Medical Park Tarsus Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sinan Aygün, okul, kreş, yurt, hastane ve bakımevi gibi yerlerde domuz gribinin bulaşma riskinin zirve yaptığını söyledi.<br/>Dr. Sinan Aygün, mevsimsel geçiş nedeniyle artan gribal enfeksiyon ve domuz gribinin ayrıntıları hakkında bilgi verirken, korunma için yapılması gerekenlere dikkat çekti. Dr. Aygün, okul, kreş, yurt, hastane, bakımevi ve kalabalık işyerleri gibi toplu yaşam alanlarının domuz gribi virüsünün bulaşma riskini kat kat artırdığını belirtti. Dr. Aygün, domuz gribinin geçirdiği değişim sonucu artık domuzdan domuza ve insandan insana bulaşabildiğini, bulaşma yolunun ise solunum yolu olduğunu ifade etti.<br/>HER GRİP DOMUZ GRİBİ DEĞİL<br/>Hastaların hekimlere genellikle normal grip semptomlarıyla geldiğini kaydeden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Sinan Aygün, “Baş ağrısı, öksürük, boğaz ağrısı, kas ağrıları, ateş, halsizlik, iştahsızlık gibi şikayetlerle başvuruyorlar. Ülkemizdeki halk arasında domuz gribi olarak bilinen H1N1 virüsüne bağlı ölümler ve vaka sayısı hem hastalar hem de hekimler için endişe kaynağı. Her grip semptomuyla gelen hasta ‘Ben domuz gribi miyim?’ diye soruyor. Tabii ki her grip domuz gribi değildir” diye konuştu.<br/>AĞIR ZATÜRREYE GİDEBİLİR<br/>Domuz gribinin, influenza A tipi bir grip virüsünün yol açtığı, salgınlar yapan, bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirten Dr. Sinan Aygün, “Domuz gribi çok hafif grip belirtileriyle de seyredebilir. Bazen de ağır zatürreye kadar giden ve ölümle suçlanabilen tabloya dönüşebilir” dedi.<br/>Hastalığın insandaki belirtilerin grip ve grip benzeri hastalıkların semptomlarıyla aynı olduğunu kaydeden Dr. Aygün, “Koltuk atından ölçülen 38 derece ve üzeri ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, titreme ve halsizlik, nadiren kusma ve ishal, bu belirtilerdendir” diye konuştu.<br/>RİSK GRUPLARI VE TANI<br/>Hastalığın risk gruplarını da açıklayan Dr. Sinan Aygün, “Domuz gribi nedeniyle hastaneye yatış ve ölüm riski yüksek olan kimseler; 5 yaş altı çocuklar, gebeler, her yaş grubundan astım, KOAH, kalp hastalığı, diyabet gibi kronik hastalığı bulunanlar, bağışıklığı baskılanmış olanlardır” dedi. Dr. Aygün, hastalığın tanısının, belirtilerin-bulguların görüldüğü hastalardan, ilk 4-5 günde alınan solunum salgılarında virüsün görülmesiyle konulduğunu da belirtti. Gripte kullanılan antiviral ilaçların, domuz gribinde de kullanıldığını ifade eden Dr. Aygün, bu ilaçların hastalık belirtileri başladıktan sonra 48 saat içinde verildiğinde hastalığın şiddetini azaltıp süresini kısaltabileceğini belirtti.<br/>KORUNMAK MÜMKÜN<br/>Dr. Aygün, domuz gribinden korunmak için yapılması gerekenleri ise şöyle özetledi: “Hijyen kurallarına dikkat etmeliyiz. Sık sık sabunla ellerimizi yıkamalıyız. Vücut direncimizi yüksek tutmalıyız. Bunun için de düzenli uyumalı, dengeli beslenmeli ve bol sıvı tüketmeliyiz. Ellerimizi yıkayamadığımız durumlarda, ağzımıza, burnumuza ve gözlerimize ellerimizle dokunmaktan kaçınmalıyız. Grip şikayetleri olan kişilerle yakın temastan kaçınmalıyız. Öksürürken ya da hapşırırken ağız ve burnumuzu tek kullanımlık mendil ile kapatmalıyız. Kapalı, kalabalık ve havasız ortamlarda bulunmamaya dikkat etmeliyiz.”