RİZE'de, İl Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'yi (46) şehit eden, Personel Şube Müdürü Ercan Polat (49) ile koruma polisi Yiğitcan Köksal'ı (25) yaralayan trafik polisi İsmail Hakkı Sarıcaoğlu'nu (36) koridorda yakalayarak etkisiz hale getiren kadın polis memuru Zekiye Ş.’nin (42) o anları anlattığı ifadesi ortaya çıktı. Zekiye Ş., "Ensesinden tutup savurarak yere düşürdüm, üzerine çullandım" dedi. Rize’de, 11 Aralık 2018'de, trafik polisi İsmail Hakkı Sarıcaoğlu'nun, İl Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'yi şehit ettiği, Personel Şube Müdürü Ercan Polat ile koruma polisi Yiğitcan Köksal'ı da yaraladığı saldırıya ilişkin hazırlanan iddianamede, şüpheliyi etkisiz hale getiren polis memuru Zekiye Ş.'nin ifadesine yer verildi. Koordinasyon Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Zekiye Ş., ifadesinde Emniyet Müdürlüğü koridorlarından gelen sesler üzerine koşarak birinci kata indiğini belirtti. Zekiye Ş., "O esnada makamda ‘müdürümüz birileri ile kavga mı ediyor?’ diye düşündüm. Bu sırada makam odasından 3 el silah sesi duydum. Silahımı almak için koşarak üst kata çıktım. Çıkarken bana ‘silah verin’ diye bağırıyordum. Silahımı aldım, belime koydum. Makam katına koştum. O esnada ellerini omuz hizasına kadar kaldırmış bir kişiyi gördüm. Bu kişiye Savaş müdürümüz silahını doğrultmuş, ‘Sen misin o?' diye bağırıyordu. Olaydan sonra isminin ‘İsmail Hakkı’ olduğunu öğrendiğim kişinin, 'benim' dediğini duydum. Ben yukarıdan aşağıya indiğim için İsmail Hakkı denen kişi beni görmüyordu. İsmail Hakkı’nın ensesinden tutup savurarak yere düşürdüm, üzerine çullandım. Savaş Müdürümüzün de şahsın üzerine çullandığını hatırlıyorum. Bu sırada diğer polisler de geldi. İsmail Hakkı isimli polis memuruna ilk müdahaleyi ben yaptım, yere yatırdım. Onu yere yatırdığımda dizimle omuz ve boyun kısmını bastırmıştım. Kafasını bana doğru çevirerek boş şekilde baktı. Ona ‘kimsin sen’ diye soruyordum” dedi. İsmail Hakkı Sarıcaoğlu’nu tamamen etkisiz hale getirildiğini düşündüğünde kalkarak hızlıca makam odasına koştuğunu anlatan Zekiye Ş., "O sırada koruma polisi Yiğitcan sürünerek özel kalem odasına gidiyordu. Bana ‘abla vuruldum’ dedi. Koşarak sayın müdürümüzün makam odasına girdim. Giderken yerde bir adet tabanca gördüm. Müdürümüz yüz üstü yerde yatıyordu. Kafasının alt kısmında yerde kan vardı. Sağ kol bileğinin nabzına baktım. Sonra makam koridoruna koştum, ‘ambulans’ diye bağırdım. Sonra yine makama girdim, sayın müdürümüzün nabzına baktım, ama nabız alamadım. Koruma polisi Yiğitcan’ın yanına gittim. Yiğitcan’ın dayanması için moral verici şeyler söyledim. Yiğitcan, Altuğ Müdürümüzün durumunu bana sordu. Sayın müdürümüzün durumunun iyi olduğunu söyledim. Sonra ona ambulansa kadar eşlik ettim” ifadelerini kullandı. AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 40 YIL HAPSİ İSTENDİ Saldırıyla ilgili yürütülen çok yönlü soruşturmada 41 sayfalık iddianame hazırlandı. İddianamede, Sarıcaoğlu hakkında, 'tasarlayarak kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme' ve 'tasarlayarak 2 kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs' suçlarından 'ağırlaştırılmış müebbet hapis' ve 40 yıla kadar hapis cezası istendi.