedbirlere bir de hastalığın dünya çapında toplum üzerinde oluşturduğu kaygı ve ruhsal baskı eklenmiştir. Tedavilerin gecikmesi veya yeterince alınamaması, diyabetlilerde kan şekeri kontrolünün bozulması, yüksek tansiyon hastalarında tansiyonlarının kontrol edilememesi gibi bazen acil servislere başvurmayı dahi gerektiren ciddi sağlık problemlerine yol açmıştır” diye konuştu. Birçok kronik hastalık için önerilen egzersiz veya yürüyüşlerin de ihmal edildiğini vurgulayan Dinççağ, “Kronik hastalara sıklıkla tedavi protokolü içinde önerilen egzersiz yapmaları, günde 10 bin adım atmaları önerisi, kısıtlamalar veya hastalık korkusu nedeniyle yeterince yerine getirilememiştir. Bu da birçok hastada tedavilerin aksamasına ve olumsuzluklara neden olmuştur. Hareketsiz kalan hastalar kilo almış veya istenilen tedavi hedeflerinden uzaklaşmışlardır. Gerek şeker hastaları gerekse yüksek tansiyonlu hastalar için yürüyüş yapmak, egzersiz yapmak tedavinin önemli bir parçasıdır ve yerine getirilememiştir. Bu eksikliği telafi etmek için en azından egzersiz programına evde kültür fizik hareketleri yaparak destek olmak gereklidir veya müsaade edilen saatlerde kısıtlı da olsa bu açık telafi edilmelidir. Hekim kontrolleri ve ilaç tedavisi imkanlar ölçüsünde pandemi bitinceye kadar aksatmadan sürdürülmelidir” şeklinde konuştu.