Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu yıl bazı yörelerde 15 Nisan’dan itibaren yapılan çeltik ekiminin özellikle Trakya’da Nisan ayından itibaren gerçekleşen aşırı yağışlar nedeniyle geciktiğini bildirdi.
Bayraktar, “Mayıs ayı boyunca devam edecek çeltik ekimindeki gecikme, zamanında hasadı da engelliyor. Hatta erken ekim yapan bazı üreticilerimiz, aşırı yağışlar nedeniyle yeniden ekim yapmak durumunda kalabilir” dedi.
Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, hasadı geciken çeltikte sonbahar yağışlarının erken başlaması durumunda hasadın güçleşebileceğini, bu yağışların çeltik tarlalarında yatmaya neden olacağını, bunun da dane kaybına yol açacağını belirtti. Bayraktar, bu durumda çeltik randımanının düşeceği ve kurutmada sorunlar yaşanabileceğinin altını çizdi.
Üretimde doğal koşullar nedeniyle çeşitli sorunlar yaşansa da çeltik üretimde artış eğiliminin sürdüğü bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Son 10 yılda çeltik ekim alanları yüzde 30,5, çeltik üretimi yüzde 38,3 oranında artış gösterdi. 2005-2014 döneminde ekim alanları 850 bin dekardan 1 milyon 108 bin 844 dekara, üretim 600 bin tondan 830 bin tona çıktı. Dekar başına verim ise 706 kilogramdan 749 kilograma yükseldi. Üretim, 2011 ve 2013 yıllarında 900 bin tona, ekim alanı 2012 yılında 1 milyon 197 bin 247 dekara kadar ulaştı. Verim, 2011 yılında 905 kilograma kadar yükseldi. Üretim artışında ekim alanlarının yanında verim artışının da etkisi var. 2014 yılında 1,1 milyon dekar alanda toplam 830 bin ton çeltik üretimi yapıldı. Uygun tohumluk kullanımı verimi artırıyor. Verim potansiyeli yüksek, kısa boylu, makineli hasada uygun, hastalık ve zararlılara dayanıklı, farklı yetişme devrelerinde soğuğa toleranslı ıslah edilmiş çeltik tohumlarının kullanımının artması verim artışına yol açtı.
Ekim alanlarının artmasında 2005 yılından itibaren çeltik üreticilerine verilen prim desteği de etkili oldu. Üretim artışının devamı için prim önemli.
Dünyada çeltik üretimi yapan tüm ülkeler dikkate alındığında, Türkiye çeltik veriminde, Avustralya, Mısır, ABD, Uruguay ve Peru’dan sonra 6. sırada yer alıyor. Dekara 749 kilogramla 440 kilogram olan dünya ortalamasının oldukça üzerindeyiz.”
ÇELTİK ÜRETİMİNİN YÜZDE 92’Sİ 8 İLDE
Ülkemizde toplam 30 ilde, 1,1 milyon dekar alanda çeltik tarımı yapıldığını belirten Bayraktar, “ekilen alan ve üretim bakımından ilk sırada Marmara Bölgesi yer alıyor. Ekim alanında bu bölgeyi, Karadeniz, İç Anadolu ve Akdeniz Bölgesi takip ediyor. Üretilen çeltiğin yüzde 40’ı Edirne ilinde üretiliyor. Edirne’yi yüzde 13,6 ile Samsun, yüzde 11 ile Balıkesir, yüzde 10 ile Çanakkale, yüzde 7,3 ile Çorum, yüzde 3,8 ile Sinop, yüzde 3,2 ile Tekirdağ, yüzde 2,8 ile Kırklareli takip ediyor. Çeltik üretiminin yüzde 92’si 8 ilde üretiliyor” dedi.
Bayraktar, çeltik ekilecek arazinin iyi tesviye edilmesi, tohumların çimlenmesi, fidelerin sağlıklı büyümesi, yabancı ot kontrolü ve yabancı ot ilaçlarının etkinliğinin artırılmasının çok önemli olduğunu belirtti.
Tavaları çok geniş tutmanın su kesme veya sulamadaki denetimi azalttığı bilgisini veren Bayraktar, “onları çok küçültmek ise çeltik yetiştirilecek toprak yüzeyinin azalmasına, sulama, bakım ve hasat harman işlemlerinin yavaşlamasına yol açıyor. Bu yüzden arazinin tesviyesi iyi yapılmalıdır” dedi.
“ÇELTİK ÜRETİMİNDE EN YÜKSEK MALİYET SULAMA VE GÜBRELEME”
Çeltikte en önemli girdilerin su ve gübre olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
“Sulama ve gübreleme maliyetlerinin düşürülmesi, hem ekim alanlarını hem de üretimi artıracaktır. Çeltik maliyeti içinde toplam masrafların yüzde 17’sini su bedeli ve işçiliği, yüzde 14’ünü ise gübre ve işçiliği oluşturmaktadır. Çeltik, devamlı sulamayla tarla su altında tutularak yetiştirilir. Ekimden hasada kadar, tarla yüzeyi çoğunlukla suyla kaplıdır. Bu durum sulama masrafını artırır.
Üreticilerimize ödenen gübre desteğinin önemi de büyük. Sulama maliyetlerinin düşürülmesi için basınçlı sulama sistemlerinin kurulumu desteklenmeli, sulama ücretlerinin düşürülmesine yönelik tedbirler aranmalıdır.
Bayraktar, ekilişlerin devam ettiği çeltikte üretim miktarı ve kalitesini olumsuz etkileyecek afetlerin yaşanmadığı verimli bir yıl olmasını diledi.