EDİRNELİ turizmci Gökhan Balta, kentin en eski yerleşim yeri Kaleiçi’nde 1990 yılında satın aldığı 116 yıllık tarihi konağı, casusluk olaylarına da konu olan ‘Edirne Kırmızısı’ rengine boyattı. İngiltere’den özel olarak 2 ayda getirttiği boyayla konağı 2 haftada 'Edirne Kırmızı'na dönüştüren Balta, amacının hem tarihi yapıları korumak hem de kültürel değerlere sahip çıkmak olduğunu söyledi.
İlk kez 15’inci yüzyılda Edirnekari sanatçılarının kullandığı, uğruna casusluk olaylarına imza atılan ‘Edirne Kırmızısı’, tarih ve kültür tutkunları tarafından Edirne’nin sokaklarını da süslemeye başladı. Edirneli turizmci Gökhan Balta, kentin en eski yerleşim yeri Kaleiçi’nde 1990 yılında satın aldığı 116 yıllık tarihi konağı, İngiltere’den getirttiği Edirne Kırmızısı rengine boyattı. Konağı
1990 yılında satın alan ve restore ettiren Balta, Fransızca’da "Rouge d'Adrinople" olarak anılan, Sanayi Devrimi ile birlikte Avrupa'nın gözlerini üzerine çeken 'Edirne Kırmızısı'nı konağa uygulama kararı aldı. Bu süreçte rengin kodunu İngiltere’deki firmaya bildiren ve özel izinle Türkiye’ye getirten Balta, 2 hafta boyunca konağın boyanmasını bekledi. Ortaya çıkan sonuçla vatandaşların beğenisini toplayan Balta, tarihi semte yeni bir soluk kattı. 
Amacının Edirne Kırmızısı'nın somut göstergesini halkla buluşturmak olduğunu söyleyen Balta, "1990’lı yıllarda Edirne tarihine sahip çıkmak için satın aldığımız ve restore ettiğimiz bir konak burası. 1903 yılında yapılmış. Şimdi yeniden boyadık. Evi boyarken Edirne Kırmızısı'ndan feyz aldık. Bunun için dış cephe boyasını özel olarak İngiltere'den getirttik. Dış cephesini Edirne Kırmızısı rengine boyattık. En büyük amacımız bu rengin Edirne’de somut bir göstergesi olmasını sağlamaktı. Hem evi korumak istedik hem de görsel güzellik için bu renge boyadık" dedi. 
'EVİ MÜZE YAPABİLİRİZ'
Ailesiyle birlikte Kaleiçi semtinde büyüdüklerini söyleyen Balta, Edirne’nin tarihi ve kültürel yapılarına sahip çıkmanın önemine de vurgu yaptı. Balta, "Bu ev aslında Edirne büyük yangınından sonra yapılan ilk evlerden biri. Tarihine baktığınızda tapu kayıtlarında 1903 yılında yapıldığını tespit ettik. Biz de aile olarak bu bölgede büyüdüğümüz için, Edirne tarihi ve kültürel yapılarına sahip çıkmak istediğimi için 1990 yılında satın aldık ve o günden bugüne şahsi evimiz olarak kullanıyoruz. Bundan sonraki süreçte çeşitli planlamalarımız ve projelerimiz var. Bununla ilgili çalışmaları yapacağız. Belki bir müze veya daha değişik amaçlı olarak kullanabiliriz" diye konuştu.