CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, "Kamu kurumlarını FETÖ'den ve diğer terör örgütü sempatizanlarından arındırmak kadar, devletin içinde bir daha böyle yapıların oluşmasının önüne geçmek de önemlidir. Bizim asıl sorumluluğumuz FETÖ'yü doğuran ve besleyen ekosistemi yok etmektir. Şüphesiz bunun yolu da şeffaflıktan, ehliyet ve liyakate dayalı sistemi inşa etmekten geçiyor." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Darbe Girişimi'nde bombalanıp hasar gören Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün yeni binasının açılış törenine katıldı. Törene Erdoğan ile birlikte TBMM Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bakanlar, MİT Başkanı Hakan Fidan, Ankara Valisi Vasip Şahin, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Yüksek Yargı üyeleri ve diğer protokol üyeleri katıldı. Darbe girişimi sırasında cuntacılar tarafından başından vurulup gazi edilen Terörle Mücadele Dairesi eski Başkanı Turgut Aslan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanında oturdu. Erdoğan, törende uzun süre Aslan'ın elinden tuttu. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra kendisine seslenen çocukları yanına alıp hatıra fotoğrafı çektirirek oyuncak verdi. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nün yeni binasının hayırlı olmasını dileyerek, "Turgut Aslan kardeşimiz bu mücadelede önde gelenlerden bir tanesi oldu ve kendisini burada dinlerken hala yüreğinden gelen ifadeleri de duydunuz. İşte bizim polisimiz bu. Kendilerine bir kez daha yürekten şahsım milletim adına teşekkür ediyorum" dedi. 'SAKALIMIZI KESTİLER AMA KESİLEN SAKAL ÇOK DAHA GÜR BİTTİ' Darbe girişimine dair görüntülerin, vahşetin boyutunu ortaya çıkardığını aktaran Erdoğan, "Bu hainlerin gözlerini kendi insanına, meslektaşlarına karşı, 'Vurun, öldürün, acımayın, üzerine sıkın' diyecek kadar kin bürümüştü. Acımasızca şehit ettikleri sivilleri yerde sürükleyecek, bir de utanmadan fotoğraflarını çekecek kadar insanlıktan çıkmışlardı. FETÖ'cülerin bu kininden Ankara emniyetimiz maalesef nasibini aldı. Uçakla bombalanan bu bina, oluşan tahribat sebebiyle artık kullanılamaz hale gelmişti. Ne yaptılar? Sakalımızı kestiler ama kesilen sakal çok daha gür bitti. Biz ise onların kollarını kestik. Kolay kolay bir daha ayağa kalkamayacaklar. Yeter ki, bir olalım, iri olalım, diri olalım, beraber olalım, kardeş olalım, bu işi bitiririz. Bu modern binanın daha donanımlı sizlere daha iyi hizmet verecek binayı teşkilatımıza kazandırmak için çalışmalara başladık Gölbaşı'ndaki bina da muhteşem ve şu anda ora da hizmetini verir durumda" diye konuştu. 'HİÇBİR GÜÇ, İŞGAL GİRİŞİMLERİNE TEŞEBBÜS EDEMEYECEKTİR' Türkiye demokrasisinin kazanımlarına canı pahasına sahip çıkan kurumlar olduğu sürece hiç kimsenin bu millete diz çöktüremeyeceğini ifade eden Erdoğan, "Milletine ve devletine bağlı askerlerimiz, polislerimiz, istihbaratçılarımız olduğu sürece, hiçbir güç, bir daha asla 15 Temmuz benzer işgal girişimlerine teşebbüs edemeyecektir. 15 Temmuz gecesi 3'ü polis 5'i asker 183'ü sivil olmak üzere toplam 251 vatandaşımızı şehit verdik. Ankara emniyeti çevresinde 10 kardeşimiz şehadete yürüdü, o gece ayrıca 2 bin 193 insanımız da gazilik payesiyle şereflendi. Milleti, devleti için hayatlarını feda eden şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Allah, şehitlerimizi cennetiyle müşerref kılsın. Onları peygamber efendimize komşu eylesin" dedi. 'HEDEF, RUSYA İLE ORTAK ÜRETİM' 82 milyonun tamamının şehitlere can, minnet ve vefa borcu olduğunun altını çizen Erdoğan, şöyle konuştu: "Bu borcu maddiyatla ödemenin mümkün olmadığı hepimiz gayet iyi biliyoruz. Hiçbir maddi imkan, şehit ve gazilerimizin fedakarlıklarının karşılığı olamaz. Bu borcu ancak bir nebze de olsa, şehitlerimizin uğruna canlarını feda etikleri değerlere sahip çıkarak ödeyebiliriz. Onların ölümü göze aldıkları vatan, millet, bayrak, ezan gibi ortak hasletlerimizi yücelterek, ruhlarını şad edebiliriz. Biz de çalışmalarımızı bu hassasiyetle yürütüyoruz. Ülkemizi ekonomide, güvenlikte, savunma sanayiinde, dış politikada çok daha ileri taşıyacak adımları atıyoruz. İşte şu anda, S-400'lerimizi almaya başladık. 'Alamazlar' dediler, 'Onları bir yerlere yerleştiremez' dediler. 