Kütahya’da, hattat Mahmut Şahin’in öğrencilerinden Mehmet Ali Tunca, cam üzere Hüsn-i Hat sanatını işleyerek, bir ilke imza attı.

Emekli olduktan sonra hat sanatına başladığını 60 yaşındaki Tunca, "Şu an benim yaptığım sanat adeta iğneyle kuyu kazmak gibi. Ama sebat ettim, bu sanatı belirli bir noktaya getirdim" diye konuştu.

Kütahya, Bursa, Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kocaeli gibi şehirlerde Hüsn-i Hat Kursu veren hattat Mahmut Şahin’in "Değişik ilginç bir sanata yönel" tavsiyesi üzerine cam oyma sanatına başladığını kaydeden Tunca, "Hocamın tavsiyesi üzerine ne yapabilirim diye uzun bir araştırma yaptım. Araştırmalarımda cam üzerine Hüsn-i Hat işlenmediğini tespit ettim ve bu hususta denemeler yaptım. Denemeler bir kaç yıl içinde olumlu sonuç verince sanatı daha da geliştirdim. Daha sonra cam oyma sanatını belirli bir noktaya getirdi. 13 yıldır cam oyma sanatı ile uğraşıyorum. Şimdiye kadar büyük ebatta 10’un üzerinde eser ürettim" şeklinde konuştu.

Eserlerini, bir ile 4 santimetre kalınlığındaki camlara elmaslarla kazımak suretiyle meydana getirdiğini ifade eden Mehmet Ali Tunca, "Bir metreye 60 santimetre ebatındaki cama Hilye-i Şerif’i tam bir yılda işledim. Bu esere ışık da verilmesiyle ortaya doyumsuz bir görüntü çıkıyor. Benim sanatım sabır, emek ve fedakarlık istiyor. Türkiye’de cam üzerine Hüsn-i Hat işleyen başka bir sanatçı yok, Amacım bu sanatı yaygınlaştırmak" ifadelerini kullandı.

Tunca, elinde halen 10 civarında eseri bulunduğunu, eser sayısının 20’nin üzerine çıkması halinde geniş katılımla bir sergi açmayı düşündüğünü sözlerine ekledi.

Hüsn-i Hat sanatı

"Hüsn-i Hat, Arap harfleri çevresinde oluşmuş güzel yazı sanatıdır. Hat, Arapça çizgi demektir. Hat sanatı Arap harflerinin 6. yüzyıl ila 10. yüzyıl arasında geçirdiği bir gelişme dönemiyle ortaya çıkmıştır. Devamı hattı daha güzel şekillerde, değişik kurallar çerçevesinde yerine ve zamanına göre geliştirmek olmuştur."