Birleşmiş Milletler (BM) Almanya Daimi Temsilcisi Yardımcısı Jürgen Schulz, Batı Şeria’daki İsrail yerleşimlerinin ‘yasal olmadığını, iki eyalet çözümünün güvenilirliğini ortadan kaldırdığını ve sürdürülebilir bir barış sürecini baltaladığı’ uyarısını yaptı.
BM Güvenlik Konseyi’nin 10 üyesini temsilen Orta Doğu’daki duruma yönelik konsey toplantısında yaptığı konuşmada Schulz, 10 üyenin Batı Şeria’daki İsrail yerleşimleri üzerindeki kararının uluslararası yasaya ve BM Güvenlik Konseyi tarafından ortaya konulan Batı Şeria ile Doğu Kudüs’e Yahudilerin yerleşmesini illegal olarak tanımlayan 2334 numaralı karara uygun olduğunu belirtti. Belçika, Fildişi Sahili, Dominik Cumhuriyeti, Ekvator Ginesi, Almanya, Endonezya, Kuveyt, Peru, Polonya ve Güney Afrika’dan oluşan BM üyesi 10 ulusun İsrail yerleşimlerinin sonlandırılmasından yana olduğunu vurgulayan Schulz, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İsrail’i, bölgedeki işgalci güç olarak yerleşim eylemlerini sonlandırmaya çağırıyoruz. Ayrıca, Batı Şeria’daki olası ilhak eylemlerine yönelik endişelerimizi yineliyoruz. İki tarafın da isteklerini yerine getirebilecek tek gerçekçi ve güvenilir çözüm olan iki eyalet yönetimine yönelik müzakerelerin devam etmesini destekleyeceğiz.”
Schulz’un yanında BM Güvenlik Konseyi Filistin Elçisi Riyad Mansour da, 2234 numaralı karar dahil olmak üzere Güvenlik Konseyi tarafından ortaya konulan kararların güvenilirliğinin bütün üye ülkelerin sorumluluğunda olduğunu vurguladı. Güvenlik Konseyi çözümlerinin uyulması zorunlu ve uluslararası yasaların bir parçası olduğunu hatırlatan Mansour, şunları söyledi:
“Meclisteki bir delegasyonun saçmalığı olarak, siz uluslararası topluluk, uluslararası yasalar kapsamında, Filistin’in müzakerelere katılmasına destek vermiyorsunuz. Eğer Güvenlik Konseyi çözümleri de dahil olmak üzere uluslararası yasaları geride bırakırsak, artık orman kanunlarına göre hareket edeceğiz. Birleşmiş Milletler, uluslararası yasaların doğru işlediğinden emin olmak ve anlaşmazlıkların çözülmesine destek vermek için kuruldu. Eğer bundan uzaklaşırsak, güçlü olan zayıfı ezer ve Milletler Cemiyeti’nden önceki seyre, orman kanunlarına geri döneriz.”