Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, son günlerde gündemde olan tarihi hanların otel olması iddiasıyla ilgili şöyle konuştu: “Kapalı Çarşı kapandığında dışarıya kapısı olan ancak şu anda depo olarak kullanılan iki hanın mülk sahipleriyle görüşerek otele dönüşmesi ile ilgili onların görüşlerini aldık.”
İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından Kapalıçarşı ve Tarihi Yarımada Çalıştayı düzenlendi. Çalıştaya katılan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir de açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Demir, Kapalıçarşı’nın tarihi dokusunun korunması amacıyla bir proje geliştirildiğini belirterek şunları söyledi: “İçine girdiğimizde görüntü kirliliğinden tutun gözlerimizin göremediği yer altına yapılmış bir sürü müdahaleler yine o müdahaleler sonucu alt yapının bozulmasıyla hem yukarıdan hem de aşağıdan suların kapalı çarşıyı basması gibi yukarılardan sarkan kablolardan tutunda bir sürü görüntü kirliliğinin çözüm önerilerini sunan bir proje çalışması gerçekleştirdik. Bu projenin avam kısmı kurul tarafından onaylandı. İşin içine baktığımızda çok önemli bir kısmın geçildiğini söyleyebiliriz. Sırf projelerin onaylanması 10 yıllar sürerdi normalde. Normalde bir tarihi projenin yapılması kurul tarafından onaylanması üstüne titrediğiniz halde iki yılda biter. Ama biz bu projenin onaylanmasını bekleseydik hala bu çalıştay da Kapalıçarşı’nın nesini konuşacağız ana maddemiz olacaktı. Ama şu an çarşının bütün projelerini biliyoruz.”
“DEPO OLARAK KULLANILAN İKİ HANI OTEL OLARAK PROJELENDİRDİK”
Proje kapsamında Kapalıçarşı etrafındaki hanların projeye dahil edildiğini dile getiren Başkan Demir, “Özellikle çadırcılar, yani Beyazıt’tan Sahaflara gelinen küçük dar caddeden bahsediyoruz, oraya cephesi olan hanlar ile ilgili bir çalışma yaptık. Hanlardan bahsederken son zamanlarda çok konuşan manipüle edilen konuyla ilgili açıklama yapmak gerekirse, bu bölgede bin 700 han var. Kapalıçarşı’nın üst tarafında iki hanın, Kapalıçarşı kapandığında dışarıya kapısı olan ancak şu an depo olarak kullanılan iki hanın mülk sahipleriyle görüşerek otele dönüşmesi ile ilgili onların görüşlerini aldık. Onlarda uygun olacağını söyledi. Biz, projelerimizi ona göre yaptık kurul tarafından onaylandı” diye konuştu.
“HANLAR OTEL OLURSA GECE GÜNDÜZ YAŞAYAN ŞEHİR OLUŞUR”
Depo olarak kullanılan iki hanın şu an boş olduğu ve etrafının akşam saatlerinde güvenlik açısından tehlikeli hale geldiğini ifade eden Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:“Akşam saat 7’den sonra hanların etrafı karanlık ve kimsenin olmadığı bir alana dönüşüyor. Kışın akşam saat 5’ten sonra yazın ise akşam saat 9’dan sonra insan bulmak mümkün değil. Konuştuğumuz zaman 8 bin 500 yıllık tarih ve dünyanın en çok ziyaret edilen bölgeleri diyoruz buraya. Ama maalesef akşam olunca burası insanların girmeye çekindiği yer haline geliyor. Biz, bu hanlar istenirse eğer müracaat edilirse eğer otele dönüştürülmesinin önünün açılacağını söyledik. Çünkü İTO’nun hemen arkasından Kapalıçarşı’nın olduğu yere kadar bu aralarda 15-20 iyi otelin olduğunu düşünün. Gece de yaşar buralar ve buralar birbirini tetikler. Birinde hayat biterken öbüründe hayat başlar. Dolayısı ile bizim arzu ettiğimiz gece ve gündüz şehirleri oluşur.”
“HANLARDAN EMLAK VERGİSİ ALAMIYORUZ”
“Bu hanlardan emlak vergilerini almakta zorlanıyoruz” diyen Mustafa Demir, “Hakikaten giriş katları çalışıyor sadece. Eskiden bu hanların her yanı çalışıyordu. En küçük metrekaresi bile çalışıyordu. Ancak şu anda üst katları depo olarak kullanılıyor sadece giriş katları çalışıyor. Böyle olunca esnaf gelip diyor ki ‘bizim depo olarak kullandığımız yerden niye emlak vergisi alıyorsunuz?’ Eğer öyle bir potansiyel varsa bu insanların mülk sahiplerinin önünün açılması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.
Başkan Demir, konuşmasının devamında hanlar ile ilgili projenin kendi kararları öncesinde 2012’de onaylı imar projelerinde bulunduğunu söyleyerek sözlerini şöyle tamamladı: “Tarihi hanların, avlulu hanların hepsinin, kurul ve büyükşehir belediyesi tarafından onaylanan bir bölü 5 binlik kararlara göre tarihi hanların hepsi otel olabilir. Biz, ortası avlusu olmayan vesaire ama muazzam tarihi eser niteliği taşıyıp insanların hiçbir şekilde kullanmadığı bu yapıları ne yapacağız?”