KARS (İHA) – Eski Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde AK Parti Kars İl Başkanlığı’nın organize ettiği yemeğe katıldı.<br/>Seçim öncesinde Kars AK Parti İl Teşkilatı ile bir takım ziyaretler gerçekleştiren Yazıcı, partisinin düzenlediği yemeğe katıldı. AK Parti’nin yaptıklarının iyi anlatılması gerektiğini belirten Yazıcı, “Yaptıklarımızı anlatmanın en kestirme yöntemi kıyas yapmaktır. Kıyas yapacaksınız. Neyi kıyas edeceğiz? Eski Türkiye ile yeni Türkiye’yi kıyas edeceğiz. Yeni Türkiye’ye sadece bugünün Türkiye değil. Yeni Türkiye’nin inşa süreci, 3 Kasım 2002’de başlayan süreçtir. İnşa ede ede, devam ediyor. Öyle yürüyoruz. İşte bu yeni Türkiye süreci de, eski Türkiye ile kıyaslayacaksınız. Hangi alanda, hangi alanının muhatabını istiyorsa o alanda, seçim hakkını ona vereceksin. Kadın hakları dahil, hak ve özgürlük alanında, demokratikleşmede, sağlıkta, eğitimde, bayındırlıkta, sosyal politikalarda, Türkiye o gün ne durumdaydı. Bugün ne durumdadır” dedi.<br/>“O günün Türkiye’si kuyrukların olduğu bir Türkiye idi” diyen Yazıcı, şunları kaydetti:<br/>“Kuyruk vardı Türkiye’de. Nerede hastane de kuyruk vardı. Muayene kuyruğu, belki küçük yerlerde görmemiş olabilirsiniz. Her birimizin büyük kentlerde akrabaları var. Tanıdıkları var. Arkadaşları var. Gece saat 7’de gidiyordun. Sabah namazında, ikindi namazında muayene kuyruğunda bekliyordun. Ne kuyruğu muayene kuyruğu. Böyle bir ülke olur mu? Çıkar bir kuyruğa daha girerlerdi. Ne kuyruğu? İlaç kuyruğu, SSK hastanelerinde ilaç almak için, emekli sandığı hastanelerde ilaç almak için, devlet ilaç satar mı arkadaşlar? Satıyordu. Uyduruk bir iş yapılıyordu. El attık olmak dedik. Bakın Türkiye’de 13 yıldır bütçe yapıyoruz. Bütçede en fazla kaynağı eğitime ve sağlığa ayıran bir hükümettir. Niye eğitim ve sağlık? Her faaliyet insana dokunan faaliyettir. Ama bu iki alan doğrudan doğruya insana dokunan alandı. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. Sağlığı olmayan, sağlık güvencesi olmayan, bir bireyin diğer hak ve özgürlüklerinin bir anlamı var mı? Olabilir mi, söz edilebilir mi? Adamın sağlığı yerinde değil ifade özgürlüğünden söz ediyorsun. Bir anlamı olur mu? Önce insanı yaşatacaksın.”