Serpil KIRKESER - İstanbul - Bakırköy'de  6 ay önce bir restoranda öğrencilerin üstünü aradıktan sonra darp edip bir gencin de parasını aldığı iddia edilen tutuklu polis memuru C.D.A. (29) hakim karşısına çıktı.

SANIK: SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM
Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya savunmasını yapan tutuklu sanık C.D.A, olay günü daha önce amcasının oğluna uyuşturucu madde satışı yapıldığı için şüphelendiği K.K.A'yı görevi kapsamında takip ettiğini söyledi. C.D.A.  "Olay gecesi görevden çıkmıştım, tesadüfen K.K.A'yı ve yanında bulunan olay gecesi tanıdığım E.C.B. ve T.T.B. ile bir restoranda otururken gördüm.İş yeri sahibi ile konuşarak polis kimlik kartımı gösterdim, daha önceden takip ettiğim şüphelinin içeride olduğunu söyledim. İşyeri sahibine uygun bir yer göstermesini istedim. K.K.A.'ya yeğenime uyuşturucu sattığını, uyuşturucu maddeleri sakladığını söyleyince inkar etti. Ben de yeğenime uyuşturucu madde satılmasının etkisi altında kendime hakim olamayıp bir kaç defa K.K.A.'ya vurdum.  Müşteki E.C.B.'de bana yönelince refleks olarak ona da bir kaç tokat attım. 'Soyunun' deyince telaş yapan müştekiler K.K.A., E.C.B., T.T.B. iç çamaşırları üstlerinde kalacak şekilde hızlıca soyundular. Ben bu talimatı K.K.A.'ya verdiysem de diğerleri de üstlerine alınmışlar. Bu arada K.K.A. uyuşturucu maddeyi bana verdi. Kendisine nasihat edip uyuştucuu maddeyi sattıranların isimlerini vermesini istedim, ancak vermedi.  Diğer E.C.B ve T.T.B.'nin üzerinde uyuşturucu madde bulamadım. K.K.A.'dan elde ettiğim uyuşturucu maddeyi yolun ortasına attım. Ben K.K.A'dan zorla tehdit ederek korkutarak para almış değilim. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.

"SANIK POLİSTEN ŞİKAYETÇİ OLDULAR
Şikayetçi K.K.A. da uyuşturucu madde satmadığını ancak kullandığını söyleyerek, "Olay gecesi arkadaşlarımla yemek yediğimiz masanın yanına gelen sanık polis kimliğini gösterdi. Benim ve E.C.B.'nin yakalarından tutup, 'Uyuşturucu madde bulunduruyorsunuz!' diyerek bizi merdivenlere doğru götürdü. Hal ve hareketlerinden ve ağız kokusundan alkollü olduğunu anladım.  Merdivenden indirirken beni dövmeye başladı. Uyuşturucu maddeyi sanığa verdim. Bu defa da 'Hepiniz soyunun lan!' dedi. Çamaşırımız kalacak şekilde soyunduk. Cüzdanlarımızı alıp karıştırdı. Kimliklerimizin fotoğrafını çekti. Sanıkla dışarı çıktığımızda, 'Tamam seni bırakıyorum, ama parayı bana vereceksin' dedi. Korku ve baskı altında olduğum için 500 TL'yi ona verdim. Şikayetçiyim" dedi. Müşteki E.C.B. de kendisini döven ve kıyafetlerini çıkarmasını isteyen, sanık polis memurundan şikayetçi olduğunu söyledi. Müşteki T.T.B. de "Hasta olduğumu üzerimde madde olmadığını kendisinin de üzerimi arayabileceğini söylememe rağmen 'Soyunun lan' şeklinde bağırarak iradem dışında soyunmamı sağlayan sanıktan şikayetçiyim" diye konuştu.  

AVUKAT TAHLİYE TALEP ETTİ 
Sanık avukatı ise, "Huzurda bulunan sanık asaleti dahi onaylanmamış acemi polis memurudur. Görevini yaparken maksadı aşmış, müştekilerin bir kısmına şiddet uygulamıştır. Yağma suçuna ilişkin dosyada delil bulunmamaktadır. Bu sebeple tahliyesini talep ederiz" dedi. 

"SANIĞIN ALINAN KAN ÖRNEĞİNDE UYUŞTURUCU MADDE BULUNMUŞTUR"
Söz alan müştekilerin avukatı da sanıktan şikayetçi olduklarını belirterek "Sanığın alınan kan örneğinde uyuşturucu madde bulunmuştur" dedi. Duruşma savcısının sorusu üzerine sanık C.D.A., "Kuzenim Tayfun ile aynı odada kaldığımda sigara içmişti. İçinde uyuşturucu madde olduğunu bilmiyordum. Bu şekilde kanımda uyuşturucu madde çıkmıştır" diye cevap verdi. Sanığın tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme heyeti,  tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.

İDDİANAME
İddianamede polis memuru şüpheli C.D.A.'nın "Başkasını bir malı teslimi veya alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak suretiyle yağma", "Kişilerin huzur ve sükununu bozma","Basit yaralama", "Suç delillerini yok etme gizleme veya değiştirme", "Suçu bildirmeme" ve "Eziyet etme" suçlarından 13 yıldan 34 yıla kadar hapsi isteniyor. 

Görüntü Dökümü:
----------------------
Arşiv