AK Parti Manavgat İlçe Teşkilatını ziyaret eden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili açıklamaları sebebiyle Papa Francis’i eleştirdi. Papa’yı samimiyetsiz olmakla suçlayan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Papa’nın içeride başka dışarıda başka konuştuğunu söyledi.
AK Parti Manavgat ilçe teşkilatını ziyareti sırasında konuşan Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin çok güçlü olması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Neden güçlü olmamız lazım. İçeri ve dışarı da Türkiye aleyhine oynanan oyunları görüyorsunuz. İşte bu oyunları bozmamız lazım. Türkiye içerisinde oynanan oyunlara bakın. İstanbul, işte geçen Ağrı’da saldırılar var diğer oynanan oyunlara bakın. İçeriden ve dışarıdan Türkiye aleyhine kampanyalar var."
Papa’nın açıklamalarını hatırlatan Çavuşoğlu, şunları söyledi: "Ermeni olayları ile ilgili 1915 olayları ile ilgili açıklamaları gördünüz. Türkiye’de söylediği başka orada söylediği başka. Bu her şeyden önce bize göre bir samimiyetsizliktir. İster dini lider olun ister bir ülke lideri olsun söylemleriniz her zaman birbiriyle tutarlı olmalıdır ve sözünüzde de durmalısınız. Dini liderler her şeyden önce nefreti değil barışı, kardeşliği ön plana çıkarmalı. Biz bu sene Çanakkale’de 24 Nisan’da tüm dünyadan gelen liderler, cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlarla beraber, uluslararası örgütlerin temsilcileri ile beraber dostluk ve barış mesajı veriyoruz. Bizim topraklarımızı işgal eden güçlere karşı verdiğimiz mücadele Çanakkale Destanı üzerine o ülkelerle oluşturduğumuz dostluk kazansın istiyoruz. Acıları yaşatmak yerine ortak acılar üzerine bu kardeşliği kurabilir miyiz."
Papa’nın; Bosna’da olanlara mahkeme kararı olmasına rağmen soykırım diyemediğini anlatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Neden? oradakiler Müslüman. Aynı Papa hiç bir mahkeme kararı olmadan Birleşmiş Milletler kararı olmadan, tarihçilerin kararı olmadan ortak acımız olan 1915 olaylarına soykırım diyebiliyor. Peki 1915 olaylarını gördük mü, yaşadık mı? tarihçiler araştırdı mı? Komisyon kuralım diyoruz. Gelin arşivleri açalım. Bilim adamları gelsin, Üçüncü ülkelerden de gelsin. Vatikan’da varsa bilim adamı onu da göndersinler. Biz buradan çıkacak sonucu zaten kabul edeceğimizi baştan söyledik. O olaylar 1915 yılında oldu bu kadar kısıtlı bilgiye rağmen bu kadar açıklama yapıyorsunuz. Peki 20 yıl önce herkesin gözü önünde Hocalı katliamı yani Ermenilerin katlettiği Azerbaycanlıları niye anmıyorsun. Madem acıları anacağız onu niye unutuyorsunuz. Ruanda’dakine niye soykırım diyemiyorsunuz. Çünkü mahkeme kararı var orada. İşte görüldüğü gibi birbiri ile tutarsız tamamen din milliyetçiliği ve propagandalar altında maalesef böyle bir açıklama oldu. Böyle bir açıklama bizim için yok hükmündedir. Böyle bir açıklama ancak böylesine bir kurumu zedeler o kurumun başındaki kişinin de itibarını zedeler. İşte Türkiye aleyhine oynanan oyunları biliyorsunuz o nedenle Türkiye’nin çok güçlü olması lazım.”