Koronavirüs salgını nedeniyle uzaktan eğitim modeliyle girilen yeni eğitim öğretim yılına Bahçeşehir Koleji kendi bünyesinde geliştirdiği Metodbox ve ‘Seemeet’ uygulamalarını kullanarak başlayacak. Bahçeşehir Koleji Eğitim ve Eğitim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan, Metodbox üzerinden yürütülen derslerle eğitim öğretim sürecini etkileşimli bir hale getirdiklerini söyledi.

2020-2021 eğitim-öğretim yılı koronavirüs salgını nedeniyle ‘uzaktan’ başladı. Eğitim kurumları, yeni sürece ayak uydurabilmek adına çeşitli çalışmalar yürütürken, Bahçeşehir Koleji de ‘kişiye özgü eğitim modeli’ altında yürüttüğü yapay zeka tabanlı ‘Metodbox’ projesi ile zaman ve mekan kısıtlaması olmadan, ilkokuldan itibaren tüm kademelerde yeni eğitim-öğretim yılına start verdi. Öte yandan, Metodbox’a ek olarak kendi bünyesinde geliştirdiği Türkiye’nin eğitim odaklı ilk görüntülü konuşma platformu olan ‘Seemeet’ uygulaması ile 21 Eylül’e kadar veri ihlali gibi güvenlik sorunları yaşamadan uzaktan eğitimini sürdürecek.

Uzaktan eğitim modeliyle bakış açıları değişti

Yeni eğitim-öğretim yılına nasıl hazırlandıklarıyla ilgili bilgiler veren Eğitim ve Eğitim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan, Türkiye’deki tüm okullarda 23 Mart itibarıyla uzaktan eğitim sürecine başladıklarını belirterek, “Eğitimde bir değişim ve dönüşüm dönemine şahitlik ediyoruz. Bu doğrultuda veliler, öğretmen ve öğrencilerin de bakış açıları değişti. Öğretmenlerin yöntem teknikleri, öğrencilerin öğrenme yöntem ve tekniklerinde farklılığa gidildi. Ve artık öğrenciler kendi öğrenmelerini yöneten, kendi öğrenmelerinden sorumlu bireyler haline geldi” dedi.

Bahçeşehir Koleji olarak yaklaşık 10 yıldır Kişiye Özgü Öğretim Modeli’ni (KÖM) uyguladıklarına dikkat çeken Dr. Aslan, “Bu modelde her öğrencinin öğrenme stilinin parmak izi kadar özel olduğu bilgisiyle hareket ediyoruz. Öğrencilerin öğrenme hızlarına, öğrenme stillerine ve öğrenme düzeylerine göre eğitim metotlarımızı düzenlediğimiz bu modeli, yapay zekâ ile geleceğe taşıdık. Metodbox adını verdiğimiz yapay zekâ tabanlı kişiye özgü öğrenme platformumuzla öğrencilerimizi destekliyoruz. 23 Mart itibariyle tüm Türkiye’de olduğu gibi biz de uzaktan eğitime geçtik. Metodbox’ı 2 yıldan bu yana tüm kampüslerimizde uyguluyorduk. Uzaktan eğitim süreciyle birlikte ise bizim ana platformumuz haline geldi.

Uzaktan eğitimin en büyük olumsuz yanlarından biri öğretmenin öğrenci, öğrencinin sınıf arkadaşlarıyla etkileşim halinde olmamasıydı. Okul öncesinden 12’nci sınıfa kadar her kademede yaş ve sınıf düzeylerine bağlı olarak yaptığımız hem canlı hem de asenkron olarak Metodbox üzerinden yürüttüğümüz derslerimizle eğitim öğretim sürecimizi etkileşimli bir hale getirdik” diye konuştu.

Etkileşimli ve eğlenceli hale getirdik

Video, animasyon, simülasyon ve deney videoları ile eğitimi olabildiğince etkileşimli ve eğlenceli hale getirerek de bu süreci sağlıklı bir şekilde yürütmeye devam ettiklerinin altını çizen Özge Aslan, “Öğrencilerin ev ortamında disiplinli çalışma düzenine alışmaları biraz zaman aldı. Bu her öğrenci için geçerli. Özellikle küçük yaş grubunda öğretmenini bire bir görmesi, sınıf içerisinde ve sınıf atmosferinde ders işlenmesi bambaşka. Burada da biz sadece bilgisayar başında doğrudan dersleri anlatma yoluyla gitmiyoruz. Öğrencilerimizle uygulamalı dersleri de işliyoruz. Beden eğitimi öğretmeni, bilgisayar başına geçip öğrencilere etkinlik yaptırıyor. Görsel sanatlar öğretmenimiz, müzik öğretmenimiz de aynı şekilde uzaktan eğitimle derslerini yapıyor. Yani sadece Matematik, Türkçe, Fen derslerini işlemiyoruz. O yüzden drama saatleri de yapıyoruz, masal saatleri düzenliyoruz.” şeklinde konuştu.

Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdik

Uzaktan eğitim sürecini asenkron olarak Metodbox uygulaması ile gerçekleştirdiklerini hatırlatan Dr. Özge Aslan, “Ancak canlı derslerimizde yurt dışından hazırlanan farklı programlar da vardı, onları kullandık. O programların öğrenci verilerini saklaması ve kaydetmesi bakımından veri güvenliğini sağlayamadığı için belirli handikapları vardı. Biz de kurum olarak Nisan ayının sonu itibarıyla bu sistemi Türkiye’deki yazılımcılarımız ve mühendislerimizle yerli ve güvenli olarak üretebileceğimizi düşündük. Böylelikle Türkiye’nin eğitim odaklı ilk görüntülü görüşme platformu olan ‘Seemeet’ adını verdiğimiz uygulamayı gerçekleştirdik. Pilot uygularımızı yaptık, şu an tüm Türkiye’deki okullarımızda ‘Seemeet’ platformumuz okul öncesinden liseye kadar kademeli olarak başladı. Ve artık canlı olan derslerimize ‘Seemeet’ platformumuzdan, asenkron olarak da Metodbox üzerinden eğitim-öğretim sürecimize devam ediyoruz” diye konuştu.