'Almanız doğru olmaz' dediler ve bugün itibariyle 8'inci uçak da geldi, o da içindekileri boşaltmaya başladı. İnşallah, Nisan 2020'de son noktayı koyuyoruz ve bununla birlikte hava savunma sistemlerimizde dünyada sayılı ülkelerden biri haline geliyoruz. Şimdi hedef ortak üretimi Rusya ile beraber yapmak. Daha ileri gideceğiz." '30 BİN 714 FETÖ'CÜ TEŞKİLATTAN İHRAÇ EDİLDİ' Türkiye'yi demokraside zirveye taşımanın mücadelesini verdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir daha 15 Temmuz benzeri ihanetler yaşatmamak için gereken her türlü tedbiri alıyoruz. Liyakat, ehliyet ve adalet ilkelerine göre millete ve memlekete sadakat çerçevesinde devletimizin kurumlarını yeniden yapılandırıyoruz. Devletimizi ve milletimizi bünyesine sızmış FETÖ'cü teröristlerden arındırma sürecini 15 Temmuz ihanetinden çok daha önce 17-25 Aralık girişiminin hemen ardından başlatmıştık. Birileri o günlerde FETÖ'nün paçavraları önünde nöbet tutarken, grup kürsülerini FETÖ'nün propaganda aracı haline getirirken biz meydan, meydan FETÖ'nün ipliğini pazara çıkarıyorduk. 15 Temmuz darbesinden önce bilhassa emniyet ve yargı teşkilatımız içinde FETÖ ile mücadele noktasında önemli adımlar attık. Polis Akademisi gibi bir dönem adeta FETÖ'nün militan yuvası haline dönüşmüş kurumları aslına uygun şekilde yeniden yapılandırdık. Milletin emaneti silahları millete karşı kullanmaktan çekinmeyen, örgütün gizli haberleşme araçlarını kullanan şahısları titiz bir çalışmayla tespit ettik ve bunların emniyet teşkilatımızla ilişiğini kestik. Bu kapsamda 30 bin 714 FETÖ'cü teşkilattan ihraç edilirken, 1801 kişi de görevden uzaklaştırılmıştır. FETÖ'cülerin temizlenmesiyle boşluk çıkmaması için gereken tedbirleri aldık. Bu çerçevede, 2017'de 2 bin 854 komiser yardımcısı ve 21 bin 846 polis memuru, 2018'de 3 bin 26 komiser yardımcısı ve 25 bin 373 polis memuru, 2019'da ise 2 bin 500 polis memuru göreve başladı." EHLİYET VE LİYAKAT VURGUSU Müslümanın bir kez ısırıldığı delikten, ikinci defa ısırılmayacağını kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu: "Şunu samimiyetle söylüyorum, birileri bunu istismar edebilir. Bizim de geçmiş itibariyle bunlara karşı eksiklerimiz, hatalarımız olmuş olabilir. Gene söylüyorum ama o delikten bir kez daha sokulmamayı 2010 itibariyle ortaya koyduk, gereğini de yaptık ve yapıyoruz. Basiret ve feraset sahibi olmak, aynı hataları tekrarlamamayı gerektirir. Kamu kurumlarını FETÖ'den ve diğer terör örgütü sempatizanlarından arındırmak kadar, devletin içinde bir daha böyle yapıların oluşmasının önüne geçmek de önemlidir. Bizim asıl sorumluluğumuz FETÖ'yü doğuran ve besleyen ekosistemi yok etmektir. Şüphesiz bunun yolu da şeffaflıktan, ehliyet ve liyakate dayalı sistemi inşa etmekten geçiyor. Maalesef ülkemiz, geçmişte ayrımcılığın hüküm sürdüğü, bazı kurumların kapılarının toplumumuzun ekseriyetine kapatıldığı dönemler yaşamıştır." 'BÜROKRATİK OLİGARŞİYE YOL AÇAN HASTALIKLARI MİLLETİN GÜNDEMİNDEN ÇIKARACAĞIZ' Geçmişte yaşanan ayrımcılıkların FETÖ'ye istismar edeceği bir zemin sunduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: "FETÖ 1970'lerden beri, devletle millet arasında oluşan fay hatlarını kullanarak, topluma sirayet etmiştir. Bu ihanet çetesiyle mücadele ederken, FETÖ'yü besleyen ve büyüten hataların tamamen ortadan kaldırılması da şarttır. Bugün atılan adımların kalıcılığı, işte bu alanlarda elde edilecek başarıya bağlıdır. Adalet, liyakat hukuk ve demokrasi sütunları üzerinde yükselen bir yapıyı çökertebilecek hiçbir sinsi güç yoktur. Biz de bu anlayışla devletle millet arasındaki bağları yeniden tahkim ediyoruz. Türkiye'yi sadece belli kesimlerin değil, 82 milyonun her bir ferdin sahipleneceği bir devlet haline getirmeye çalışıyoruz. Hiçbir vatandaşımızın kendini ötekileşmiş hissetmeyeceği, kuşatıcı- kucaklayıcı bir sistemi ülkemize kazandırmanın gayretindeyiz. Cumhurbaşkanlığı Sistemi, bu bakımdan siyasi tarihimiz boyunca, bu yönde atılmış en büyük adımdır. Hizipçililk, ekipçilik, dar kadroculuk gibi bürokratik oligarşiye yol açan tüm hastalıkları bu milletin gündeminden kalıcı olarak çıkaracağız. Polis teşkilatımızın en altından, en tepesine kadar tüm kademelerindeki terfileri de böyle bir hassasiyetle şekillendiriyoruz. Hangi iddia, hangi kisve altında olursa olsun, kendini devletin ve milletin menfaatleri üzerinde gören hiçbir anlayışın, bir daha buralarda hakim olmasına izin vermeyeceğiz." AKŞENER VE KILIÇDAROĞLU DA KURDELE KESTİ Erdoğan'ın konuşmasının ardından kurdele kesilerek binanın açılışı gerçekleştirildi. Kurdele kesimine CHP lideri Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Akşener de katıldı. FOTOĞRAFLI