Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya eyaleti Witten kentinde Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne bağlı Sultan Ahmet Cami’ne yapılan kimliği belirlenemeyen kişi veya kişiler tarafından düzenlenen saldırıya tepkiler çığ gibi artıyor.
Olayla ilgili olarak açıklama yayınlayan DİDİB Genel Başkan Yardımcısı Suat Okuyan, “Mabetlere yönelik saldırı ve şiddet eylemlerini, ayrıca toplumsal kargaşanın her türlüsünü bütün kararlılıkla, nefret ve şiddetle kınıyoruz” dedi.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Essen Bölgesinde faaliyet gösteren Witten DİTİB Merkez Camii’ne Pazartesi günü gece 23.52 sularında bir saldırı gerçekleştirilmiştir. Kundaklama şeklinde gerçekleştirilen saldırıda herhangi bir can kaybı yaşanmamış, ancak çıkan yangın sonucunda caminin halıları yanmış ve oluşan is nedeniyle duvarlarda hasar meydana gelmiştir. Olayın gerçekleşmesinin ardından Essen Başkonsolos Yardımcısı Ahmet Faik Davaz ile Essen Din Hizmetleri Ataşesi ve DİTİB Genel Başkan Yardımcısı Suat Okuyan, adı geçen camiye giderek saldırıyı yerinde incelemiş, cami dernek yöneticilerinden saldırı ile ilgili bilgi almış ve cemaate geçmiş olsun dileklerini iletmiştir.
"Witten DİTİB Merkez Cami’ne yönelik olarak gerçekleştirilen bu eylem Müslüman toplumu olarak bizleri endişeye sevk etmektedir. Olayda herhangi bir can kaybı yaşanmaması ise tek tesellimizdir. Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) olarak, son zamanlarda artış gösteren mabetlere yönelik saldırılar sonucunda tekraren ifade ediyoruz ki, mabetlere yönelik saldırı ve şiddet eylemlerini, ayrıca toplumsal kargaşanın her türlüsünü bütün kararlılıkla, nefret ve şiddetle kınıyoruz. Saldırıların faillerinin Alman Emniyet birimlerince en kısa sürede kanun önüne çıkarılacağını ümid ediyor, böylesine menfur olayların bir daha tekrarlanmamasını diliyoruz."
Öte yandan, olayla ilgili İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatı adına açıklama yayınlayan Genel Sekreter Vekili Bekir Altaş da, “İbadethanelere yapılan saldırılar kabul edilemez. Olayı araştıran yetkililer bu tür saldırıları en kısa zamanda ve eksiksizce aydınlatmalıdır" ifadelerini kullandı.
Kimliği tespit edilemeyen şahısların ibadethaneye zorla girip benzin dökerek bu kutsal mekânı ateşe vermelerini son derece endişe verici olarak nitelendiren Bekir Altaş; “İbadethanelere yapılan saldırılar kabul edilemez. Olayı araştıran yetkililer bu tür saldırıları en kısa zamanda ve eksiksizce aydınlatmalıdır.” ifadelerinde bulundu. Altaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“İbadethanelere yapılan bu tür saldırılar nefret duygusunun birer yansımasıdır ve temel değerlerimizi hedef almaktadır. Bu hain saldırının failleri derhâl ortaya çıkarılıp yetkili mercilerce hesabı sorulmalı ve etkin tedbirlerin alınabilmesi için bu tür saldırıların altında yatan sebepler araştırılmalıdır. Buna karşın siyasi irade maalesef bu yönde pek istekli görünmemektedir. Müslüman ve İslam karşıtı suçlar hâlâ ayrı bir kategoride kayıt altına alınmamaktadır. Bundan dolayı bu tür saldırıların artmakta mı, yoksa azalmakta mı olduğu bilinmemektedir. Bu yaklaşımla olayların sebeplerini araştırmak da, alınabilecek önlemleri değerlendirmek de mümkün değildir. Özetle ifade etmek gerekirse, karanlıkta el yordamıyla yol katetmeye çalışıyoruz. Bu sebeple, siyasi iradeye bir kez daha Kuzey Ren-Vestfalya Eyalet Parlamentosu’ndaki gibi inisiyatifleri destekleme ve Müslüman karşıtı suçları ayrı bir kategoride kayıt altına alma çağrısında bulunuyoruz. Saldırıya maruz kalan cami cemiyetine bu zor zamanların üstesinden gelebilmeleri için güç ve sabır diliyoruz. Yakılan mescitteki yangının izleri elbette zamanla kaybolacaktır; yüreklerimizdeki manevi yangının izlerini bertaraf etmek için ise Allah’tan yardım ve sabır diliyoruz.”