Elazığ’da meydana gelen depremde 29 yaşındaki kızını kaybeden ve kendisi de enkaz altından çıkartılan Hamide Bugdalı, “Deprem olalı bir yıl oldu, sanki kızımı yeni kaybettim” dedi.24 Ocak’ta meydana gelen 6.8’lik depremde Elazığ’da 37, Malatya’da 4 olmak üzere 41 kişi hayatını kaybetmiş, iki şehirde 25 binden fazla konut ağır hasar görmüştü. Depremde kent merkezindeki binaların yanı sıra Maden ilçesi Gezin köyünde Tılhem Caddesi üzerinde bulunan 6 katlı Mavi Göl Apartmanı çökmüştü. Çöken binadan Hamide Bugdalı (63) yaralı çıkartılırken, 29 yaşındaki kızı Pınar’ın ise cansız bedenine ulaşılmıştı. Anne Bugdalı, depremin seneyi devriyesinde o anları ve kızını kaybedişini gözyaşları içerisinde anlattı.Deprem olalı bir yıl olduğunu anımsatan Hamide Bugdalı, “Sanki kızımı yeni kaybettim. Hiç unutmadım. 25 yıl kızımla beraber kaldım. Onla bir yastığı başımızı koyuyorduk. Onu kaybedince dünyamı kaybettim. Kızım bensiz durmazdı. Sabah kızımı kaldırım. Kahvaltı hazırladım. Bana rüyasını anlattı. ‘Anne sen her zaman diyorsun beni hacca götür. Rüyamda seni hacca götürmüştüm. Gezdik, çok güzel, yeşillik. Bir dört yola geldik ve kaldırımda oturduk. 5 genç geldi siz burada oturdunuz ama ilerde bir bomba patladı’ dedi. Akşam oldu ve yemek yedik. Saat 21.30 oldu birbirimizi görmedik. Beni çıkarttılar. Gözümü açtım kenardayım, ayağımı çektim. O sıra duvarın önündeyim. Keşke kızım da odaya gelseydi. Ayağımı çektim gelmedi. Baktım ışık oldu ve bağırdım. Korkma biz seni çıkartırız diye bağırdılar. Birkaç tane tuğla çekince açıldı. Dedim ama ayağım yok. Beni çektiler, kızımı bulun dedim. Asker geldi ’kızın sağ’ dedi. Dedim ’ben inanmıyorum’. Ama kızım yolda ölmüş”ifadelerini kullandı.24 Ocak tarihini hiç bilmek ve görmek istemediğini aktaran Bugdalı, “Çok üzülüyorum. Tarihi az kalmış senesi doluyor diyorlar, ben o gece nereye gidiyim diyorum. Nasıl edeyim kimin yanına gidiyim. O saatler gitsin bir daha gelmesin. Yine deprem olmuştu. Hem kapıyı açtım araya gittim. Karşı komşumda kapıyı açtı. Hepsi ağlıyordu. O zaman çok kortum” diye konuştu.