HASTANE AÇILIŞINA KATILDI Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Keçiören Belediyesi'nin karşısında bulunan özel hastanenin açılışına katıldı. Hastanenin 250 yatak kapasitesiyle Keçiören'de önemli boşluğu dolduracağını kaydeden Erdoğan, ilçe sakinleri için sağlık dileyerek, "Allah, sigara denilen zehirden de bizleri uzak tutsun" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Keçiören'deki programının ardından Sincan'a geçti. Burada düzenlenen toplu açılış törenine katılan Erdoğan, Zir Vadisi'nin, Ankara'nın en önemli tarihi yerlerinden olduğunu aktararak, şunları söyledi: "Zir Vadisi, Timur'un fillerini sakladığı yer olarak da biliniyor. Sincan Belediyemiz, bu bölgeyi arkeolojik önemine uygun bir şekilde yeni baştan düzenliyor. Vadi içinden geçen derenin ıslahından başlayarak, yürüyüş yollarından mesire alanlarına, sosyal ve kültürel pek çok esere kadar bu bölgeyi Ankara'nın en cazip yerlerinden biri haline getireceğiz. Geçmiş asırlarda Ankara'nın güreş ve spor müsabakası alanı olan bu yeri, ata sporlarımızın merkezi haline dönüştüreceğiz. Bir diğer önemli projemiz, 2 kilometrelik tramvay hattıdır. İlçenin 2 ayrı yakasında bulunan metro ve Başkentray istasyonları arasında kurulacak bu hatla toplu taşıma sistemleri arasındaki geçişler kolaylaşacak. Mülk Mahallesi'nde 116 bin metrekarelik alanda kuracağımız tesiste vatandaşlarımızın güvenli ve huzurlu bir ortamda poligon hizmetinden yararlanabilmesini temin edeceğiz." 'İZMİRLİ KARDEŞLERİM 'CUMHUR İTTİFAKI'NA VERECEK' İzmir Körfezi ile ilgili konuşan Erdoğan, "Kokudan geçilmiyor, aynen benim aldığım İstanbul'un Haliç'i gibi. İnşallah şimdi İzmirli kardeşlerim inanıyorum ki İzmir'de 'cumhur ittifakı'na verecekler ve Nihat kardeşimizle İzmir'i pırıl pırıl yapacağız. İstanbul neydi, Ankara neydi? Biz buraları devraldıktan sonra ne oldu? Daha güzel olacak. Önümüzdeki dönemde büyükşehirde Sincan Belediyesi'nde yapacağımız hizmetlerle Ankara'mızı büyük ve güçlü Türkiye hedefimizle mütenasip bir noktaya çıkarmakta kararlıyız" dedi. 'ESKİDEN SİYASETİ PAMUK İPLİĞİNE BAĞLI TÜRKİYE VARDI' Türk milletinin, saldırıya uğradığında sinmeyip, silkelenerek, kendisine geldiğini belirten Erdoğan, "Onlar yüklendikçe Türkiye'nin hedeflerine ulaşmak onuşundaki azmi bileniyor. Eskiden siyaseti pamuk ipliğine bağlı, yönetimi kaygan zeminde ilerleyen, ekonomisi birkaç milyar dolarlık manipülasyonlarla sarsılan bir Türkiye vardı. Şimdi bölgesinde ve dünyada sürekli yükselen bir Türkiye var. Etrafımızın terör örgütleriyle kuşatılmasının sebebi budur. Ekonomimizin akıl ve izan dışı gerekçelerle çökertilmeye çalışılmasının sebebi de budur. İçimizdeki siyaset ve ticaret muhterislerinin kışkırtılarak, istikrarımızın tehdit edilmeye çalışılmasının sebebi budur" diye konuştu. 'SARIMSAKLARI DEPOLARDA ÇÜRÜTÜYORLAR' Fırsatçıların her dönemde işe koyulduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "Döviz, faiz, enflasyon kıskacında teslim alınmaya çalışılan Türkiye'nin mücadelesine destek vermek yerine fırsatçı bir anlayışla kene gibi milletimizin sırtına yapışanlara meydanı bırakmayacağız. Fırsatçı kimdir biliyor musunuz? Fırsatçı; en yüksek döviz kurundan fiyat belirleyip, kur epey gerilediği halde aynı etikette ısrar edendir. Fırsatçı; elinde malı olduğu halde fiyatlar yükselsin, diye bunu piyasaya sürmeyip, stokçuluk yapandır. Şimdi olduğu gibi patates, domates, biber, marul, ıspanak, vesaire. Ne oldu? Bugünden itibaren Ankara, İstanbul başladık; belediyelerimiz vasıtasıyla bütün bu ürünleri sebze- meyve satmaya başladık. Şimdi fiyatlar yarıya indi daha da inecek. Bunlarla kalmayacağız. Pirinç, bulgur, mercimek hepsi. Sarımsakları depolarda çürütüyorlar, maalesef uygun fiyatla vermiyorlar. Fırsatçı, girdi maliyetleriyle orantısız şekilde fiyatları katlayandır. Fırsatçı; çarklar dönmeye devam etsin, diye devletin kendisine sağlandığı imkanları kolay kazanç hırsıyla götürüp, başka yerde kullanandır. Fırsatçı; elinde imkan olduğu halde ülkesinin bu kritik döneminde onu kullanmayıp, bir başka köşede pusuda bekleyendir. En tehlikeli fırsatçılık da tüm bunları bildiği halde ülkesinin saflarında yer almak yerine Türkiye düşmanlarının ağzıyla siyaset yapandır. İşte sebze- meyve olayı budur. Bay Kemal, işte bunlarla uğraşıyor. Biz seni zaten SSK Genel Müdürü olduğun zamandan tanıyoruz ya. Hastaneye sağlıklı girenler, ne yazık ki sağlıksız çıkıyordu. Siz ölüleri bile rehin aldınız ya biz sizi biliyoruz. Kim bu? Bay Kemal, onların zihniyeti." ‘BUNLARA OSMANLI TOKADINA VAR MIYIZ?’ Ekonomideki dalgalanmanın boyutuyla ilgisiz fiyatları 4'e, 5'e katlayanların ve bunun istismarını yapanların, Türkiye'ye saldıranların değirmenine su taşıyanlar olduğunu kaydeden Erdoğan, "3 kuruş fazla kazanmak veya 3 oy fazla almak için bu aziz milletin sırtına hançer saplamaktan çekinmeyenlere dersini kim verecek? 31 Mart akşamı, bunlara Osmanlı tokadına var mıyız? Hazır mıyız? Biz 17 yıldır nasıl bunlara rağmen milletimizle kol kola, gönül gönüle ülkemizi büyütmüşsek önümüzdeki dönemde de 2023 hedeflerimize aynı şekilde ulaşacağız" dedi. Esenboğa Havalimanı'ndan Ankara'nın merkezine, 16- 17 yıl önce, doğru dürüst yol olmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Havalimanımız yoktu, doğru dürüst. Şu andaki havalimanını bizler yaptık. Sırtüstü yatarak, uçağa bakıyorduk; ama şimdi öyle bir şey yok. Uçağa binmek nere? Otobüsle gidiyorduk. Şimdi artık rahatlıkla uçağa binebiliyor muyuz? Bu bir refah seviyesini gösteriyor. Milletim benim, buralara geldi" diye konuştu. FOTOĞRAFLI